Connect with us

Dünya

“Büyük ve güçlü Türkiye’yi, hak ve özgürlüklerden ekonomiye kadar her alanda kökleştirecek adımları kararlılıkla atıyoruz”

Genç Gazeteciler

Haber

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Savunma Üniversitesi Deniz ve Hava Harp Okulu diploma töreninde yaptığı konuşmada, “Büyük ve güçlü Türkiye’yi, hak ve özgürlüklerden ekonomiye kadar her alanda kökleştirecek adımları kararlılıkla atarak, aydınlık geleceğimize doğru adım adım ilerliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millî Savunma Üniversitesi (MSÜ) Deniz ve Hava Harp Okulu Diploma Alma ve Sancak Devir Teslim Töreni’ne katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malazgirt’ten bugüne kadar bu toprakların vatan kılınması için mücadele eden, gerektiğinde canını ortaya koyan, Sultan Alparslan’dan Osman Gazi’ye, Fatih’ten Gazi Mustafa Kemal’e kadar tüm kahramanları rahmet ve şükranla yâd etti.

“BU MİLLETİN İSTİKLALİNE VE İSTİKBALİNE EL UZATMAK KİMSENİN HADDİNE DEĞİLDİR”

Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nda ifade ettiği mesajın bugün de yollarını aydınlattığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın; Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk’ın. Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın. Yurdumuza alçakları uğratmamak için gerektiğinde gövdesini siper edecek kahramanlar silsilesine Deniz ve Hava Harp Okullarımızdan mezun olan sizler de katılıyorsunuz. Dün Kara Harp Okulu’muzun diploma töreninde ifade ettiğim gibi. Ordusu işgal edilmeyen, devşirilmeyen, çökertilmeyen bir ülkenin toprakları da işgal edilemez. Hamdolsun bizim karasıyla, deniziyle, havasıyla tüm unsurlarıyla yüreği Allah, vatan ve millet sevgisiyle dolu bir ordumuz var. Bu mübarek orduyu yozlaştırmak, tarihi misyonundan uzaklaştırmak, içten içe çürütmek için çok uğraşıldı. Çok oyunlar sergilendi. Hâlbuki şairin ifadesiyle söyleyecek olursak ‘Ecdadımızın heybeti maruf-u cihandır. Fıtrat değişir sanma bu kan, o kandır.’ İşte bugün burada karşımda ecdadından tevarüs ettiği değerlerle yeniden dünyayı kendine hayran bırakan başarılara imza atan o kanın temsilcilerini görüyorum. Sınırlarımızda, denizlerimizde ve semalarımızda sizlerin sesi, nefesi yüreği hâkim olduğu müddetçe Allah’ın izniyle bu millete yan gözle bakmak hele hele istiklaline ve istikbaline el uzatmak kimsenin haddine değildir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, denizcilere ve havacılara hitap ederek, “Denizciler! Geçtiğimiz günlerde 950. yıl dönümüne ulaştığımız Malazgirt Zaferi’nin hemen ardından Çaka Bey’le başlayan denizlerdeki hâkimiyetimizi güçlendirmemize sizler de katkıda bulunacaksınız. Havacılar! Dünyanın ilk askeri havacılık teşkilatlarından olan ve 1911’den beri semalarımızı koruyan hava kuvvetlerimizin artık çok geniş bir alana yayılan faaliyetlerine sizler destek vereceksiniz. Millî Savunma Üniversitemizin yeni yapısı ve kadrosuyla faaliyete geçmesinin ardından, 4 yıllık eğitimlerini tamamlayarak mezun olan teğmenlerimizle Türk Silahlı Kuvvetlerimiz artık daha güçlüdür, daha kabiliyetlidir ve daha özgüvenlidir” şeklinde konuştu.

“ORDUMUZU DAHA DA GÜÇLENDİRECEĞİZ”

Kara Harp Okulu’ndan mezun olan 903 Türk ve misafir teğmenin ardından, bugün de Deniz Harp Okulu’ndan mezun olan 298 ve Hava Harp Okulu’ndan mezun olan 251 teğmeni tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, teğmenlere görev yerlerinde, misafirlere ülkelerinde başarılar diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Savunma Üniversitesi’nin yöneticileri ve hocalarına da 5 yıl gibi kısa bir sürede harp okullarını, astsubay, meslek yüksekokullarını, enstitüleri daha güçlü şekilde yeniden ayağa kaldırdıkları için teşekkür ederek, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin eğitim modelindeki değişimi de içeren yeni vizyonuyla artık başarılarıyla küresel düzeyde takdirle takip edilen bir konuma ulaştığını söyledi.

Her alanda reformları kararlılıkla sürdürerek savunma sanayisinin yelpazesini ve derinliğini artırarak 2230 yıllık dünyanın en eski geleneğine sahip orduyu daha da güçlendireceklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her milleti tarih sahnesinde öne çıkartan bir özelliği vardır. Bizim milletimiz de her dönemde teşkilatçılığı ve askeri kabiliyetleriyle hep öne çıkmıştır. Bu sayede binlerce yıldır ayakta kalmayı, kurduğumuz devletler vasıtasıyla kendimizi ve dostlarımızı güvende tutmayı başardık. Doğu ve Batı medeniyetlerinin tamamıyla kurduğumuz temaslar sayesinde sürekli kendimizi geliştirdik ve insanlığa da hizmet ettik” diye konuştu.

“ÜLKEMİZ, MAZLUMLARIN VE MAĞDURLARIN UMUDU HÂLİNE GELDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anadolu’daki 1000 yıllık varlık boyunca da hep bu istikamette yüründüğünü dile getirerek, şunları kaydetti: “Asırlar boyunca adaletle, hakkaniyetle, vicdanla, ahlakla yönettiğimiz topraklarda hep huzur hâkim oldu. Bu coğrafyalar gözünü para ve kan bürümüş emperyalist güçlerin eline geçtiğinden beri ise aynı topraklarda acı, zulüm ve sömürü hiç eksilmedi. Millî mücadelemizi zaferle neticelendirip Cumhuriyetimizi kurduğumuzda uzunca bir süre kendi meselelerimizle uğraşmak mecburiyetinde kaldık. Belki de özellikle bırakıldık. Ülkemiz demokrasi ve kalkınmada kat ettiği mesafeyle yeniden güçlenmeye başladığında kendisiyle birlikte tüm mazlumların ve mağdurların umudu hâline geldi. PKK’dan FETÖ’ye kadar Türkiye’nin önüne sıra sıra dizilen nice tuzakları birer birer aşarak yeniden asli gündemimize odaklandık. Büyük ve güçlü Türkiye’yi hak ve özgürlüklerden ekonomiye kadar her alanda kökleştirecek adımları kararlılıkla atarak aydınlık geleceğimize doğru adım adım ilerliyoruz. Tabii bu sürecin en kritik safhalarından biri de egemenliğimizin en önemli unsuru olan askeri gücümüzü her alanda çağın gereklerine ve hatta ötesine taşıyacak altyapıyı kurmuş olmamızdır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eskiler ‘Kem aletle kemalat olmaz” derler. Biz de bu sözü ‘Başkalarının ihsanıyla güçlü savunma sanayi kurulamaz.’ diyerek, tefsir ederek kendi göbeğimizi kendimiz kesmeye karar verdik. Artık İHA’larımız var mı? Artık SİHA’larımız var mı? Artık Akıncılarımız var mı? Hepsi var. Artık kapılarda dilenci değiliz, tam aksine şimdi herkes bizden talep ediyor ve işte Azerbaycan’da SİHA’larımızla vardık. Libya’da SİHA’larımızla vardık. Bundan sonra da yine kimsenin kapısında dilenci olmayacağız, çünkü bütün bunların hepsi bizde var” ifadelerini kullandı.

Ne zaman ki bu iradeyi deklare ettiklerinde, işte o anda savunma sanayi konusunda eşi benzeri görülmemiş bir ambargoyla karşılaşıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha yeni Başbakan olduğunda Amerika’dan İHA istemeye gittiğini, gittiklerinde kendilerine burun kıvrıldığını dile getirdi.

“İHA’MIZI DA YAPTIK SİHA’MIZI DA YAPTIK VE SONUNDA AKINCI’YI DA YAPTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dedik ki ‘Biz NATO’da beraber değil miyiz? Beraberiz. Bakın biz terörle mücadele ediyoruz. Terörle mücadele ederken siz bizlere destek vermeyecek misiniz?’ Ve o zaman oğul Bush hemen Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ı çağırdı ve bize şöyle iki günlüğüne dönüşümlü şekilde İHA’ları verdi. İHA’lar biliyorsunuz sadece koordinat tespitine yarayan uçaklardı ama bize İHA değil, SİHA lazımdı. Yani silahlı olan insansız hava aracı lazımdı. Ama sağ olsun bunlar bizim önümüzü açtı ve artık biz İHA’mızı da yaptık SİHA’mızı da yaptık ve sonunda Akıncı’yı da yaptık. Bunlar bize yetmez devam ediyoruz şimdi Hürkuş’umuzu da yapacağız” şeklinde konuştu.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin en basitinden en yüksek teknolojiye sahip olanına kadar neredeyse A’dan Z’ye her ürünün tedarikinde nasıl zorlanıldığını gayet iyi bildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bulduğumuz alternatif tedarik kanallarının kısa sürede nasıl kapatıldığını, verilen sözlerin nasıl tutulmadığını, imzalanan sözleşmelerin uyduruk sebeplerle nasıl yerine getirilmediğini asla unutmayacağız. Biz bunu Kıbrıs’ta yaşadık ve Kıbrıs’ta bize bunlar telsiz bile vermediler ve ama biz ASELSAN’la telsizimizi de yapar hâle geldik. Kötü komşular bizi ev sahibi yaptı. Ellerinden gelse tanklarımızı yürüyemez, gemilerimizi limandan kalkamaz, uçaklarımızı havalanamaz hâle getireceklerdi. Şimdi bunların hepsini sahiplendik ve yürütür hâle getirdik” diye konuştu.

“KENDİ GÜCÜMÜZE VE İMKÂNLARIMIZA DAHA ÇOK YÜKLENDİK”

Savunma Sanayi Başkanlığı’nın koordinasyonunda gerek vakıf şirketlerinin, gerek özel sektörün gayretleriyle bu sıkıntıları en acillerinden başlayarak birer birer aştıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bize parasıyla verilmeyen ürünlerin gözlerimizin önünde terör örgütlerine, eli kanlı rejimlere, zahirde düşman diye tanımlanan gruplara nasıl bilabedel aktarıldığına biz şahit olduk. NATO’da beraberiz ama terör örgütlerine bilabedel tırlarla yüklü evet mühimmat, araç gereç gönderiyorlar. Hatta yaptığımız operasyonlarda bunların bir kısmını da ele geçirip kendi envanterimize kaydettik. Böylece envanterimiz daha da güçlendi. Ülkemize meşru yollardan verilmeyen nice silahların teröristlerin cirit attığı bölgelerdeki kara borsa silah pazarlarında alelade bir mal gibi satıldığını da tespit ettik. Tespit ettik de ne oldu? Onları ele geçirdik. Tüm bunlar bize meselenin bu silahların teknolojisi veya kâğıt üzerinde önümüze konan bahaneler olmadığını, meselenin doğrudan Türkiye olduğunu, Türk milleti olduğunu tekrar tekrar gösterdi. Biz de bir yandan diplomasi kanallarını açık tutarak bu süreçleri takip etmeyi sürdürürken, diğer yandan kendi gücümüze ve imkânlarımıza daha çok yüklendik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, pazar günü Çorlu’da dünyada sadece 3 ülkenin üretebildiği taarruzi insansız hava aracı olan Akıncı’nın teslimat töreninde olduklarını hatırlatarak, üretilen silahlı insansız hava araçlarının terörle mücadelenin yanı sıra Suriye’den Karabağ’a kadar nice çatışma alanında gösterdiği başarıların dünyanın dilinde olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin tankından topuna, füzesinden radarına, bombasından tüfeğine kadar nice savunma sanayi ürününde dünyadaki muadillerinden çok daha iyisini üretebilen bir ülke hâline geldiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hâlihazırda geliştirilme aşamasında olan projelerimizi inşallah ülkemizin istikrar ve güven iklimine sahip çıkarak önümüzdeki 3-5 yıl içinde neticelendirdiğimizde artık bu alanda en üst sıralara yerleşmiş olacağız. Bilhassa 7-8 yıldır sürekli ülkemizin huzuruna, milletimizin birliğine ve beraberliğine, devletimizin gücüne ve itibarına saldırılmasının sebebi Türkiye’yi bu son düzlükte tekrar oyun dışına itme hesabıdır. Bugüne kadar vesayetinden, darbesine kadar her yolu denediler ama netice alamadılar. İnşallah bundan sonra da başaramayacaklar. Çünkü milletimiz yaşadığı sayısız tecrübenin ardından oynanan oyunu, kendi önüne allanıp pullanarak getirilen projelerin gerisindeki sinsi niyeti gördü, görüyor.”

“NİHAİ MESAJI İNŞALLAH 2023’TE VERECEĞİZ”

Cumhuriyet’in 100. yılı olan 2023’ün sembol hâline geldiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını kimsenin engelleyemeyeceğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi gerisindeki binlerce yıllık devlet geleneğine bakmadan sınırları cetvelle çizilmiş suni ülkelerle, zayıf toplumlarla, ipleri kendi ellerindeki yönetimlerle karıştıranlar için artık acı gerçeklerle yüzleşme vakti gelmiştir. Malazgirt’i anlamayana, Çanakkale’yi ve İstiklal Harbi’ni bile anlamayanlara, 15 Temmuz’u anlamayanlara nihai mesajı inşallah 2023’te vereceğiz. Türkiye, 100 yıllık değil, 600 yıl artı 100 yıllık, 1000 yıl artı 100 yıllık, 2 bin artı 100 yıllık bir devlettir. Cumhurbaşkanlığı forsunda temsil edilen o bayraklar herhalde moda fuarından çıkmadı. Oradaki her bir yıldızın temsil ettiği bayrağın bir geçmişi, bir tarihi, bir hikâyesi, bir anlamı var. İşte bunun için aslını, neslini, tarihini, medeniyetini bilen gençler yetiştirerek maziden atiye, sağlam köprüler kurmanın gayretindeyiz” diye konuştu.

Bugün mezun olan teğmenlerin her birinin bu köprünün birer tuğlası olarak hayata başlayacaklarına inandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “2 gün önce Ankara’da ay yıldız formatında devasa millî savunmamızın, silahlı kuvvetlerimizin dev karargâhının temelini attık. İnşallah 19 Mayıs 2023’te açılışını yapacağız. Nereden nereye? Bu duygularla bir kez daha Deniz ve Hava Harp Okullarımızdan mezun olan Türk ve misafir öğrencilerimizi tebrik ediyorum. Millî Savunma Üniversitemizin yönetimine ve hocalarına tekrar teşekkür ediyorum.”

Dünya

Emine Erdoğan, “Halkbank Üreten Kadınlar Yarışması Ödül Töreni”ne katıldı

GENÇ GAZETECİLER İSTANBUL

Genç Gazeteciler

Haber

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Finans Merkezi’ndeki Halkbank Genel Müdürlüğünde düzenlenen, “Halkbank Üreten Kadınlar Yarışması Ödül Töreni”ne katıldı.

Emine Erdoğan, törende yaptığı konuşmasında, parlak fikirleri ve kadın aklının incelikleriyle salonu dolduran kadınlarla birlikte olmaktan onur duyduğunu belirtti.

Yarışmanın kadın girişimciliğini desteklemede bir marka hâline geldiğini kaydeden Emine Erdoğan, “Halkbank, başarı yolunu kadınlarla yan yana yürüyor. Eğitimden finansmana, onlara her alanda omuz veriyor. Ortaya koydukları vizyonun, ödüllerle taçlanarak, uluslararası bir takdir kazanmasından da ayrıca iftihar ediyoruz” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE, KADINLARIN HER DÖNEMDE, SOSYAL VE KAMUSAL ALANDA VARLIK GÖSTERDİĞİ ÇOK ÖZEL BİR TARİHE SAHİPTİR”

Emine Erdoğan, dünyanın kabuk değiştirdiği dönemlerinin bulunduğunu, içinde yaşanılan çağın da böyle bir değişim ve dönüşüm çağı olduğunu anımsatarak, “Yeni bir gelecek yazılıyor ve ülkeler, insanlığın ortak geleceğini tasarlamak için yarışıyorlar. Bu yarışta, kadınların, ekonomik kalkınmada önemli aktörler olduğu ülkeler, ipi göğüslüyorlar. Türkiye, kadınların her dönemde, sosyal ve kamusal alanda varlık gösterdiği çok özel bir tarihe sahiptir. Türk kadınının girişimci ruhunun kökleri, 13. yüzyıla kadar uzanır. Anadolu’da kadınlar, teşkilatlanmış, sosyal ve ekonomik hayata katılmış, ‘dünya kadın tarihinin’ parlayan yıldızları olmuşlardır” diye konuştu.

Kadınların hak arayışlarında, vatan savunmasında, toplumsal yaraları sarmada hep ön saflarda yer aldığını dile getiren Emine Erdoğan, “Biz, kadınlarımızın nasıl emsalsiz bir güç olduğunun farkında olan ve bu gerçeğe hürmet eden bir ülkeyiz. Ekonomiden sanayiye, spordan sanata, siyasetten akademiye, geldiğimiz her noktada kadınlarımızın alın teri var. Hükûmetimiz, ilk günden bu yana, kadınların her alanda yücelmesi için örnek politikalar geliştirmiştir. Kadın istihdamının artmasını teşvik etmiştir. TÜİK verilerine göre, 2014 yılında yüzde 26’larda olan kadın istihdam oranı, 2024 Aralık ayı itibarıyla, yüzde 31,6’ya yükselmiştir. 2028 yılında, bu oranı yüzde 36,2’ye yükseltmeyi hedefliyoruz. İnşallah bu hedefi hep birlikte başaracağız” sözlerini sarf etti.

Emine Erdoğan, kadın istihdamını artık kadın liderliğiyle birlikte düşünmek zorunda olduklarını, bugün dünyanın kadın liderliğinin önemini tartıştığını, bu konu üzerine araştırmalar yaptığını söyledi.

“KADIN GİRİŞİMCİLERİMİZİN ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ NE KADAR KALDIRIRSAK BÖLGESEL KALKINMADA O KADAR YOL ALIRIZ”

Liderliğin dönüştürücü bir güç olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Bir liderin vizyonu, kılcal damarlar gibi, etki alanındaki her şeye nüfuz eder. Kadın liderliğinin, tüm dünyanın acil ihtiyacı olan, belli başlı karakteristik özellikleri vardır. Araştırmalar gösteriyor ki kadın liderlerin soyut becerileri çok yüksek. İletişimde çok başarılılar, iş birliğine büyük önem veriyorlar. Barışçıl bir yönetim anlayışına sahipler ve çevre konularına karşı daha hassaslar. Yani, hangi alanda çalışırlarsa çalışsınlar, bulundukları sektöre iyileştirici bir etki yapıyorlar. İşte bu, kadın etkinliğidir. Bildiğiniz gibi, kadın liderliğinin özünde girişimcilik vardır. Girişimci dediğimizde aklımıza, zekâsı ve sezgileriyle öne çıkan insanlar geliyor. Onlar, mevcut bir eksiği görüyor, gereksinimleri belirliyor ve hayata yenilik katıyorlar. Ülkemiz, tüm bölgeleriyle, girişimcilik için son derece zengin bir potansiyel barındırıyor. Bilhassa, yerel kapasite ve birikimin, küresel rekabette kullanılması için, kadın girişimcilerin önemli yerel aktörler olduğunu unutmayalım. Kadın girişimcilerimizin önündeki engelleri ne kadar kaldırırsak bölgesel kalkınmada o kadar yol alırız. Bize düşen, hep birlikte Türkiye Yüzyılı’nın tarihini yazarken, kalemimizi, bu bilgi ve birikimin mürekkebiyle doldurmaktır.”

“İŞ VE AİLE, KADINLARIN ARASINDA SEÇİM YAPMASI GEREKEN BİR YOL AYRIMI OLMAMALI”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2025 yılını “Aile Yılı” olarak ilan ettiğini hatırlatan Emine Erdoğan, “Aile, toplumumuzun ruhu ve lokomotifidir. Dirayetli, ferasetli ve kuvvetli bir toplum oluşumuzun temelinde, sağlam kökleri olan aile müessesemiz vardır. ‘Aile Yılı’nın, iş dünyası için de önemli bir hatırlatıcı olmasını temenni ediyorum. Ne yazık ki kadınların bazen, iş ve aile sorumluluklarına yetişmek için çırpındıklarını görüyoruz. Bu durum, kadınlarda strese, kendine güvensizliğe, hiçbir şeye yetememe duygusuna, mutsuzluğa ve depresyona neden olabiliyor. Hayat kaliteleri düştüğü gibi, zihinsel ve manevi yorgunluk yaşıyorlar. Daha büyük ölçekte, aile ve toplum hayatı olumsuz etkileniyor. İş ve aile, kadınların arasında seçim yapması gereken bir yol ayrımı olmamalı. Bu çatışmayı ortadan kaldıracak, aile hayatını muhafaza edecek uygulamaların sayısını, mutlaka artırmalıyız” görüşünü paylaştı.

Dünyanın her yerinde kadınların erkekler için tasarlanmış, rekabetçi bir iş ortamında tutunabilmek için zorlu mücadeleler verdiğini dile getiren Emine Erdoğan, oysa hükûmetin bu konuda önemli ve iyileştirici adımlar attığını, kadınların, kadın kimliklerini koruyabildikleri çalışma hayatının, ne kadar önemli olduğunun altını çizdiğini belirtti.

“TEKNOLOJİK İMKÂNLARI, KADINLARIN İŞ HAYATINA KATILIMINI KOLAYLAŞTIRMADA MUTLAKA KULLANMALIYIZ”

Emine Erdoğan, cinsiyet adaletine vurgu yapılıp kadınların lehine birçok uygulamanın hayata geçtiğini belirterek, şunları kaydetti: “Burada hepsini tek tek saymak, elbette mümkün değil. Ancak, süt izinleri, kreş desteği, yarı zamanlı çalışma gibi düzenlemelerin ortak amacı, iş ve aile hayatı arasında bir ahenk yaratmaktır. Umarım bu örnekler, tüm sektörlerde yaygınlaşır. İş yerlerinin, kültürel kodlarımızı temel alan çalışma modelleri oluşturması, kadınların önündeki engelleri kaldırmada kuşkusuz çok önemli. Bununla beraber, dünyanın, bilgi ve iletişim teknolojilerinde geldiği ileri seviyeyi de, bir fırsat olarak görmeliyiz. Fiziksel mekân şartını ortadan kaldıran teknolojik imkânları, kadınların iş hayatına katılımını kolaylaştırmada mutlaka kullanmalıyız. Unutmayalım ki Türkiye, kendi reçetelerini yazabilen, kendi formüllerini ve çözümlerini geliştirebilen, güçlü bir ülkedir.”

Değerli projeleriyle yarışmaya katılan katılımcılara özel olarak teşekkür eden Emine Erdoğan, “Sizler, bilgi ve becerilerinizle hepimizi heyecanlandırdınız. İyilik dolu fikirlerinizle, kadın potansiyelinin zirvelerini gösterdiniz. Kadınların insani ilerlemeye olan büyük katkısını bir kez daha ispat ettiniz. Benim için hepiniz birer kazanansınız. Lütfen, tecrübelerinizi sizinle aynı yolda yürümek isteyen tüm kadınlara ve gençlere aktarın. Çünkü dünyanın problem alanları, kadınların getireceği yeni çözümleri bekliyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile birlikte, kadınları merkezine alan ortak projelerin sayısının da artmasını dilediğimi belirtmek istiyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Törene, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, Cumhuriyet tarihinin ilk kadın generali Tuğgeneral Özlem Yılmaz, Alev Alatlı’nın kızı Funda Aktan, jüri üyeleri, yarışmacılar ve davetliler de katıldı.

Törende, “Yılın Üreten Kadın Girişimcisi Kategorisi”nde Zahide Arı, “Yükselen Yıldız Kategorisi”nde Nurdeniz Erdoğan, “Teknoloji Tabanlı Kadın Girişim Kategorisi”nde Işıl Melisa Işık, “Sıfır Atık Kategorisi”nde Zeynep Balca Yılmaz ile “Kadın Kooperatifi Kategorisi”nde Ümmühan Keskin ödülünü Emine Erdoğan’ın elinden aldı.

Emine Erdoğan, “Alev Alatlı Özel Ödülü” kazananı Gönül Paksoy’a da ödülünü, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan ile birlikte verdi.

Arslan tarafından Emine Erdoğan’a zeytin ağacı hediye edilmesinin ardından tören, aile fotoğrafının çektirilmesiyle sona erdi.

GENÇ GAZETECİLER İSTANBUL

Okumaya devam edin

Dünya

İSTANBUL İNSAN KAYNAKLARI FORUMU

GENÇ GAZETECİLER İSTANBUL

Genç Gazeteciler

Haber

on

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’yi küresel bir çekim merkezi haline getirmeyi sürdürülebilir kalkınmanın temeli olarak addettiklerini söyleyerek, “Dünyanın her yerinden parlak zihinlerin, yenilikçi fikirlerini bu topraklarda geliştirerek önemli ve kritik girişimlere dönüştürmesine imkân sağlayacak Türkiye Tech Visa Programı’nı ilan ettik. Programın ilk 5 ayında Dünyanın dört bir yanından 214 teknoloji girişimi Türkiye’ye taşınmak için başvuru yaptı.” dedi.

TÜBİTAK’ta Türkiye için kritik pek çok projeyi hayata geçirdiklerini belirten Bakan Kacır “Ülkemizin kritik projelerinde görev almak üzere TÜBİTAK çatısı altında 737 yeni çalışma arkadaşımıza yönelik ilana çıkmış durumdayız. TEKNOFEST kuşağını, Türk Gençliğini TÜBİTAK’ta bizlerle birlikte alın teri, akıl teri dökmeye bu vesileyle davet ediyorum.” diye konuştu.

Bakan Kacır, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi tarafından düzenlenen ve bu yıl “Yeteneğe Dayalı Kalkınma” temasıyla gerçekleşen 3. İstanbul İnsan Kaynakları Forumu’na katıldı. Kacır, burada yaptığı konuşmada tarih boyunca ekonomik ve toplumsal kalkınmanın temelleri, her dönemin hâkim dinamiklerine göre şekillendiğini söyledi. Tarım çağında, bir milletin zenginliğini belirleyen en önemli unsurun; sahip olduğu verimli topraklar ve su kaynaklarına erişim olduğunu belirten Kacır, Sanayi Devrimi ile birlikte bu paradigmanın kökten değiştiğini söyledi. Bilgi çağıyla birlikte fiziksel varlıklardan ziyade bilgi, teknoloji ve inovasyonun ekonomik gücün merkezine yerleştiğini kaydeden Kacır konuşmasında şunları söyledi:

YENİ ÇAĞIN GERÇEĞİ: Bir zamanlar tarımsal üretime, sanayi gücüne ve yeraltı zenginliklerine dayalı olan büyüme modelleri, yerini bilgi ekonomisine, inovasyona ve yetenek gelişimine bıraktı. Yeni çağın gerçeği şudur: Yetenek, en kıymetli sermaye; inovasyon ise sürdürülebilir büyümenin lokomotifidir.

İTİCİ GÜÇ: Türkiye olarak nüfusumuzun ortanca yaşı bugün 34 düzeyinde. Yani pek çok gelişmiş ülkeye kıyasla 10-15 yaş daha genç ve dinamik bir nüfusa sahibiz. Biz, bu demografik avantajı yalnızca bir istatistik olarak değil, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarma hedefimizin en güçlü itici gücü olarak addediyoruz.

ADIMLARIN ODAĞI: Milli Teknoloji Hamlemiz doğrultusunda, daha güçlü ve müreffeh bir Türkiye için attığımız adımların odağına her daim insan kaynağımızı koyuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, son 22 yılda üniversitelerden teknoparklara, Ar-Ge merkezlerinden girişimcilik destek programlarına kadar geniş bir yelpazede insan kaynağımızın niteliğini artırmaya yönelik pek çok adım attık.

BÜYÜK ATILIMLAR: Nitelikli insan kaynağımızı destekleyerek; kendi eğitim uçaklarını, helikopterlerini, deniz platformlarını, kara araçlarını, uydularını geliştirebilen, üretebilen, büyük atılımlara imzasını atan bir ülke konumuna yükseldik. Girişimcilerimizin, mühendislerimizin ve genç zihinlerin hak ettiği değeri bulması ile bugün insansız hava aracı üretiminde dünya birincisiyiz. Yerli ve millî otomobilimiz Togg; elektrikli, bağlantılı ve akıllı araç olarak yollarda.

TEKNOLOJİK DÖNÜŞÜMÜN ÖNCÜSÜ: Artık imkânsız zannedileni Türkiye’nin girişimcileri başarıyor, Türkiye’nin mühendisleri hayalleri gerçeğe dönüştürüyor. Elde ettiğimiz bu tarihi kazanımları devam ettirmek ve gençlerimizin potansiyelini ortaya çıkarmak için hep birlikte gayretlerimizi sürdürüyoruz. Biliyoruz ki; günümüz dünyasında teknolojik dönüşümün öncüsü ve lideri esasen gençlerdir.

TEKNOFEST KUŞAĞI: Her TEKNOFEST’te Gençlerimizin Nuri Demirağların, Vecihi Hürkuşların, Şakir Zümrelerin, Nuri Killigillerin akamete uğramış serüvenlerini tamamlama kararlılığına tekrar tekrar şahit oluyoruz. Ne mutlu ki Millî Teknoloji Hamlesi’ni omuzlayan, bu ülkeyi daha ileriye taşıma derdinde olan azimli, birikimli, çalışkan TEKNOFEST kuşağı var.

DENEYAP ATÖLYELERİ: 81 şehrimizde kurduğumuz Deneyap Teknoloji Atölyelerimizde 35 binden fazla gençlerimizi bilim ve teknoloji dünyasıyla 11 yaşından itibaren buluşturuyoruz. “Sektör Kampüste” programımız ile üniversite öğrencilerine, sektör profesyonelleri tarafından güncel ve sahadan içeriklerle hazırlanarak zenginleştirilmiş dersler alma imkanı sağlıyoruz. Milli Teknoloji Uzmanlık Programlarımızla da teknoloji geliştirme ve katma değerli üretim altyapımızın ihtiyaç duyduğu alanlarda gençlerimizi geleceğin yetkinlikleriyle buluşturuyoruz.

MİLLİ TEKNOLOJİ STAJ PROGRAMI: Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi ile yakın iş birliği içinde yürüttüğümüz Milli Teknoloji Staj Programımızla da gençlerimize sanayi ve teknoloji ekosistemimizin öncü firmalarında staj yapma imkanı tanıyoruz. Ar-Ge teşviklerimizden teknopark uygulamalarımıza, TÜBİTAK desteklerinden KOSGEB programlarına ve girişim sermayesi fonlarına pek çok uygulama ve düzenleme ile gençlerimizin girişimci ruhunu besleyerek, girişimciliği kariyer yolculuğunda bir alternatif haline getiriyoruz.

GELECEĞİN DÜNYASI: Gençlerimizin doğru yetkinliklerle buluşması kadar önem verdiğimiz bir diğer başlık ise kuşkusuz mevcut iş gücümüzü geleceğin dünyasına güçlü şekilde hazırlamak. Özellikle başta yapay zekâ olmak üzere yıkıcı teknolojilerin çok boyutlu etkileri; yetkinlik dönüşümünün bizler için tercihten öte zorunluluk olduğunu gösteriyor.

YENİ İSTİHDAM ALANLARI: Araştırmalar ülkemizde halihazırda 7 milyon kişinin yürüttüğü işlerin 2030 yılına kadar yeni nesil teknolojilerin etkisiyle ya tamamen ortadan kalkabileceği ya da farklı niteliklere sahip rollere dönüşeceğini gösteriyor. Ancak gelişen teknolojilere doğru bir bakış açısıyla yaklaşırsak, bünyesinde 9 milyon kişiyi barındıracak yeni iş modelleri oluşturma imkanına sahibiz. Özellikle teknolojiyle ilgili alanlarda ortaya çıkacak fırsatları da doğru değerlendirdiğimiz takdirde mevcuttan en az 2 milyon ilave istihdam oluşturmamız mümkün.

BÜTÜNCÜL KALKINMA: Sanayimizin dijital dönüşümüne rehberlik eden model fabrikalarımızın sayısını 10’a ulaştırdık. Kocaeli, Denizli, Malatya, Tekirdağ, Sakarya ve Trabzon’da açılışını gerçekleştireceğimiz yeni merkezlerle bu sayıyı 16’e çıkaracağız. Ülke sathına yayılan, bütüncül bir kalkınmayı tüm sektörlerde topyekûn şekilde hayata geçirmeyi sürdüreceğiz.

TECH VİSA PROGRAMI: Tarihimizden aldığımız ilhamla, Türkiye’yi küresel bir çekim merkezi haline getirmeyi sürdürülebilir kalkınmanın temeli addediyoruz. Dünyanın her yerinden parlak zihinlerin, yenilikçi fikirlerini bu topraklarda geliştirerek önemli ve kritik girişimlere dönüştürmesine imkân sağlayacak Türkiye Tech Visa Programı’nı ilan ettik. Programın ilk 5 ayında Dünyanın dört bir yanından 214 teknoloji girişimi Türkiye’ye taşınmak için başvuru yaptı.

LİDER ARAŞTIRMACILAR PROGRAMI: Uluslararası Lider Araştırmacılar Programımız ile; alanlarında dünyanın en iyi merkezlerinde deneyim kazanmış yetkin araştırmacıların ülkemize gelmelerini teşvik ediyor, bilimsel ve teknolojik çalışmaların bu topraklardan yükselmesini sağlıyoruz. Bugüne kadar program kapsamında, 57’si diğer ülke olmak üzere toplam 253 araştırmacıya, çalışmalarını ülkemizde sürdürmeleri için destek sağladık. Bizler, potansiyelini harekete geçirmeyi bekleyen tüm girişimcilerimize fırsat ve imkan kapılarını sonuna kadar açmaya devam edeceğiz.

GENÇLERE TÜBİTAK DAVETİ: TÜBİTAK’ta Türkiye için kritik pek çok projeyi hayata geçiriyoruz. Bugün itibariyle uzay teknolojilerinden savunma sanayine, yapay zekadan raylı sistem teknolojilerine, ülkemizin kritik projelerinde görev almak üzere TÜBİTAK çatısı altında 737 yeni çalışma arkadaşımıza yönelik ilana çıkmış durumdayız. TEKNOFEST kuşağını, Türk Gençliğini TÜBİTAK’ta bizlerle birlikte alın teri, akıl teri dökmeye bu vesileyle davet ediyorum.

GENÇ GAZETECİLER İSTANBUL

Okumaya devam edin

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pakistan’da resmî törenle karşılandı

GENÇ GAZETECİLER PAKİSTAN

Genç Gazeteciler

Haber

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmî temaslarda bulunmak üzere ziyaret ettiği Pakistan’da, Başbakan Şahbaz Şerif tarafından resmî törenle karşılandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Pakistan Başbakanı Şerif’in tören alanındaki yerlerini almasının ardından bando, iki ülkenin millî marşlarını çaldı. Tören kıtasını denetleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, askerleri selamladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Pakistan Başbakanı Şerif, fidan dikiminin ardından Pakistan Hava Kuvvetleri’nin gerçekleştirdiği “Saygı Uçuşu”nu izledi. Ülkelerin heyetlerinin takdiminin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Pakistan Başbakanı Şerif, baş başa ve heyetler arası görüşmeye geçti.

GENÇ GAZETECİLER PAKİSTAN

Okumaya devam edin
Reklamlar
Dünya1 gün önce

Emine Erdoğan, “Halkbank Üreten Kadınlar Yarışması Ödül Töreni”ne katıldı

Dünya2 gün önce

İSTANBUL İNSAN KAYNAKLARI FORUMU

Gündem6 gün önce

“Türkiye ve Pakistan, sarsılmaz kardeşlik hukukuyla birbirine bağlı iki büyük ülkedir”

Dünya6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pakistan’da resmî törenle karşılandı

Dünya6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Pakistan’da

Dünya7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Endonezya Cumhurbaşkanı Subianto ile ortak basın toplantısında konuştu

Dünya7 gün önce

Emine Erdoğan, Endonezya’da Yunus Emre Enstitüsünü ziyaret etti

Dünya7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Endonezya Bogor Cumhurbaşkanlığı Sarayında

Dünya7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Endonezya’da

Dünya1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye-Malezya İş Forumu’nda konuştu

Dünya1 hafta önce

“Malezya ile 10 milyar dolarlık sürdürülebilir ve dengeli bir ticaret hacmini hedefliyoruz”

Dünya1 hafta önce

Emine Erdoğan, Kuala Lumpur Perdana Botanik Bahçesi’ni ziyaret etti

Dünya1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya’da resmî törenle karşılandı

Dünya1 hafta önce

“Türkiye ve Malezya arasındaki iş birliğinin önemli boyutlarını eğitim ve beşerî ilişkiler oluşturuyor”

Dünya1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Malezya’da

Dünya2 hafta önce

“453 bin konut yapacak ve evine girmeyen, iş yerine kavuşmayan tek bir vatandaşımızı dahi bırakmayacağız”

Dünya2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile ortak basın toplantı düzenledi

Dünya2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile görüştü

Dünya2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kadınların haklarını genişleten, fırsat eşitliğini sağlayan birçok adım attık”

Dünya2 hafta önce

“Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun odağına, ‘güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye’ ilkesini yerleştirdik”

Dünya3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk yargısı sadece ve sadece Türk milleti adına karar verir”

Dünya3 hafta önce

“Hayatın her alanında gençlerimize güveniyoruz ve destek oluyoruz”

Dünya4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazı insanların hukuk önünde ayrıcalıklara sahip olduğu günler artık geride kalmıştır”

Dünya4 hafta önce

Slovak Cumhuriyeti Başbakanı Fico Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Dünya1 ay önce

“Coğrafyamızda kardeşliğin, barışın rüzgârı esiyor, refahın egemen olacağı yeni bir dönemin kapıları aralanıyor”

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aile yapımızı korumak, tahkim etmek hepimizin görevidir”

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Başkanı Bahçeli ile bir araya geldi

Dünya1 ay önce

“Devlet anlayışımızın öznesi insandır”

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Enflasyonda düşüş trendi 2025 senesinde daha da hızlanacak”

Dünya2 ay önce

“2024 yılı ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık”

Dünya2 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Darülaceze sakinlerini ziyaret etti

Dünya2 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yeni yıl mesajı

Dünya2 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ekonomiye Değer Katanlar 49. Ödül Töreni’nde konuştu

Dünya5 sene önce

Metin Aslım : İş ve Cemiyet Hayatının Sevilen Siması

Dünya5 sene önce

İyi ki varsın Emel USLU ATİK ;

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Sibel GÖZÜYUKARI

Dünya4 sene önce

Türkiye’nin Genç Patronları ; Ebru ÖZDEMİR

Dünya5 sene önce

İyi ki varsın Demet PEKER;

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Nalan ÖZKAN

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Filiz YILDIRIM

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Filiz AKKAŞ

Dünya6 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Ticarette korumacılığın artması, serbest ticaretin sekteye uğraması endişe vericidir”

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Meliha KARAMAN

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Ali Nihat GÖKYİĞİT

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Ayşegül ABACI

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Buse ALUÇ

Dünya6 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan,“G-20 platformu, küresel meselelerin çözümünde daha etkin ve güçlü bir mecra olmalı”

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Açelya ELMAS

Dünya4 sene önce

Burak Elmas, Galatasaray kulübünün 38. başkanı oldu

Dünya4 sene önce

Sektöre yön verenler, Ahmet ÇALLI

Dünya5 sene önce

İyi ki varsın Gül ALCANSOY;

Dünya4 sene önce

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ETİ Maden Lityum Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde konuştu

Dünya5 sene önce

ASTOP, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş’e “Üstün Hizmet ve Başarı Beratı” verdi.

Dünya4 sene önce

Emel Uslu ATİK’le ZİRVE YOLUNDA

Dünya6 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Semra İĞTAÇ

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Burcu KARADAĞ

Dünya4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ahlat Selçuklu Mezarlığı’nı ziyaret etti

Dünya6 sene önce

“TÜRKİYE VE JAPONYA’NIN DOSTLUĞU; KÖKLÜ, DERİN VE SAMİMİ”

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Canan Alime Kocaman

Dünya5 sene önce

İyi ki varsın Beril ÇAVUŞOĞLU

Dünya6 sene önce

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİNİN DEĞERİ DAHA DA YÜKSELMİŞTİR”

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın ; Mehmet Cengiz

Dünya2 sene önce

“14 Mayıs 2023 tarihinde milletimiz, cumhurbaşkanını ve milletvekillerini seçmek üzere sandık başına gidecektir”

Dünya6 sene önce

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ DOSTLUK VE YAKIN İŞ BİRLİĞİ TAKDİRLE KARŞILANIYOR”

Dünya4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OECD İstanbul Merkezi Açılış Töreni”ne Video Mesaj Gönderdi

Reklamlar
Reklamlar

PATRONLAR

Son Dakika Haber

seers cmp badge