Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mukogawa Kadın Üniversitesinde yaptığı konuşmada, “Şartlar ne olursa olsun biz Türkiye olarak etnik kimliğine, inancına, teninin rengine bakmadan mazlum ve mağdurlara sahip çıkmayı sürdüreceğiz. Vicdanların çölleştiği günümüz dünyasında insanlığın vicdanı olacak, hak, adalet ve özgürlük mücadelemizi kararlılıkla devam ettireceğiz” dedi.
G-20 Liderler Zirvesi’ne katılmak üzere Japonya’da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Mukogawa Kadın Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı tevdi edildi.
Fahri doktora unvanı tevdi töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversite yönetimine misafirperverlikleri ve fahri doktora payesi için teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu unvanı, Türk-Japon dostluğunun yeni bir nişanesi olarak inşallah ömrüm boyunca gururla taşıyacağım” dedi.
“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ DOSTLUK VE YAKIN İŞ BİRLİĞİ TAKDİRLE KARŞILANIYOR”
Mukogawa Kadın Üniversitesi’nin Bahçeşehir Üniversitesi ve Türkiye ile geliştirdiği yakın iş birliğinin güçlenerek devam edeceğine olan inancını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya’daki 800 üniversitenin yüzde 10’unun yani 80’inin kadın üniversitesi olduğuna dikkati çekti.
Asya’nın doğu ve batı uçlarında bulunan Türkiye ve Japonya arasındaki dostluk ve yakın iş birliğinin takdirle karşılandığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Farklı kültürlere, farklı inançlara, farklı dillere sahip, ancak birbirine bu kadar yakın, bu derece sevgi besleyen, ortak noktaları olan başka iki ülke yoktur” diye konuştu.
“Japonların dirayetini anlatmak için, yedi defa düşse bile sekiz defa ayağa kalkmayı başaran bir halk olduğu söylenir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletinin 2 bin 200 yılı aşan tarihinin de tıpkı Japon halkı gibi yeni başlangıçların, küllerinden yeniden doğuşun tarihi olduğunu söyledi.
“TÜRKİYE’NİN ZENGİN KÜLTÜREL MİRASINI JAPON HALKINA TANITMAK İÇİN PEK ÇOK ETKİNLİK DÜZENLEYECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi hayatında karşılaştığı zorlukları anlatarak, “1999 yılında bir mahkeme kararıyla nokta koyulmak istenen hikâyemiz 2001’den itibaren yeni bir kimlikle, yeni bir dinamizmle, çok daha güçlü bir kadroyla âdeta yeniden dirildi. Aynı şekilde milletimizin mazisinde de ilk başta bize acı çektiren, üzüntü ve sıkıntı veren hadiselerin, daha sonra hayırlara vesile olduğunu görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Türk-Japon dostluğunun temellerinin 129 yıl önce meydana gelen ve 532 Türk denizcisinin şehit olduğu Ertuğrul Firkateyni faciasıyla atıldığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizler siyasetçiler olarak sizler akademisyenler olarak 532 denizcimizin fedakârlığı üzerinden yükselen bu kadim dostluğu güçlendirmek ve yeni nesillere aktarmakla mükellefiz. Türkiye’yle Japonya arasındaki siyasi iş birliğinin geliştirilmesi, stratejik ortaklığımızın temellerinin güçlendirilmesi bu bakımdan çok önemlidir” ifadelerini kullandı.
Japonya Başbakanı Shinzo Abe ile gerçekleştireceği ikili görüşmelerde ilişkilerin her alanda derinleştirilmesi üzerinde duracaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 yılının Japonya’da Türk Kültür Yılı olarak ilan edildiğini, yıl boyunca Türkiye’nin zengin kültürel mirasını Japon halkına tanıtmak için pek çok etkinlik düzenleneceğini kaydetti.
Programlardan ilkinin geçen günlerde “Hazineler ve Osmanlı İmparatorluğu’nda Lale Geleneği” adıyla Tokyo Topkapı Sarayı Sergisi salonunda açıldığını ve yoğun ilgiyle karşılandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, serginin Temmuz ayı sonuna kadar Kyoto Ulusal Modern Sanat Müzesinde ziyarete açık kalacağını, ziyareti kapsamında Prenses Akiko ile de sergiyi gezeceğini bildirdi.
Programı çerçevesinde, dünyanın en iyi yedi sanatçısından biri gösterilen Ara Güler’in fotoğraf sergisinin de açılışını gerçekleştireceğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, himayesinde gerçekleştirilen sergiye Japon halkını davet etti.
“TÜRKİYE’NİN İÇİNDE BULUNDUĞU COĞRAFYADA SON YILLARDA SANCILI HADİSELER CEREYAN ETTİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada son yıllarda sancılı hadiselerin cereyan ettiğine dikkati çekerek sekiz yıldır süren Suriye’deki iç savaş ve Afganistan’dan İran’a, Kuzey Afrika’dan Yemen ve Libya’ya uzanan krizlerle ilgilenmek mecburiyetinde kaldıklarını belirtti.
Türkiye’nin Suriye’den gelen 3.6 milyon ve Afganistan’dan gelenlerle birlikte yaklaşık 4 milyon göçmene kapılarını açtığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bugüne kadar Birleşmiş Milletler hesaplamalarına göre Suriyeli mülteciler için 37 milyar doları aşan harcama yaptığını yineledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Peki, bize gelen destek nedir diye sorarsanız, şu anda ortalama veriyorum, 2 milyar Euro. Bu süreçte ne yazık ki pek çok Batılı komşumuz yüksek duvarlar arkasına saklanmayı, dikenli tel örgülerin arkasında huzur aramayı tercih etti. Ne evlatlarının minik cansız bedenlerine sarılan annelerin, babaların feryatları ne hapishanelerden yansıyan işkence görüntüleri ne de masum çocukların gözyaşları maalesef birilerini harekete geçirmeye yetmedi” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜRKİYE, SON 17 YILDA KADIN HAKLARI KONUSUNDA BİRÇOK TARİHÎ REFORMA İMZA ATTI”
Dünyada yaşanan her krizin özellikle kadınları hedef aldığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ayrımcılığın arttığı, kadınlara yönelik dışlayıcı politikaların yaygınlık kazandığı, aile kavramının erozyona uğradığı bir dönemde Türkiye olarak son 17 yılda kadın hakları konusunda birçok tarihî reforma imza attık. Şahsen siyasette sorumluluk üstlendiğim her yerde kadınlarımızla birlikte yol yürümeye, onlarla iş birliği içinde çalışmaya daima özen gösterdim. 40 yıllık siyasi hayatımda elde ettiğim tüm başarıların gerisinde mutlaka kadınların gayreti, emeği, fedakârlığı bulunuyor” dedi.
Türkiye’nin kadınlarının çalışmasının, yönetmesinin, üretmesinin ve okumasının en önemli hedefleri arasında yer aldığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk siyasi tarihinde bizim gibi kadınları vitrine alan, ön plana çıkartan, çok daha ötesi kadını politikalarının merkezine yerleştiren bir başka siyasi hareket yoktur. Partimizin Kadın Kolları 4,5 milyon üyesiyle çok güçlü, son derece organize bir tabana hitap ediyor” diye konuştu.
“KADINLARIMIZI HAYATIN HER ALANINDA HAK ETTİKLERİ İMKÂNLARA KAVUŞTURMANIN GAYRETİ İÇİNDE OLACAĞIZ”
Türkiye’de kamu istihdamında toplam kadın oranının yüzde 38’i geçtiğini, kadınların iş gücüne katılma oranını yüzde 28’den yüzde 34’e, kadın istihdam oranı ise yüzde 25’ten yaklaşık yüzde 30’a çıkarttıklarını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Elbette bu rakamların hepsi önemlidir, ama bizim gözümüzde asla yeterli değildir. İnşallah önümüzdeki dönemde de kadınlarımızı hayatın her alanında hak ettikleri imkânlara kavuşturmanın gayreti içinde olacağız. Şartlar ne olursa olsun biz Türkiye olarak etnik kimliğine, inancına, teninin rengine bakmadan mazlum ve mağdurlara sahip çıkmayı sürdüreceğiz. Vicdanların çölleştiği günümüz dünyasında insanlığın vicdanı olacak, hak, adalet ve özgürlük mücadelemizi kararlılıkla devam ettireceğiz.”
Mukogawa Kadın Üniversitesinin şahsıma tevcih ettiği fahri doktora unvanının zorlu mücadelesinde kendisine güç ve cesaret vereceğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu üniversiteyi inceleyeceğim, bunun yanında toplam 80 kadın üniversitesini, şu anda Büyükelçime de görevi veriyorum, incelemek suretiyle ülkemde de bunun adımını inşallah atacağız” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mukogawa Kadın Üniversitesinin Türk üniversiteleri ve Türkiye ile kurduğu bağları daha da güçlendireceğine inandığını belirterek üniversiteye çalışmalarında başarılar diledi.
Mukogawa Kadın Üniversitesindeki program kapsamında düzenlenen çay seremonisine de katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’a geleneksel kimono giyimli kadınlar çay servisi yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu’nda düzenlenen TRT 47. Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Konuşmasına salondakileri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yurt dışından gelen misafir çocuklara Türkiye’de bulunmaları ve sevinçlere ortak oldukları için teşekkür etti.
Program öncesi İstanbul’da ve Marmara Bölgesi’nde depremlerin meydana geldiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Kısa bir süre önce İstanbul’da ve Marmara Bölgemizde 6,2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. İstanbullu kardeşlerim başta olmak üzere depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza buradan geçmiş olsun dileklerimizi gönderiyoruz. AFAD ve Sağlık Bakanlığımız başta olmak üzere devletimizin tüm birimleri şu an teyakkuz halinde. Arama-tarama çalışmalarımız hassasiyetle devam ediyor. Biz de süreci çok yakından takip ediyoruz. Buraya gelmeden önce bakan arkadaşlarımızın yanı sıra AFAD Başkanımız ve İstanbul Valimizden en güncel bilgileri aldım. Elhamdülillah, şimdilik sıkıntılı bir durum görünmüyor. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü musibetten, afetten, kazadan, beladan, muhafaza eylesin diyorum.”
Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanındaki tüm çocukların 23 Nisan Millî Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu bayramı sizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm devlet büyüklerimizi, şehit ve gazilerimizi şükranla yâd ediyorum” ifadesini kullandı.
TRT’nin bir yandan sorumlu yayın ve habercilik anlayışıyla başarılarına her gün yenisini eklerken, diğer yandan böylesine güzel ve anlamlı etkinliklerle kalpleri buluşturmaya devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “1979’dan bu yana her sene düzenlenen uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği, TRT’mizin yüz akı işlerinden bir diğerini teşkil ediyor” dedi.
“KARDEŞLİĞİ NE KADAR YÜCELTİRSENİZ, DÜNYAMIZ O DERECE YAŞANILIR HÂLE GELECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar 120 farklı ülkeden 130 binden fazla çocuğun Türkiye’deki bu etkinliklerde misafir edildiğini anımsatarak, şunları kaydetti:
“Şenliklerin 47’ncisini ‘Hayat çocuklar gülünce güzel’ temasıyla gerçekleştiriyoruz. 30 ülkeden 600 gül yüzlü evladımızı külliyemizde ağırlayarak onların coşkusuna, mutluluğuna, enerjisine biz de ortak oluyoruz. Bugün burada yaşadığınız sevincin hiç azalmamasını, hayatınız boyunca yüzünüzden tebessümlerin asla eksik olmamasını temenni ediyorum. İnançlarımız, dillerimiz ve kültürlerimiz farklı olsa da hepimiz büyük insanlık ailesinin fertleriyiz. Hepimiz Hazreti Adem ile Hazreti Havva’nın çocuklarıyız. Siz çocuklar, kardeşliği ne kadar yüceltirseniz, unutmayınız dünyamız o derece yaşanılır hâle gelecektir.
Kalplerinizdeki sevgiyle, yüreklerinizdeki umutla, birbirinize duyduğunuz o tertemiz güvenle barışı ve huzuru sizler tesis edeceksiniz. Kötülere ve kötülüklere rağmen bu dünyayı sizler güzelleştireceksiniz. Kısacası bizim uğruna bedeller ödeyerek çetin mücadeleler neticesinde belli bir aşamaya getirdiğimiz hayallerin geri kalanını gerçeğe sizler dönüştüreceksiniz. Sizlere güveniyoruz, sizlere inanıyoruz. Hayat yolculuğunuzda hepinize şimdiden başarılar diliyor, her birinizi o ışık saçan gözlerinizden öpüyorum.”
Organizasyonun düzenlenmesinde emeği geçen TRT ailesine de teşekkürlerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklardan aileleri ve arkadaşlarına Türkiye’den kucak dolusu selam götürmelerini istedi.
23 Nisan 1920, Türk milletinin iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’ nin açıldığı ve Türk Milletinin egemenliğini ilan ettiği tarihtir.
Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz’ Mustafa Kemal Atatürk.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 23 Nisan 1924’te 23 Nisan gününün bayram olarak kutlanmasına karar vermiştir. Bu tarihten 5 yıl sonra 23 Nisan 1929 tarihinde Atatürk bu bayramı çocuklara armağan etmiş ve bu tarihten itibaren 23 Nisan yurt sathında Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. Çocuklara armağan edilen tek evrensel bayram olma özelliği taşıyan 23 Nisan, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin onlara güveninin göstergesidir. Atatürk, dünya tarihinde çocuklara bayram armağan eden tek liderdir.
UNESCO’nun 1979 yılını “Dünya Çocuk Yılı” olarak ilan etmesiyle, bu bayram dünya çocuklarıyla bir arada, büyük bir coşku ve heyecanla kutlanmaktadır. Dünya barışı adına, geleceğin büyükleri ve yöneticileri olan çocukların bu gün vesilesiyle bir araya gelmeleri, çocukça bir masumiyetle birbirleriyle kucaklaşmaları bizim için gurur kaynağı olmuştur.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, gelecek nesillere verdiği önemi şu sözleriyle ifade etmektedir; “Küçük hanımlar, Küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.” Sözleriyle çocuklarımızın geleceğin umudu ve mimarı olduklarını belirtmiştir.
“Çocuklar bu ülkenin temeli, yarının umududur. Onlara göstereceğimiz sevgi, geleceğe yapılmış en değerli yatırımdır.” 23 Nisan bayramınız kutlu olsun!
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.