4000 yıllık tarihi geçmişiyle,Roma ve Bizans dönemlerini yaşayan,Fatih Sultan Mehmet’in Fethettiği, Yavuz Sultan Selim’in Valilik yaptığı,Kanuni Sultan Süleyman’ın doğduğu, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün üç kez ziyaret ettiği şehir, Evliya Çelebi seyahatnamesinde Trabzon dan bahsederken. “”Tuğra-bozan“ yakıştırması” ve “Bu şehre küçük İstanbul denilse yeridir. İrem bağları gibi süslü bir şehirdir burası”ifadelerini kullanmıştır. .Yeşiliyle, doğasıyla insanı büyüleyen ,sadece yaylalarında değil ,şehrin her yerinde yılın her döneminde mutlak bir şenlikle ,yöresel lezzetleri ile horon edilen yapısının yanı sıra zengin bir liman kenti…TRABZON ..
Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İBİŞ 30 Mart 1958 Trabzon da doğdu.Öğrenim yıllarının bir bölümünü doğup büyüdüğü şehir Trabzon da tamamlayan Erkan İBİŞ :1977 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi ni kazanarak ANKARA da eğitim hayatına devam etti. 1982 yılında bu okuldan mezun olan Erkan İBİŞ; 1989 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde Nükleer Tıp alanında; UZMAN, 1991 de Doçent, 1997 yılında Profesör oldu, Halen Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Öğretim üyesi olup, evli ve 2 çocuk babasıdır.
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Yönetim Kurulu Üyeliği, TAEK Danışma Kurulu Üyeliği, Türk Rus Toplumsal Forumu Eğitim-Bilim Komitesi Başkanlığı, Üniversite Sporları Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği yanı sıra; Başhekim Yardımcılığı, Başhekimlik, Rektör Yardımcılığı, Ana Bilim Dalı Başkanlıkları gibi görevleri de yerine getiren, 6 Ağustos 2012 tarihinden itibaren,Ankara Üniversitesi Rektörü olarak görevini sürdüren Erkan İBİŞ, aynı zamanda ÜNİVERSİTE HASTANELERİ BİRLİĞİ BAŞKANLIĞI görevini de yapmaktadır.
Ankara Üniversitesi “Türkiye Cumhuriyeti’nin İlk Üniversitesi”unvanını taşımaktadır. Hukuk (1925) ve Dİlve Tarih, Coğrafya (1935) fakültelerinin kuruluşunu bizzat yapan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatları doğrultusunda Ankara Üniversitesi Başkentimiz Ankara’da Hukuk, DTCF, Tıp (1945) , Fen (1943), Veteriner (1842, 1933) ve Ziraat (1846,1933) Fakültelerinin bir araya getirilmesi ile 1946 yılında kurulmuştur. Kökleri Oldukça eski olan ve önce İstanbul’da mektep olarak açılan Veteriner Fakültesi (1842) ve Ziraat Fakülteleri (1846) 1933’de Ankara’ya alınmış ve üniversitenin kuruluşunun temel taşlarından olmuşlardır. Siyasal Bilgiler Fakültesi diğer adıyla Mekteb-i Mülkiye (1859) 1949’da üniversite bünyesine dahil edilmiştir. Fakültelerinin tek çatı altında toplanmasıyla oluşturulmuş Ankara Üniversitesinde daha sonra diğer fakültelerin açılmasıyla ülkemizin ve dünyanın en saygın ve gelişmiş üniversitelerinden biri haline gelmiştir..Bir devlet üniversitesi olan 700’den fazla programı olan Ankara Üniversitesi’nde eğitim dili Türkçe olmakla birlikte, İngilizce ve diğer dillerde uluslararası programlarda da eğitimler verilmektedir. Ankara Üniversitesinde 2020 yılı itibari ile 18 Fakülte , 11 Meslek Yüksek Okulu, 1 Devlet Konservatuarı, 14 enstitü ve biner yataklı 2 Üniversite Hastanesi bulunmakta olup, 70 bine yakın öğrenci vardır.
Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İBİŞ ; Sivil Toplum Kuruluşları hakkında görüşlerini ifade ederken; Ülkemiz de vatandaşların ortak bir amaç uğruna bir araya geldiği, buna bağlı olarak daha iyi yaşam şartları için gerekli faaliyetlerin kolektif ve bağımsız bir biçimde yürütüldüğü topluluk anlamına gelmektedir. “Yani birlikteliği, gönüllülüğü ve dayanışmayı ifade eder. STK, bir ülke de demokrasinin, yaşam standartlarının, birey ilişkilerinin, aktif ve sorumlu vatandaşlık bilincinin gelişmesinde önemli rol oynar. Akademisyenlerin yanı sıra gönüllü bireylerin de deneyimleri ile katkı verdikleri, maddi çıkarın gözetilmediği, dostlukların kurulduğu, acıların sevinçlerin paylaşıldığı, topluma yararlı bireylerin de kazandırıldığı ortak yerlerdir. Kısacası; STK, devletin bütünlüğü, insan hakları ve ötekileştirmeme ilkeleri esasında ülkeleri daha çağdaş ve demokratik hale getirme çabasındaki kurumdur diye tanımlamak istiyorum.
Bu tanımlamam sanıyorum Ankara Üniversitesinin STK’na bakış açısını da ortaya koyuyor. Hem üniversitemizin, hem toplumumuzun hem de ülkemizin kazanımı, gelişimi için STK ile güçlü işbirliği içinde olmamız gerekir. Bu bilinçle çaba gösteriyoruz. İster sosyal, ister kültürel, ister ekonomik, ister bilim amaçlı olsun tüm STK’nı ve onlarla işbirliğini önemsiyoruz. STK ile birlikte çalışmalar yapıyoruz.”diyor Sözlerinin devamında Ankara Üniversitesi, tüm bu söylediklerim temelinde bir düşünceye sahip. Sosyal sorumluluğun kendi sorumluluğu da olduğu bilincinde. Bunun için gıdadan sağlığa, eğitimden teknolojiye, doğadan insana, çocuktan yaşlıya kadar çok farklı konularda sosyal sorumluluk projeleri üretmek üzere kolları sıvadık. Öncelikli uygulamalarımız eğitim, çocuk, yaşlı, çevre, doğa. Bunları geliştirerek sürdüreceğiz. Dedi. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof.. Doktor Sayın Erkan İBİŞ ‘in aldığı ödül ve Beratlar bulunmaktadır. Bunların bazılarından bahsetmek gerekirse;
Takdim Edilen Ulusal Ödül ve Beratlar 2015 yılı : TÜSİAV tarafından “Sivil Toplum Dostu Beratı” 2017 yılı : Kızılcahamam Belediyesi tarafından “Fahri Hemşerilik” Beratı 2017 yılı : Ankara Sivil Toplum Kuruluşları Platformu tarafından “Sivil Toplum Dostu” Beratı : Beypazarı Beledisi tarafından “Fahri Hemşerilik” Beratı 2019 yılı : Ankara Gazeteciler ve Yazarlar Derneği tarafından “Ankara’ya Değer Katanlar” Ödülü 2019 yılı : Ankara Sivil Toplum Kuruluşları Platformu tarafından “Sivil Toplum Gönüllüsü” Beratı
Takdim Edilen Uluslararası Devlet Nişanları 2018 : Romanya Devleti tarafından tevdi edilen “Romanya Devlet Nişanı (Award of Merit) 2019 : İtalyan Cumhurbaşkanı tarafından tevdi edilen “İtalya Devlet Nişanı” (Commendatore) 2019 : Macaristan Cumhurbaşkanı tarafından tevdi edilen Macaristan Devlet Nişanı (Magyar ErdemrendTisztikeresztje)
Bilim Ödülleri
Genç Araştırmacı Ödülü, Türkiye Nükleer Tıp Derneği, 2018
Behçet Hastalığı Araştırma Ödülü, TÜBiTAK, 1999
Editörlük/Yayın Kurulu Üyeliği
TurkishJournal of MedicalSciences, TÜBİTAK
Journal of NuclearSciences, Ankara Üniversitesi
TurkishJournal of MedicalSciences, TÜBİTAK, Yayın Kurulu Üyeliği
Türkiye Klinikleri Tıp Bilimleri, Yayın Kurulu Üyeliği,
MolecularImagingandRadionuclideTherapy, Yayın Kurulu Üyeliği
Yükseköğretim ve Bilim Dergisi Yayın Kurulu Üyeliği
Bilişim-Eğitim-Sağlık sektörleri dahil olmak üzere daha bir çok platformda da sayısız ödüllerle taçlandırılan Ankara Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.SayınErkan İBİŞ e ,Genel Başkanlığını yapmakta olduğum,Ankara Sivil Toplum Kuruluşları Platformu (ASTOP) tarafından , 2020 yılının Haziran ayının ilk haftasında düzenleyeceğimiz “YAŞAM BOYU BAŞARI ÖDÜLÜ” takdim edilecektir.
Sinerjik ve iletişim odaklı bir yönetim anlayışını benimseyen Ankara Üniversitesi Rektörümüz , Prof.Dr.Erkan İBİŞ , takım ruhu ve liyakat tabanlı yaklaşımlara önem vermektedir. İyi oyunun “iyi kurallar kadar iyi oyuncularla” mümkün olabileceğine inanmakta ve bu doğrultuda çalışmaktadır.
Prof. Dr.Erkan İBİŞ’ in :
Ülkesine olan sevdası ,girişimci ruhu ,vefalı ve uzlaşmacı bilge kişiliği ,Eğitim Camiası başta olmak üzere Devlette ,Kamuda teknoloji ve Bilişim alanında, yaratıcılık özelliği gibi vasıfları ile toplumun sevgisini ve takdirini almış şahsiyeti ile , gelecek de de ,insanlık adına faydalı çoğu kapsamlı projeleri ,hayata kazandıracağını biliyorum. “Engin deneyim,bilgi,beceri,başarılarının Akademisyen ruhunun devam etmesinin,Ülkemiz adına Eğitim,Teknoloji,Sanayi,Bilişim ve iletişim alanlarında katacağı pozitif değerlerin”bilinci ile ;
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Steinmeier ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime, her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. 50 milyar doları bulan ikili ticaret hacmimizi dengeli biçimde, 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ve heyetini Ankara’da misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretin, Steinmeier’in Cumhurbaşkanı olarak Türkiye’ye yaptığı ilk ziyaret olması ve Türkiye-Almanya Dostluk Anlaşması’nın 100’üncü yılına tekabül etmesi bakımından değerli olduğunu söyledi.
Beşeri bağlarla bugüne kadar hep güçlenen Türk-Alman dostluğunun, kuvvetlenerek gelişmeye devam edeceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kıymetli dostum Steinmeier’in ilişkilerimizi ilerletme konusunda bizimle hemfikir olduğunu görmekten ayrıca memnuniyet duyuyorum. Bu vesileyle Almanya’ya ve Alman halkına 6 Şubat depremlerinde milletimizle sergiledikleri dayanışma için tekrar teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
“ALMANYA İLE İKİLİ İLİŞKİLERİMİZİN EN MÜSTESNA ORTAK PAYDASI VE TAŞIYICI SÜTUNU GÜÇLÜ, BEŞERİ BAĞLARIMIZDIR”
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in Gaziantep’e giderek, Almanya’nın katkısıyla inşa edilen ilkokulu ve Nurdağı konteyner kentini ziyaretinin kendilerini duygulandırdığı ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde, ülkelerimiz arasındaki çok boyutlu ilişkileri ikili olarak ele alma fırsatını bulduk. NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime, her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. 50 milyar doları bulan ikili ticaret hacmimizi dengeli biçimde, 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz. Karşılıklı yatırımların arttırılmasına bu bakımdan özel önem veriyorum. Savunma sanayii alanındaki iş birliğimizi de ikili ilişkilerimize ve müttefiklik ruhuna uygun şekilde ilerletmek arzusundayız. Savunma sanayinde karşılaştığımız kısıtlamayı artık gündemimizden tamamen çıkartalım istiyorum.
Türkiye ve Almanya’nın bilhassa savunma alanında engelleri değil bundan sonra ortak üretim projelerini konuşacağını ümit ediyoruz. Turizm alanındaki iş birliğimiz de her geçen gün gelişmektedir. 2023’te Almanya’dan 6 milyonu aşkın turisti ülkemizde ağırladık. Bu rakamı daha da yukarılara taşıyacağımıza inanıyorum. Almanya ile ikili ilişkilerimizin en müstesna ortak paydası ve taşıyıcı sütunu güçlü, beşeri bağlarımızdır. Bundan 63 yıl önce Sirkeci Garı’ndan uğurladığımız insanlarımızın sayısı 3,5 milyona ulaştı. 63 yıllık süre zarfında Türk toplumu, gurbetçilikten çıkarak Almanya’nın sosyal, ekonomik, kültürel ve akademik hayatında kritik rolleri üstlenmeye başladı.”
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in heyetinde yer alan temsilcilerin de bunun örneği olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaşlarımızın kültürden sanata, siyasetten bilim ve ticarete kadar her alanda önemli başarılarına şahit oluyoruz. Alışılagelmiş kalıpları yıkan, ön yargıları kıran, önlerine çıkan engelleri tek tek aşarak Türkiye-Almanya arasında beşeri bir köprü vazifesi gören tüm vatandaşlarımızla gurur duyuyoruz” dedi.
Görüşmelerde Almanya’daki Türk toplumunu ilgilendiren konuları ele aldıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk toplumunun eşit katılım temelli entegrasyonuna önem verdiklerini ve teşvik ettiklerini dile getirdi.
Çifte vatandaşlığı mümkün kılan yeni Alman vatandaşlık esasını, bu bağlamda atılmış kıymetli bir adım olarak gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak Avrupa’yla birlikte Almanya’da yükselen yabancı karşıtı, İslam düşmanı, aşırı sağcı ve ırkçı örgütlere ilişkin endişelerimiz giderek artıyor. Solingen Faciası’ndan 31 yıl sonra benzer bir saldırıda maalesef ikisi çocuk, dört kardeşimizi kurban verdik. 25 Mart’ta yaşanan menfur hadisenin tamamen aydınlatılması ve sorumlularının cezalandırılması noktasında beklentilerimizi paylaştım” değerlendirmesinde bulundu.
“TERÖRLE MÜCADELE HUSUSUNDA ALMAN MAKAMLARINDAN DAHA FAZLA DAYANIŞMA BEKLEDİĞİMİZİ İFADE ETTİK”
Terör örgütleri PKK/PYD ve FETÖ başta olmak üzere Türklerin huzurunu kaçıran ve temsilciliklere saldıran terör örgütleriyle mücadeleye de değindiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müttefiklik hukukumuza zarar veren bu örgütlerle mücadelede daha etkin iş birliğine ihtiyacımız bulunuyor. Terörle mücadele hususunda Alman makamlarından daha fazla destek ve dayanışma beklediğimizi ifade ettik” dedi.
Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin de gündemlerinde yer aldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gümrük Birliği ve vize serbestisi başta olmak üzere atılması gereken adımları ele aldık. Sayın Cumhurbaşkanı’yla bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında görüş alışverişinde de bulunduk. Bu vesileyle Gazze’de 200 gündür yaşanan benzeri görülmemiş zulmün son bulması çağrımızı tekrarladım. Netanyahu, sırf siyasi ömrünü uzatmak adına kendi vatandaşları dâhil tüm bölgemizin güvenliğini tehlikeye atıyor. İsrail yönetiminin, Gazze’de işledikleri insanlık suçlarını ve katliamlarını gündemden düşürme çabalarına prim verilmemesi gerekiyor.
İsrail’in saldırıları devam ettiği müddetçe hem bölgesel hem de küresel barışa yönelik tehditlerin arttığının herkes bilincindedir. İran ile İsrail arasında geçtiğimiz hafta tırmanan gerilim, bunun en son ve en çarpıcı örneğidir. Masumların ölüm, açlık ve sefalete mahkûm edilmesinin ızdırabının, nesiller geçse de unutulmayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye olarak bu konuda ilk günden itibaren kararlı, vicdanlı ve cesur bir duruş sergiledik. İnşallah bundan sonra da ateşkesin sağlanması, kesintisiz ve yeterli insani yardımın Filistin halkına ulaştırılmasına yönelik çabalarımızı arttırarak sürdüreceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın Haziran ayında Almanya’da düzenleneceğini hatırlatarak, “Millî Takımımız da bu turnuvada mücadele edecek. Turnuvada yer alacak tüm milli takımlara ve organizasyonda yer alacak ekiplere şimdiden başarılar ve kolaylıklar diliyorum” dedi.
“İSRAİL İLE YOĞUN TİCARİ İLİŞKİLERİ ARTIK AYAKTA TUTMUYORUZ”
Bir basın mensubunun, “İsrail’e karşı sık sık sesinizi yükseltiyorsunuz, Netanyahu’yu Nazi yöntemleri uygulamakla suçluyorsunuz fakat aynı zamanda yoğun ticari ilişkileri ayakta tutuyorsunuz. Bunu nasıl açıklarsınız?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Yoğun ticari ilişkileri artık ayakta tutmuyoruz. O iş bitti. Bunu da kısa zaman önce Dışişleri Bakanım açıkladı. Fakat şunu bilmenizi istiyorum; şu anda İsrail’in Gazze’ye yaptığı saldırılardaki ölüm sayısı ne yazık ki 45 bini buldu. Bu rakamı bir kenara koymamız söz konusu olamaz. Yaralılar 75 bini buldu ve bu yaralılar içerisinde durumu ağır olanların bir kısmını biz ülkemize aldık. Burada tedavileri devam ediyor. Çocuk, kadın, yaşlı… Burada maalesef ağır manzara var. Bu manzarayı Alman dostlarımızın görmesi lazım. Gazze, Filistin tamamıyla yerle yeksan olmuş, her taraf yıkılmış. Böyle bir durumda. Kaldı ki İsrail’le Gazze’nin silah, mühimmat, araç, gereç bunlar zaten mukayese edilmez. Bunları görerek değerlendirmeyi yapmak lazım. Bütün bunların yanında tüm Batı kimin yanında yer alıyor? İsrail’in yanında yer alıyor. İsrail’in acımasız saldırıları karşısında Gazze’nin böyle bir imkânı var mı? Yok. İmkânsızlıklar içerisinde bütün bunlara rağmen biz şu anda rehinelerin takası noktasında bir gayret ve mücadelenin içerisindeyiz. Temenni ederiz ki bu takasta başarılı oluruz.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in tören alanındaki yerlerini almalarının ardından iki ülkenin millî marşları çalındı. Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in tören kıtasını selamlamasından sonra iki lider heyetlerini birbirlerine takdim etti.
Türkiye ve Almanya bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, daha sonra baş başa ve heyetler arası görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) açılışının 104. yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un ev sahipliğinde verilen resepsiyona katıldı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş eşliğinde resepsiyonun yapıldığı tören salonuna giren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı davetlilerle sohbet etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada basın mensuplarının, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in görüşme talebiyle ilgili sorusuna, “Benimle bir görüşme talepleri oldu. İnşallah en kısa zamanda bir araya gelişi de gerçekleştiririz” karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra TBMM Başkanı Kurtulmuş’la Tören Salonu’nun yanında bulunan Mermerli Salon’a geçti.
Salona CHP Genel Başkanı Özel ile diğer siyasi partilerin temsilcileri de davet edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan burada, CHP Genel Başkanı Özel, TBMM Başkanvekili Celal Adan, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ve diğer siyasi parti temsilcileriyle çay içip sohbet etti.
Yaklaşık 10 dakika süren sohbet sonrası TBMM Başkanı Kurtulmuş ile salondan çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın mensuplarının sorusu üzerine, “CHP Genel Başkanı Özel ile önümüzdeki hafta bir araya geleceğiz” açıklamasını yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programın ardından Meclis’ten ayrıldı.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.