Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü kutlama programında yaptığı konuşmada, “Anadolu bizim için büyük davamızın kıtasıdır. Bizim davamız da hep inşa davası olmuştur. Bin yıldır kanla ve terle yoğurarak vatan kıldığımız bu topraklar, inşallah yeniden dirilişimize, yeniden yükselişimize, medeniyetimizin ihyasına, büyük ve güçlü Türkiye davasının inşasına şahitlik edecek” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malazgirt Millî Park alanında düzenlenen Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü kutlama programına katılarak bir konuşma yaptı.
Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü vesilesiyle Sultan Alpaslan’ı ve ordusundaki tüm kahramanları rahmetle yâd ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bin yıldır bu toprakların vatan olması için gözlerini kırpmadan canını veren gazilere, şehitlere de Allah’tan rahmet diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anadolu’nun en doğusunda Malazgirt’te açtıkları bu coğrafyanın kapılarını, 3-4 yıl sonra en batıda İznik’te yeni bir devlet kurarak, ebediyen mühürlediklerini anlatarak, “İznik’in hemen dibindeki Söğüt’te diktiğimiz Osmanlı’nın çınarının dallarını, Batı’da Adriyatik kıyılarından Viyana önlerine, Akdeniz’de Cebelitarık Boğazı’na, güneyde Afrika’nın içlerine kadar uzattık” ifadesini kullandı.
“Bundan bir asır önce Osmanlı’yı ‘hasta adam’ ilan edip, milletimizi yeniden Orta Asya’ya sürmeyi planlarının heveslerini, Çanakkale ile Kut’ül Amare ile İstiklal Harbimizle kursaklarında bıraktık” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: “Uzunca bir süre milletimizi, kendi iç meseleleriyle uğraştırarak, medeniyetinden, tarihinden, kültüründen koparmaya çalışanların da senaryolarını boşa çıkardık. Eğer bugün millet olarak bilhassa da gençlerimizle birlikte Malazgirt Zaferi’ni böylesine bir coşkuyla kutluyorsak, 10 binler bugün Malazgirt Ovası’ndaysa işte bu projeyle birlikte o aksi projeyi hazırlayanlar da çökmüş demektir.”
Yeni nesillere 2071 vizyonunu miras bırakarak, çıtayı daha da yukarı taşıdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaklaşık yarım asır sonra bizler göremesek de inanıyorum ki Türkiye her alanda dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olarak, çok daha büyük hedeflere yelken açmış olacaktır. Zaferlerimize ne kadar güçlü sahip çıkarsak, bu vizyonu hayata geçirme irademizi de o kadar diri tutarız. Hep söylediğim gibi, bizim medeniyetimiz bir fetih medeniyetidir. Bu fetih sadece toprakların, sadece coğrafyanın fethi değildir. Asıl fetih gönüllerin, zihinlerin fethidir” şeklinde konuştu.
“KANLA YOĞURARAK VATAN KILDIĞIMIZ BU TOPRAKLAR, BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE DAVASININ İNŞASINA ŞAHİTLİK EDECEK”
Kudüs ve Filistin’de zulüm yaşandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Haydut devlet üç dinin kutsallarına ev sahipliği yapan Kudüs’ü hoyratça gaspa, Filistin’i adım adım işgale çalışıyor. Bugün pek çok yerde Müslümanlar zulüm altında, Arakan’dan Keşmir’e, Türkistan’dan Avrupa’ya kadar her yerde Müslümanlara yönelik tehditler, saldırılar devam ediyor. Daha dün yakın bir tarihte Balkanlar’dan Karabağ’a uzanan farklı coğrafyalarda yaşanan katliamları unutmadık. Kimi yerde mezhebi, kimi yerde etnik fay hatlarının tahrip ve tahrik edilerek milyonlarca insanın nasıl birbirine kırdırıldığını unutmadık. Irak’ta 2 milyon, Suriye’de 1 milyon, Afrika’nın, Güney Amerika’nın farklı yerlerinde yine milyonlarca insanın çıkar uğruna nasıl katledildiklerini unutmadık. Ellerinden gelse ülkemizde de aynı şeyleri yapmak isteyen kara kalpli, kara niyetli alçakları da unutmadık.”
Konuşmasında, “Anadolu bizim için büyük davamızın kıtasıdır” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim davamız da hep inşa davası olmuştur. Bin yıldır kanla ve terle yoğurarak vatan kıldığımız bu topraklar, inşallah yeniden dirilişimize, yeniden yükselişimize, medeniyetimizin ihyasına, büyük ve güçlü Türkiye davasının inşasına şahitlik edecek. Malazgirt’te her yıl tekrarladığımız buluşma, işte bu büyük vizyonu kafamıza ve kalbimize daha büyük bir inançla nakşetmemize vesile olmayı sürdürecektir” diye ekledi.
“BUGÜN TÜRKİYE, TARİHİNDEN ALDIĞI GÜÇLE HER ALANDA BÜYÜK BİR MÜCADELE İÇİNDEDİR”
Türkiye’nin bugün, tarihinden aldığı güçle her alanda büyük bir mücadele içinde olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu mücadele öyle kutludur ki, her türlü hesabın üzerindedir, öyle olmak durumundadır. FETÖ’cü hainler bir darbe girişimiyle ülkemizi işgale yeltendiklerinde, karşılarında tüm farklılıklarını bir kenara bırakmış, hayatları dâhil her şeylerinden vazgeçerek oraya gelmiş bir milleti ve onun temsilcilerini buldular. İşte aynı kadro bugün de buradadır.”
CHP Genel Başkanı’nın Doğu Akdeniz’le ilgili açıklamasını ve “Orta Doğu’da Türkiye’nin ne işi var” sözlerini de eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dağda teröristin, denizde Rum’un, havada rakiplerimizin ve diğer tüm platformlarda karşımızda her kim varsa onun yanında yer alarak bu ülkenin partisi olunamaz. Bakınız dün Trabzon’da CHP yönetimine samimi bir çağrı yaptım. Bu partiyi yönetenlerin yerli ve millî çizgiye gelmesini zor görüyoruz. Ama bu partiye oy veren vatandaşlarımızın mesajlarımızı aldıklarına inanıyorum” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin yaşadığı kritik süreçte, milletin her bir ferdinin desteğine ihtiyacı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Herkes biliyor ki, ülkemizin gelecek yarım asrının, bir asrının belirleyicisi olacak gelişmelerin yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Böyle bir dönemde, hangi saikle olursa olsun hiç kimsenin milletimizin birliğini, beraberliğini bozacak davranışlar sergilemeye hakkı yoktur” değerlendirmesinde bulundu.
“Ecdat yeri geldiğinde canını, yeri geldiğinde canından aziz bildiği evladını feda etmiştir.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, güvenlik güçlerinin hayatları pahasına bir mücadele içinde bulunduğunu ifade etti. Pençe-1, Pençe-2 ve Pençe-3 harekâtlarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, içeride ve dışarıda teröristleri inlerine kadar kovaladıklarının altını çizdi.
Suriye’de, Fırat’ın doğusundan Irak sınırına kadar olan hat boyunca güvenli bölge oluşturma çabalarında yavaş yavaş mesafe alındığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgedeki hesapların karışıklığı ve sinsi tuzakların çokluğu bizi asla yolumuzdan alıkoymamıştır, alıkoyamayacaktır” dedi.
“SURİYE SINIRLARIMIZI TERÖRİSTLERDEN TEMİZLEME KONUSUNDA KARARLIYIZ”
Millî Savunma ve İçişleri Bakanlığı ile güvenlik güçlerinin de bu yolda çalışmaya devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “dokunulamaz, girilemez, çözülemez” olarak görülen sorunlar gibi Fırat’ın doğusundaki meselenin de milletin, ülkenin hassasiyetlerine uygun şekilde çözüleceğinin altını çizdi. Bu konuda da önceliklerinin diplomasi, diyalog, uzlaşma ve iş birliği olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu: “Şayet bu zeminde bir netice alabilirsek ne ala, böylesi herkes için daha kazançlı bir yol olur ama isteğimiz dışında bir yola zorlanır veya oyalanmaya kalkılırsak, tüm hazırlıklarımız tamamdır. Kendi planlarımızı hayata geçiririz. Şu anda SİHA’larımız, İHA’larımız ve helikopterlerimiz bölgeye girdi. Sınırlarımıza yakın yerlerdeki tahkimatlar imha ediliyor. Çok yakında kara birliklerimizin de bölgeye giriş yapmasını bekliyoruz. Hava ve kara unsurlarımızla sınırlarımızın ötesine geçtiğimizde, durumu çok daha yakından görme ve sürecin geleceğini belirleme imkânına kavuşacağız. Suriye sınırlarımızı teröristlerden temizleme konusundaki kararlılığımızı artık hiç kimsenin test etmeye çalışmayacağını ümit ediyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib tarafında da rejimin ihlallerinden kaynaklanan sıkıntılar olduğunu, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile meseleyi istişare ettiklerini, yarın da Rusya’ya gideceğini dile getirdi. Bu sıkıntıları da kısa sürede ortadan kaldıracaklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak tarafından da önemli adımlar attıklarını belirtti.
“DOĞU AKDENİZ’DEKİ ÇALIŞMALARIMIZ TÜM HIZIYLA SÜRÜYOR, KİMSE BİZİ ENGELLEYEMEZ”
Irak Merkezi Hükûmeti ile kuzeydeki yönetim ve İran’la da iş birliği hâlinde yürütülen operasyonların herkes açısından olumlu neticeler doğuracağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Doğu Akdeniz’deki sondaj ve sismik araştırma çalışmalarımız tüm hızıyla sürüyor. Kimse bizi oralarda engelleyemez, engelleyemeyecektir” diye konuştu.
Tüm çalışmaların kararlılıkla süreceğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların yanı sıra ekonomiden alt yapıya kadar her alanda Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yatırımları kesintisiz devam ettirdiklerini söyledi. Artvin Yusufeli Barajı inşaatındaki incelemeleri hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, eskiden “Su akar, Türk bakar”, şimdi ise “Su akar, Türk yapar” denildiğini belirtti.
“Sultan Alparslan’ın kapısını açtığı bu vatana layıkıyla hizmet etmek şerefini bizlere bahşeden milletimizin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, düşmanın üzerine imanından aldığı güçle yürüyen ecdadı selamladı. Şehitleri, gazileri anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, görevde olan güvenlik güçlerine de başarı diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Steinmeier ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime, her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. 50 milyar doları bulan ikili ticaret hacmimizi dengeli biçimde, 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ve heyetini Ankara’da misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretin, Steinmeier’in Cumhurbaşkanı olarak Türkiye’ye yaptığı ilk ziyaret olması ve Türkiye-Almanya Dostluk Anlaşması’nın 100’üncü yılına tekabül etmesi bakımından değerli olduğunu söyledi.
Beşeri bağlarla bugüne kadar hep güçlenen Türk-Alman dostluğunun, kuvvetlenerek gelişmeye devam edeceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kıymetli dostum Steinmeier’in ilişkilerimizi ilerletme konusunda bizimle hemfikir olduğunu görmekten ayrıca memnuniyet duyuyorum. Bu vesileyle Almanya’ya ve Alman halkına 6 Şubat depremlerinde milletimizle sergiledikleri dayanışma için tekrar teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
“ALMANYA İLE İKİLİ İLİŞKİLERİMİZİN EN MÜSTESNA ORTAK PAYDASI VE TAŞIYICI SÜTUNU GÜÇLÜ, BEŞERİ BAĞLARIMIZDIR”
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in Gaziantep’e giderek, Almanya’nın katkısıyla inşa edilen ilkokulu ve Nurdağı konteyner kentini ziyaretinin kendilerini duygulandırdığı ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde, ülkelerimiz arasındaki çok boyutlu ilişkileri ikili olarak ele alma fırsatını bulduk. NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime, her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. 50 milyar doları bulan ikili ticaret hacmimizi dengeli biçimde, 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz. Karşılıklı yatırımların arttırılmasına bu bakımdan özel önem veriyorum. Savunma sanayii alanındaki iş birliğimizi de ikili ilişkilerimize ve müttefiklik ruhuna uygun şekilde ilerletmek arzusundayız. Savunma sanayinde karşılaştığımız kısıtlamayı artık gündemimizden tamamen çıkartalım istiyorum.
Türkiye ve Almanya’nın bilhassa savunma alanında engelleri değil bundan sonra ortak üretim projelerini konuşacağını ümit ediyoruz. Turizm alanındaki iş birliğimiz de her geçen gün gelişmektedir. 2023’te Almanya’dan 6 milyonu aşkın turisti ülkemizde ağırladık. Bu rakamı daha da yukarılara taşıyacağımıza inanıyorum. Almanya ile ikili ilişkilerimizin en müstesna ortak paydası ve taşıyıcı sütunu güçlü, beşeri bağlarımızdır. Bundan 63 yıl önce Sirkeci Garı’ndan uğurladığımız insanlarımızın sayısı 3,5 milyona ulaştı. 63 yıllık süre zarfında Türk toplumu, gurbetçilikten çıkarak Almanya’nın sosyal, ekonomik, kültürel ve akademik hayatında kritik rolleri üstlenmeye başladı.”
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in heyetinde yer alan temsilcilerin de bunun örneği olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaşlarımızın kültürden sanata, siyasetten bilim ve ticarete kadar her alanda önemli başarılarına şahit oluyoruz. Alışılagelmiş kalıpları yıkan, ön yargıları kıran, önlerine çıkan engelleri tek tek aşarak Türkiye-Almanya arasında beşeri bir köprü vazifesi gören tüm vatandaşlarımızla gurur duyuyoruz” dedi.
Görüşmelerde Almanya’daki Türk toplumunu ilgilendiren konuları ele aldıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk toplumunun eşit katılım temelli entegrasyonuna önem verdiklerini ve teşvik ettiklerini dile getirdi.
Çifte vatandaşlığı mümkün kılan yeni Alman vatandaşlık esasını, bu bağlamda atılmış kıymetli bir adım olarak gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak Avrupa’yla birlikte Almanya’da yükselen yabancı karşıtı, İslam düşmanı, aşırı sağcı ve ırkçı örgütlere ilişkin endişelerimiz giderek artıyor. Solingen Faciası’ndan 31 yıl sonra benzer bir saldırıda maalesef ikisi çocuk, dört kardeşimizi kurban verdik. 25 Mart’ta yaşanan menfur hadisenin tamamen aydınlatılması ve sorumlularının cezalandırılması noktasında beklentilerimizi paylaştım” değerlendirmesinde bulundu.
“TERÖRLE MÜCADELE HUSUSUNDA ALMAN MAKAMLARINDAN DAHA FAZLA DAYANIŞMA BEKLEDİĞİMİZİ İFADE ETTİK”
Terör örgütleri PKK/PYD ve FETÖ başta olmak üzere Türklerin huzurunu kaçıran ve temsilciliklere saldıran terör örgütleriyle mücadeleye de değindiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müttefiklik hukukumuza zarar veren bu örgütlerle mücadelede daha etkin iş birliğine ihtiyacımız bulunuyor. Terörle mücadele hususunda Alman makamlarından daha fazla destek ve dayanışma beklediğimizi ifade ettik” dedi.
Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin de gündemlerinde yer aldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gümrük Birliği ve vize serbestisi başta olmak üzere atılması gereken adımları ele aldık. Sayın Cumhurbaşkanı’yla bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında görüş alışverişinde de bulunduk. Bu vesileyle Gazze’de 200 gündür yaşanan benzeri görülmemiş zulmün son bulması çağrımızı tekrarladım. Netanyahu, sırf siyasi ömrünü uzatmak adına kendi vatandaşları dâhil tüm bölgemizin güvenliğini tehlikeye atıyor. İsrail yönetiminin, Gazze’de işledikleri insanlık suçlarını ve katliamlarını gündemden düşürme çabalarına prim verilmemesi gerekiyor.
İsrail’in saldırıları devam ettiği müddetçe hem bölgesel hem de küresel barışa yönelik tehditlerin arttığının herkes bilincindedir. İran ile İsrail arasında geçtiğimiz hafta tırmanan gerilim, bunun en son ve en çarpıcı örneğidir. Masumların ölüm, açlık ve sefalete mahkûm edilmesinin ızdırabının, nesiller geçse de unutulmayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye olarak bu konuda ilk günden itibaren kararlı, vicdanlı ve cesur bir duruş sergiledik. İnşallah bundan sonra da ateşkesin sağlanması, kesintisiz ve yeterli insani yardımın Filistin halkına ulaştırılmasına yönelik çabalarımızı arttırarak sürdüreceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın Haziran ayında Almanya’da düzenleneceğini hatırlatarak, “Millî Takımımız da bu turnuvada mücadele edecek. Turnuvada yer alacak tüm milli takımlara ve organizasyonda yer alacak ekiplere şimdiden başarılar ve kolaylıklar diliyorum” dedi.
“İSRAİL İLE YOĞUN TİCARİ İLİŞKİLERİ ARTIK AYAKTA TUTMUYORUZ”
Bir basın mensubunun, “İsrail’e karşı sık sık sesinizi yükseltiyorsunuz, Netanyahu’yu Nazi yöntemleri uygulamakla suçluyorsunuz fakat aynı zamanda yoğun ticari ilişkileri ayakta tutuyorsunuz. Bunu nasıl açıklarsınız?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Yoğun ticari ilişkileri artık ayakta tutmuyoruz. O iş bitti. Bunu da kısa zaman önce Dışişleri Bakanım açıkladı. Fakat şunu bilmenizi istiyorum; şu anda İsrail’in Gazze’ye yaptığı saldırılardaki ölüm sayısı ne yazık ki 45 bini buldu. Bu rakamı bir kenara koymamız söz konusu olamaz. Yaralılar 75 bini buldu ve bu yaralılar içerisinde durumu ağır olanların bir kısmını biz ülkemize aldık. Burada tedavileri devam ediyor. Çocuk, kadın, yaşlı… Burada maalesef ağır manzara var. Bu manzarayı Alman dostlarımızın görmesi lazım. Gazze, Filistin tamamıyla yerle yeksan olmuş, her taraf yıkılmış. Böyle bir durumda. Kaldı ki İsrail’le Gazze’nin silah, mühimmat, araç, gereç bunlar zaten mukayese edilmez. Bunları görerek değerlendirmeyi yapmak lazım. Bütün bunların yanında tüm Batı kimin yanında yer alıyor? İsrail’in yanında yer alıyor. İsrail’in acımasız saldırıları karşısında Gazze’nin böyle bir imkânı var mı? Yok. İmkânsızlıklar içerisinde bütün bunlara rağmen biz şu anda rehinelerin takası noktasında bir gayret ve mücadelenin içerisindeyiz. Temenni ederiz ki bu takasta başarılı oluruz.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in tören alanındaki yerlerini almalarının ardından iki ülkenin millî marşları çalındı. Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in tören kıtasını selamlamasından sonra iki lider heyetlerini birbirlerine takdim etti.
Türkiye ve Almanya bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, daha sonra baş başa ve heyetler arası görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) açılışının 104. yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un ev sahipliğinde verilen resepsiyona katıldı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş eşliğinde resepsiyonun yapıldığı tören salonuna giren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı davetlilerle sohbet etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada basın mensuplarının, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in görüşme talebiyle ilgili sorusuna, “Benimle bir görüşme talepleri oldu. İnşallah en kısa zamanda bir araya gelişi de gerçekleştiririz” karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra TBMM Başkanı Kurtulmuş’la Tören Salonu’nun yanında bulunan Mermerli Salon’a geçti.
Salona CHP Genel Başkanı Özel ile diğer siyasi partilerin temsilcileri de davet edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan burada, CHP Genel Başkanı Özel, TBMM Başkanvekili Celal Adan, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ve diğer siyasi parti temsilcileriyle çay içip sohbet etti.
Yaklaşık 10 dakika süren sohbet sonrası TBMM Başkanı Kurtulmuş ile salondan çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın mensuplarının sorusu üzerine, “CHP Genel Başkanı Özel ile önümüzdeki hafta bir araya geleceğiz” açıklamasını yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programın ardından Meclis’ten ayrıldı.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.