Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin geleceğinde teröre ve terörün karanlık gölgesine yer olmadığını herkesin idrak etmesini bekliyoruz. Siyaset kurumu, meclis, sivil toplum, basın, akademi ve topyekûn millet olarak hep beraber terörün ve şiddetin olmadığı bir Türkiye’yi inşa edelim istiyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi’nde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katılarak bir konuşma yaptı.
Son bir yılda üst üste yaşanan seçimler sebebiyle gerilen siyasi atmosferi dağıtmaya yönelik hüsnüniyetli adımlar attıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Sandığın ufukta görünmediği önümüzdeki 3,5 yıllık süreyi, ülkemiz ve milletimiz açısından bir icraat seferberliğine dönüştürmenin çabasındayız. Bölgemiz son derece sancılı bir dönemden geçerken bir asır önce olduğu gibi haritalar yeniden kanla çizilmek istenirken, İsrail’in Gazze’de yaktığı şimdi de Lübnan’a taşıdığı yangın günbegün sınırlarımıza yaklaşırken iç cephemizi kuvvetlendirmeye çalışıyoruz. Hiçbir ayrım yapmadan 85 milyona ‘gelin bir olalım, iri olalım, diri olalım, gür olalım diyoruz’. Hacı Bektaş Veli’nin ‘Sevgi, saygı üzerine kurulmuştur yapımız, ta ezelden ebede açık durur kapımız.’ sözüne uygun şekilde karşılıklı saygı çerçevesinde müştereklerimizi artıralım, Türkiye ortak paydasında 85 milyon olarak bir araya gelelim, gelebilelim istiyoruz.”
“SİYASETTE YENİ VE TEMİZ BİR SAYFANIN AÇILMASINI TEMENNİ EDİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllardır meşrep, köken ve ideoloji üzerinden milletin arasına nefret tohumları saçanların şaibeli bir kurultay süreci ile de olsa bir köşeye atılmasının Türkiye’nin birlik ve dirliği noktasında değerli bir kazanım olduğunu söyledi.
Yıllar yılı muhalefeti esir alan “çirkin dilin”, sahipleriyle birlikte artık terk edilmesi, siyasette yeni ve temiz bir sayfanın açılmasını temenni ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin siyasi aktörlerinden beklentisi de bu yöndedir. Coğrafyamızın içinde bulunduğu tehlikeli konjonktür siyasetçiler olarak hepimizi daha sorumlu ve ağırbaşlı davranmaya teşvik etmektedir. Eski Türkiye’nin kifayetsiz, muhteris siyasetçilerinin bu iklimi zehirlemesine, baltalamasına müsaade etmemeliyiz. Tekrar altını çizerek söylüyorum; gerilim ve sokak siyaseti sadece buna tevessül edenlere değil tüm ülkeye ve millete kaybettirecektir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, millî iradeyi temsilen siyaset yapan hiç kimsenin Türkiye’nin yükünü daha da ağırlaştırmaya hakkı olamayacağını belirtti.
“TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNDE TERÖRE VE TERÖRÜN KARANLIK GÖLGESİNE YER YOKTUR”
Türkiye’ye kaybettirecek bir denklemin veya şahsi hesabın içine girenleri bu milletin asla affetmeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun için iktidar muhalefet fark etmeksizin hepimizin, ülkeye faydası dokunmayan tartışmalara, çekişmelere, kayıkçı kavgalarına prim vermemesi önemlidir” açıklamasını yaptı.
Doğru bulunmayan hususların eleştirilebileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bize güvenen insanların hak ve hukukunu elbette savunacağız. Partimize ve hükûmetimize yönelik saldırıların elbette cevabını vereceğiz. Ama bunları yaparken dengeyi mutlaka koruyacak, oyuna gelmeyecek, vakarımızı ve soğukkanlılığımızı daima muhafaza edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy’un “yumuşak başlı isek birilerinin zannettiği gibi uysal koyun da değiliz” sözlerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Haksızlık, hukuksuzluk, küstahlık karşısında kesinlikle sessiz kalamayız. Mesela İstiklal Marşı’mızla sorunu olanlara ve demokrasimizin altını oyanlara eyvallah demeyiz. İster baro olsun, ister avukat olsun, ister siyasetçi, ister gazeteci kılıklı terörist seviciler olsun şiddeti övenlere, şiddeti bir hak arama yolu olarak görenlere, yeleğine silahı, terörü alarak siyaset yapmaya kalkanlara müsamaha ile yaklaşamayız. Türkiye’nin geleceğinde teröre ve terörün karanlık gölgesine yer olmadığını herkesin idrak etmesini bekliyoruz. Bu doğrultuda Cumhur İttifakı tarafından açılan tarihî fırsat penceresinin kişisel hesaplara kurban edilmemesini ümit ediyoruz. Siyaset kurumu, Meclis, sivil toplum, basın, akademi ve topyekûn millet olarak hep beraber terörün ve şiddetin olmadığı bir Türkiye’yi inşa edelim istiyoruz.”
“TÜRKİYE’Yİ HELİKOPTER VE UÇAK AMBULANS SİSTEMİYLE İLK KEZ TANIŞTIRAN BİZ OLDUK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, devletin millet için ve millete hizmet için var olduğunu, devletin görevinin güvenlik, adalet, eğitim ve sağlık alanlarında vatandaşlarına imkânlar dahilinde en iyi hizmeti sunmak olduğunu kaydetti.
Söz konusu temel konularda zafiyeti olan bir devletin vazifesini hakkıyla yerine getiremeyeceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002’de ülkeyi yönetme mesuliyetini üstlendiklerinde öncelikli hizmet alanlarını, sağlık, eğitim, adalet ve emniyet olarak belirlediklerini bildirdi.
“Bugüne kadar da bu hassasiyetimizden kesinlikle taviz vermedik” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilhassa sağlık alanında kötü bir Türkiye tablosu devraldıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Hastane bulunsa doktor bulunmuyor, doktor bulunsa ilaç bulunmuyordu. Hadi bir şekilde ilaç buldunuz, bu sefer satın alacak para bulunmuyordu. Yaşı 40’ın üzerinde olan kardeşlerim eski Türkiye’nin sağlık sisteminin nasıl bir sorunlar yumağı olduğunu gayet net hatırlamaktadır. Son 22 yılda bu alanda tam anlamıyla bir devrim gerçekleştirdik. Sağlık sistemini vatandaş odaklı değiştirirken yeni hastaneler, yeni sağlık ocakları inşa ederek, mevcutları ıslah ederek, altyapıyı modernleştirdik. 2002’de hastane yatak sayımız 18 bini nitelikli olmak üzere toplam 164 binken şu an 182 bini nitelikli toplam 270 bin yatağımız var. Hepsi en modern cihazlarla donatılmış otel konforunda odalarda 36 bin 508 yatak kapasitesine sahip 25 şehir hastanesini hizmete açtık. Hastanelerimizi fiziki olarak yenileme yanında en modern aletlerle, cihazlarla, yeterli sayıda personelle teçhiz ettik. Tomografi, MR, diyaliz cihazı, ambulans gibi geniş bir alanda çok önemli başarılara imza attık. Örneğin ambulans sayısı 618’den 5 bin 746’ya, 112 istasyonlarının sayısı ise 481’den 2 bin 990’a ulaştı. Türkiye’yi helikopter ve uçak ambulans sistemiyle ilk kez tanıştıran biz olduk.”
“SAĞLIK ALANINDA HAYATA GEÇİRDİĞİMİZ REFORMLAR DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK DÜZEYDEDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlık çalışanı sayısının 2002’den bu yana 378 binden 1 milyon 462 bine çıktığını, uzman hekim sayısının ise 45 binden 108 bine yükseldiğini bildirdi. Dünyanın en kapsayıcı sosyal güvenlik sisteminin Türkiye’ye kazandırıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, memurun, işçinin, pek çok kurumda çalışanın ayrı hastanesinin olduğu, bunların diğer hastaneye gidemediği parçalı yapının rafa kaldırıldığını kaydetti.
Bütün kamu hastanelerinin aynı çatı altında birleştirilerek sağlık hizmetlerinin erişilebilir hâle getirildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böylece kamu, özel ayırmadan Türkiye’nin sağlık imkânlarının tamamını tüm vatandaşlarımızın istifadesine sunduk” diye konuştu.
Özel sağlık kuruluşlarının kapılarının halka açılmasıyla vatandaşların sağlık hizmetlerine erişiminin daha da kolay hâle geldiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yine bu süreçte özel sağlık kuruluşlarının acil hâller ve özellikli bazı hizmetlerden fark ücreti almadan hizmet vermesini temin ettik” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yoğun bakımdan yanık tedavisine, kanser tedavisinden yeni doğana verilen sağlık hizmetlerine, organ, doku ve kök hücre nakillerinden doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemlere, hemodiyaliz tedavilerinden kalp damar cerrahisi ile ilgili işlemlere kadar pek çok başlıkta ilave ücret ödemeden özel sağlık kuruluşlarından vatandaşların hizmet almasının önünün açıldığını ifade etti.
Yapılan tüm bu işlemlerdeki gayeyi “millete en iyi sağlık hizmetinin sağlanması” olarak niteleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlk defa bizim uygulamaya aldığımız evde sağlık hizmetleriyle bugün 2,6 milyon vatandaşımızın ayağına sağlık hizmeti götürüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlık alanında yapılan daha birçok düzenlemeyle zengin fakir ayrımı yapmadan herkesin birinci sınıf sağlık hizmeti almasının temin edildiğini belirtti.
Kovid-19 salgını döneminde şehir hastanelerinin büyük bir yükü omuzladığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye son asrın en büyük sağlık krizini güçlü sağlık altyapısı sayesinde en rahat atlatan ülkelerden biri olmuştur. Sağlık alanında hayata geçirdiğimiz reformlar dünyaya örnek olacak düzeydedir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de sadece Türk vatandaşlarına değil, dünyanın birçok ülkesinden gelen turiste de sağlık hizmeti verildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023’te yaklaşık 1,6 milyon turistin şifasını Türkiye’de aradığını, sağlığını Türk hekimlerine ve hastanelerine emanet ettiğini belirterek, Türkiye’nin sağlık turizminden 3 milyar doların üzerinde gelir elde ettiğini anlattı.
Nereden bakılırsa bakılsın büyük başarı hikayesi görüldüğünü, bunun da en yakın şahidinin vatandaşların bizatihi kendisi olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Vatandaşa hizmet yarışında esamesi okunmayanların konu iftira atmaya, karalama, çarpıtma, hakaret etmeye gelince ön saflarda yer almalarını aziz milletimizin basiret ve ferasetine havale ediyorum. Bürokratik kariyerinde SSK’yi batırmak dışında hiçbir başarısı olmayan bir çapsızın sosyal medyadan savurduğu hakaretleri ise buradan kendisine aynen iade ediyorum. Bu ülkede sağlık hizmetleriyle ilgili konuşacak en son kişi CHP’nin devrik Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’dur. CHP’nin sadece eski genel başkanı değil, yeni lideri de bu konuda bize laf söyleyemez, hele hele eleştiride bulunamaz. Millet koronavirüs salgınıyla boğuşurken Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesinin bağlantı yollarını dahi yapmaktan aciz olan zihniyete, şayet biraz utanma duyguları varsa, bu süreçte susmak düşer.”
“Son günlerde hepimizi derinden sarsan, üzen, müessir eden, insan olan herkesin vicdanını kanatan bir çete operasyonu gündemde” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, her ne kadar bu çete operasyonu ülke gündemine yeni gelmiş olsa da soruşturmanın başlama tarihinin 1 buçuk sene öncesine uzandığını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şikâyet üzerine Sağlık Bakanlığı ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünün hemen harekete geçtiğini kaydederek, sağlık, emniyet ve yargı birimlerinin yakın iş birliğiyle çetenin teknik ve fiziki takibe alındığını söyledi.
Dosya kapsamındaki 47 şüpheliden 22’sinin cezaevinde olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Soruşturmanın adli boyutunda bunlar yaşanırken Sağlık Bakanlığımız, Tekirdağ’da bir hastaneyi kapatıyor, İstanbul’daki 9 hastanenin de ruhsatı iptal ediliyor. Yani 12 masum sabinin hayatını kaybetmesine yol açan kim varsa, hangi sağlık kuruluşu varsa hepsiyle ilgili adli ve idari işlemler gecikmeksizin yapılıyor. Hâl böyleyken muhalefetin ve muhalif medyanın, Türk ordusuna kimyasal silah kullandığı iftirası atan tabipler odasıyla el ele verip utanmadan bizi, bakanlıklarımızı, sağlık sistemimizi, hatta topyekûn sağlık çalışanlarımızı hedef alması ülkemiz siyaseti ve basını adına büyük bir şuursuzluktur.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Masum bebeklerin cenazesi ve ailelerinin acısı üzerinden siyaset yapmak, vicdan tutulmasından başka bir şey değildir. Bir avuç haysiyetsiz sebebiyle doktoru, hemşiresi, ebesi, hasta bakıcısı, teknikeri, asistanı, hocasıyla yaklaşık 1 buçuk milyon insanımızın çalıştığı sağlık ordumuzu kimse töhmet altında bırakamaz” dedi.
Salgın döneminde sağlık personelinin kendi canlarını riske atma, ailelerinden haftalarca uzakta kalma pahasına nasıl gayret gösterdiklerini muhalefet unutmuş olsa da kendilerinin hiçbir zaman unutmayacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Birkaç çürük elma yüzünden sağlık camiamızın hırpalanmasına da göz yummayız. Ortada para hırsıyla 12 evladımızın canına kasteden insanlık müsveddesi bir çete vardır. Bölücü terör örgütü sempatizanlarının da içinde olduğu bu çete, devletimizin vatandaşlarımıza daha kaliteli ve erişilebilir sağlık hizmeti sunmak amacıyla sağladığı imkânları istismar ederek böyle alçakça bir vahşeti gerçekleştirmiştir. Devletimiz de ilk andan itibaren harekete geçmiş, gereken her türlü adımı atmıştır. Şunu da söylemek isterim ki böyle bir barbarlığı yapanlardan işledikleri suçların hesabı en ağır biçimde hukuk önünde sorulacaktır. Maddi menfaat temin etmek gayesiyle masum bebeklerin hayatıyla oynayan bu canilerin bir daha gün yüzü görmemesi için Cumhurbaşkanı olarak ben de konunun bizzat takipçisi olmaya devam edeceğim. Sağlık ve Adalet Bakanlarımızla yaptığım görüşmede kendilerine gerekli talimatları çok net biçimde verdim.”
“GÖZÜNÜ PARA HIRSI BÜRÜMÜŞ FIRSATÇILARIN SİSTEMİ SABOTE ETMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”
Evlatlarını kaybeden ailelere başsağlığı dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Allah’tan kimseye böyle acılar yaşatmamasını diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Burada şunun da bilinmesinde fayda görüyorum. Son dönemde özel sağlık kuruluşlarımızın ücretlendirme politikalarıyla ilgili vatandaşlarımızdan çok sık şikayetler alıyoruz. Ayrıca artık tamamen eski Türkiye’de kaldığını düşündüğümüz ve sağlık sistemimize zarar veren kimi kötü alışkanlıkların yeniden nüksetmeye başladığına dair hasta yakınlarımızdan serzenişler duyuyoruz. Bunların da üzerine kararlılıkla gideceğimizin bilinmesini istiyorum. Vatandaşlarımız müsterih olsun. Türkiye gerek kapsayıcılık gerekse erişilebilirlik noktasında dünyanın en iyi sağlık sistemlerinden birine sahiptir. Hükûmetimiz, sağlık sistemimizin etkinliğinin artması için de elinden geleni yapmaktadır. Gözünü para hırsı bürümüş fırsatçıların içeriden veya dışarıdan sistemi sabote etmesine izin vermeyeceğiz.”
“BRICS İLE İŞ BİRLİĞİMİZİ SAMİMİ ŞEKİLDE GELİŞTİRMEK İSTİYORUZ”
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in daveti üzerine yarın Tataristan’ın Kazan şehrine gideceklerini ve BRICS Zirvesi kapsamında düzenlenecek Genişletilmiş Liderler Oturumu’na iştirak edeceklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önemli kısmı Türkiye gibi G20 üyesi BRICS ülkeleri, dünya yüz ölçümünün yaklaşık yüzde 30’unu, nüfusunun ise yüzde 45’ini ihtiva ediyor. Ayrıca dünya petrol üretiminin yüzde 40’ı, mal ihracatının yüzde 25’i, küresel ticaretin ise 5’te 2’si bu ülkeler tarafından gerçekleştiriliyor. Sadece bu veriler bile BRICS platformunun önemini ortaya koymaktadır. Türkiye olarak BRICS ile iş birliğimizi samimi bir şekilde geliştirmek istiyoruz. İnşallah Kazan Zirvesi’nin buna vesile olacağına inanıyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 155.000 Konut Anahtar Teslimi ve Kura Çekimi Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Hedefimiz deprem bölgesinde evine girmeyen, iş yerine kavuşmayan tek bir kardeşimizi dahi bırakmamaktır. Kahraman şehrimizin asli hüviyetine sadık kalarak, çok daha modern, çok daha güzel bir Maraş’ı el birliği ile yine biz inşa edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş’ta Merkez Spor Kompleksi yanında düzenlenen “Yeniden Güçlü Anadolu” 155 Bininci Konut Kura Çekimi ve Anahtar Teslim Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Konuşmasına Kahramanmaraşlıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yiğitlik ve asaletin ruh bulduğu bereketli topraklarıyla, medeniyetlere beşiklik eden destanlar şehri Kahramanmaraş’ımızdayız. Siz edelerle beraber olmanın bahtiyarlığını yaşıyorum. Kahramanmaraş’a geldiğimiz andan itibaren bizleri yine samimiyetle bağrınıza bastığınız için her birinize teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
“KARDEŞLİĞİN, DAYANIŞMANIN EN GÜZEL ÖRNEKLERİNİ SERGİLEDİNİZ”
Törenin ardından AK Parti Kahramanmaraş İl Kongresi’ne katılacağını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Kongremizden önce hem sizlere bir teşekkür edelim dedim hem de yapımı tamamlanan deprem konutlarının açılışını yapalım istedik. Coşkunuzdan, heyecanınızdan, sevdanızdan dolayı sizlere şükranlarımı sunuyorum. Aynı şekilde 31 Mart seçimlerinde Cumhur İttifakı’na güvendiğiniz, inandığınız, bize sahip çıktığınız için siz edelere teşekkür ediyorum. 31 Mart’ta Maraşlı kardeşlerim bir kez daha AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın belediyecilik vizyonuyla ‘yola devam’ dedi. İlk günden beri bizi yalnız bırakmayan Kahramanmaraş 31 Mart’ta yine bize olan desteğini esirgemedi. Rabb’im sizlerden razı olsun. Rabb’im Kahramanmaraş’ta aramızdaki dayanışmayı daim eylesin.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Siz bize nasıl destek olduysanız biz de sizin için aşkla çalışmaya devam edeceğiz. Allah’ın izniyle Maraş’a ve Maraşlı kardeşlerimize mahcup olmayacağız. Bu kadim şehir, sadece toprağının bereketiyle değil milletimizin sarsılmaz iradesiyle her dönemde koca bir kale Anadolu’nun sağlam direği oldu. Deprem sonrası karşılaştığı büyük zorluklarda dahi başını yere eğmedi. Edelerimiz ‘Asrın felaketi’ni yaşamalarına rağmen asla vazgeçmedi, asla pes etmedi, umutsuzluğa kapılmadı. El ele vererek hayata yeniden sarıldınız. Kardeşliğin, dayanışmanın en güzel örneklerini sergilediniz.”
“ŞEHRİMİZİ ESKİSİNDEN DAHA GÜZEL, DAHA DAYANIKLI VE MODERN HÂLE GETİRMENİN GAYRETİNDEYİZ”
Türk edebiyatının usta isimlerinden şair ve yazar Erdem Beyazıt’ın Diriliş Saati şiirinden, “Ey her depremden sonra biraz daha doğrulan, herkesin veba girmiş bir şehrin hem halkı hem seyircisi olduğu bir günde ey düştüğü yerden kalkmaya hazırlanan ülke. Her damlası bir zafer müjdecisi, bir posta eri gibi yağmur yüzümüze değince çıkacağız yola” mısrasını okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte Kahramanmaraş, merhum şairimizin dediği gibi 6 Şubat depremlerinden sonra doğruluyor, devletimizin de desteğiyle düştüğü yerden ayağa kalkıyor” dedi.
“Asrın felaketi” olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’deki depremlerinin yaralarını hızla sarmak için gece gündüz demeden çalıştıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dağlar ne kadar yüksek ise yol onun üstünden geçer’ inancıyla şehrimizi eskisinden daha güzel, daha dayanıklı ve modern hâle getirmenin gayretindeyiz. Yıkımın büyüklüğü karşısında asla yılgınlığa kapılmadan asrın inşasını başlattık. O günden bugüne dek bir an olsun elimizi deprem bölgesinden çekmedik” diye konuştu.
“155 BİNİNCİ YUVAMIZIN ANAHTARLARINI TESLİM ETMENİN HEYECANINI VE SEVİNCİNİ YAŞIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremzedeleri bir an önce kalıcı konutlarına kavuşturmak istediklerini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: “Bugün bu büyük seferberlikte yeni bir adım daha atıyoruz. Biliyorsunuz geçtiğimiz ay Hatay’daki törenimizde 130 bininci yuvamızın anahtarını hak sahiplerimize teslim etmiştik. Şimdi de Kahramanmaraş’ımızda 155 bininci yuvamızın anahtarlarını teslim etmenin heyecanını ve sevincini yaşıyoruz. İnşallah birazdan canlı bağlantıyla Hatay’ımızda 5 bin 900, Malatya’mızda 2 bin 313, Adıyaman’ımızda 6 bin 912, Gaziantep’imizde 257, Diyarbakır’ımızda 674, Adana’mızda 668, Şanlıurfa’mızda 2 bin 929, Elazığ’ımızda bin 407 ve Kahramanmaraş’ımızda 3 bin 499 olmak üzere toplamda 24 bin 559 yuvamızı daha hak sahibi kardeşlerimize teslim edeceğiz.”
Bugünkülerle birlikte Kahramanmaraş’ta il ve ilçelerde 22 bin 228 konut ile 5 bin 170 köy evinin kurasını çekmiş olacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2024 sonuna kadar 39 bin 136’sı Maraş’ta olmak üzere 11 ilimizde toplam 201 bin 688 bağımsız bölüm afetzede kardeşlerimize teslim edilecek” dedi.
Gelecek yıl Kahramanmaraş’ta 63 bin 300 konut ve 5 bin 846 iş yeri olmak üzere 68 bin 876 konut ve iş yerinin teslimatının yapılacağını da bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem bölgemizin tamamında ise 452 bin 983 bağımsız bölümü inşa etmiş olacağız. Rabb’im bu hanelerimizi oturacak tüm ailelerimize huzur, güven ve ihsan eylesin diyorum. Bu konutların yapımında emeği, alın teri olan herkese tüm bakanlıklarımıza işçisinden mühendisine, bütün kardeşlerime bilhassa da yüklenici firmalara teşekkür ediyorum” ifadesini kullandı.
“GELDİĞİMİZ HER MAKAMI TÜRKİYE’YE ESER VE PROJE KAZANDIRMAK İÇİN BİR FIRSAT OLARAK GÖRDÜK”
Yaklaşık yarım asırdır siyasetin içerisinde olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Rabb’im bizlere çok farklı görevlerde ülkemize ve milletimize hizmet etmeyi nasip etti. Geldiğimiz her makamı bir zıplama tahtası olarak değil, Türkiye’ye eser ve proje kazandırmak için bir fırsat olarak gördük. Bakın 6 Şubat’ta Türkiye hem kendi tarihinin hem de insanlığın başına gelmiş en büyük doğal afetlerden birini yaşadı. Sadece Maraş’ta 7 bin 492 bina yıkıldı. Enkaz altında kalan 2 bin 788 Maraşlı kardeşimiz depremde vefat etti. Rabb’im hepsine rahmet etsin. Onları cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin. Depremden Maraş, Hatay, Adıyaman başta olmak üzere 11 ilimiz etkilendi. Tam 671 bin 826 konut ya yıkıldı ya da ağır hasar gördü. Dikkatinizi çekerim, bu sadece konut sayısı. İçinde iş yerleri yok. Bu ne demek biliyor musunuz? Değerli kardeşlerim neredeyse 2,5 milyonluk bir nüfusu barındıran tek bir şehrin tamamen yok olması demek.”
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ekonomide yol açtığı tahribatın 104 milyar dolardan fazla olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Toprağa verdiğimiz 53 bin 735 kardeşimizin kalbimizde bıraktığı yaralar belki de hiç iyileşmeyecek, hiç kapanmayacak” diye konuştu.
“Tüm bunlar ortadayken ana muhalefet genel başkanının bize sataşmasına ne demeli?” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Az çok bu işleri bilen herkesin takdir ettiği bir inşa ve ihya seferberliğinde, hükûmetimizi insafsızca eleştirmenin kime ne faydası var? Sayın Özel çıkmış, ‘deprem konutları 10 yılda bitmez’ diyor. Daha bunun gibi nereden tutsan elinde kalacak bir sürü tezviratı, iddiayı ve iftirayı grup kürsüsünden ortalığa boca ediyor. Ben buradan kendisine soruyorum; Sayın Özel, siyaset boş atıp dolu tutmasını beklemek midir? Güneşe, yağmura, fırtınaya aldırmadan afet konutlarını bitirmek için çalışan kurumlarımızın emeğini, gayretini hiçe saymak sana ne kazandıracak? Allah aşkına, 6 Şubat’tan beri deprem turistliği dışında ne yaptınız? Hangi işi bitirdiniz? Taahhüt ettiğiniz hangi projeyi teslim ettiniz, hangi yaraya merhem oldunuz? Bölücü terör örgütüne iltisakı sebebiyle görevden el çektirilen bir şahsın kapısında 24 saat nöbet tutmak dışında hangi icraatınız oldu?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta bugün, millete söz verdikleri üzere 155 bininci konutun kurasını çekip, anahtarını teslim edeceklerine dikkati çekti.
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde vatandaşlara “bedava konut” sözü verdiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Madem bedava konut verebiliyorsunuz belediyeler aracılığıyla yapsanız ya? Elinizi tutan mı var? Halep oradaysa arşın burada, hadi buyurun yapın. Bunlar yapamazlar, bunlar millete hizmet edemezler. Bunlar para balyalarını yığma dışında, taş üstüne taş koyamazlar” dedi.
Muhalefetin iş yapmak, hizmet üretmek gibi bir derdi olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bunların tek bildikleri algı ve reklam yapmak. Bir de fahiş fiyatlarla, şişirilmiş faturalarla konser düzenlemek. Çok açık söylüyorum, iş yolsuzluğa, hırsızlığa, milletin malını yandaşlara yağmalatmaya gelince CHP’den hünerlisini kimse bulamaz. Ama söz konusu hizmet, vatandaşın dertlerine çare üretmek olunca ara ki bulasın. Bunların devrik genel başkanı, ‘hükûmet bu enkazın altında kalır’ diyordu. Kaderin cilvesine bakın ki bu zat, önce seçim sandığının daha sonra da kurultay sandığının altında kaldı. ‘Oğlum’ diye bağrına bastığı kim varsa, ellerine geçen ilk fırsatta bunun böğrüne hançeri sapladı. Bunlardan ülkeye de millete de hayır gelmez.”
CHP ve CHP’li siyasetçilerin ne ülkeyi ne de milleti tanımadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehirlerimizde ne yapıldığından, hangi hizmetlerin olduğundan bile haberdar değiller. Depremden etkilenen il sayısını sorsan, inanın bilmezler. Nurhak’ta ‘yok’ dedikleri hastanenin 56 yataklı olduğunu ve hasta kabul ettiğini bilmezler” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkoğlu ilçesindeki 120 yataklı Acil Durum Hastanesini aralık ayı içinde tamamlayacaklarını, 400 yataklı Acil Durum Hastanesi Projesi kapsamında yapılan Kahramanmaraş Devlet Hastanesini de ocak ayı içinde hizmete açmayı hedeflediklerini söyledi.
Necip Fazıl Şehir Hastanesinin yanında yapımı süren 600 yataklı yeni hastaneyi de 2025’in ikinci yarısında bitireceklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti: “Yeni bir müjdeyi şehir hastanemizde veriyoruz. Kahramanmaraş’ımıza kazandıracağımız bin yataklı, 250 bin metrekare kapalı alana sahip şehir hastanemizin proje çalışmalarını tamamladık, 2025 Ocak ayı itibarıyla yapım ihalesi sürecini başlatacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan CHP Genel Başkanı Sayın Özel’e diyorum ki Ankara’da siyasetçilik oynamak yerine gel, eser ve hizmet siyaseti nasıl yapılırmış Kahramanmaraş’ta gör. Bizi kendinizle de karıştırmayın. Çünkü biz, söz verince unutan değil, gecesini gündüzüne katıp gerçekleştirmeye çalışan bir hükûmetiz. Seçim meydanlarında ne söylediysek hepsinin de arkasındayız. Hedefimiz, deprem bölgesinde evine girmeyen, iş yerine kavuşmayan tek bir kardeşimizi dahi bırakmamaktır” diye ekledi.
Şair ve yazar Erdem Beyazıt’ın sözlerini anımsatarak, yaraları hızlıca sarıp yola yeniden, yepyeni bir heyecanla çıkacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her damlası bir zafer müjdecisi olan yarınları, Maraşlı kardeşlerimizle birlikte yine biz karşılayacağız. Kahraman şehrimizin asli hüviyetine sadık kalarak, çok daha modern, çok daha güzel bir Maraş’ı el birliğiyle yine biz inşa edeceğiz. Gayret bizden tevfik Allah’tandır diyoruz” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 21 aylık sürede afetlere dirençli, çevre dostu, sıfır atıkla uyumlu, akıllı ve modern şehirleri inşa ve ihya ettiklerini dile getirerek şu değerlendirmede bulundu: “Dünya ölçeğinde böylesine büyük ve geniş bir projenin bu kadar kısa sürede hayata geçirilmesi çok nadir rastlanan bir başarıdır. İnanıyorum ki bugün teslim ettiğimiz her yuva, ayağa kaldırdığımız her eser, geçmişe saygımız ile geleceğe olan inancımızın bir ifadesidir. 2025 yılının sonunda, sadece yeni yuvalarımız bitmeyecek aynı zamanda tüm evlerimizin pencereleri de huzura açılacak. Depremzede illerimiz artık afetin değil, huzurun, umudun ve güvenin adresi olacak. Kahramanmaraş gibi eşsiz gayretin, emsalsiz şehirleri, Türkiye Yüzyılı’nın mührünü taşıyacak.”
“KAHRAMANMARAŞ’IMIZA BİR SPOR KOMPLEKSİ İNŞA EDECEĞİZ”
Bir müjde daha vermek istediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gençlik ve Spor Bakanlığı’mız, Çevre Bakanlığı’mız ve Büyükşehir Belediyemizin ortaklığıyla muhteşem bir yatırımı şehrimize kazandırıyoruz. Kahramanmaraş’ımıza 17 bin 500 seyirci kapasiteli stadyumumuzun merkezinde olduğu bir spor kompleksi inşa edeceğiz. TOKİ’mizle, 121 bin 500 metrekarelik arazi üzerindeki projemizde, olimpik yüzme havuzundan kafeteryalara, kamp merkezinden uluslararası spor salonlarına kadar her şey olacak. Spor kompleksimizle şehrimizde hem uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapacağız hem de nice yıldızları yetiştireceğiz. Spor tesisimiz, gençlerimiz başta olmak üzere Maraş halkına şimdiden hayırlı, uğurlu olsun.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem konutlarının yapımında emeği geçen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, TOKİ ve AFAD, hayırseverler, işçiler ve mühendisleri tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından dua edildi. AFAD Başkanı Okay Memiş’in TOKİ ve Emlak Konut yetkililerinin başlattığı kura çekimiyle hak sahipleri belirlendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremden etkilenen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa’daki törenlere canlı bağlantıyla katılarak, bazı hak sahipleriyle sohbet etti. Daha sonra hak sahiplerine konutlarının anahtarları teslim edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde “Kırılma Noktasında Bir Dünya: Krizleri ve Dönüşümü Yönetmek” temasıyla düzenlenen TRT World Forum’a katılarak bir konuşma yaptı.
“BM’nin reforme edilmesi gerekmektedir, dünya 5 daimî üyenin eline bırakılamaz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT World Forum’da yaptığı konuşmada, “Birleşmiş Milletlerin reforme edilmesi gerekmektedir, dünya beş daimî üyenin eline, diline bırakılamaz. Süratle bu değişim gerekiyor; beş daimî üye, 15 geçici üye olmaz. Bu şekilde bu dünya yönetilemez” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Gazze’den Ukrayna’ya, Batı Afrika’dan Güney Asya’ya kadar pek çok coğrafyada süre gelen insani krizler, her seferinde çok daha keskin bir şekilde mevcut dünya düzeninin kırılganlığını gözler önüne sermektedir. Ancak bu krizlerin insanlığın ortak istikbali için daha güçlü bir dayanışma çağrısı olduğu da inkâr edilemez bir gerçektir. Hep söylediğim gibi, her kriz aynı zamanda bir imkandır. Adalete, barışa, huzura, güvenlik ve istikrara açılan bir fırsat penceresidir. Layıkıyla değerlendirebilenler için her kriz, yeni bir dönemin muştusu, yeni bir başlangıcın öncüsü olma potansiyeline ziyadesiyle sahiptir. İnsanlık tarihine baktığımızda bunun sayısız örneği ile karşılaşıyoruz. Milyonlarca insanın hayatını kaybettiği 2. Dünya Savaşı’nın en önemli çıktılarından biri, irili-ufaklı tüm ülkelerin bir araya gelebildiği en geniş zemin olan Birleşmiş Milletler sisteminin tesisi olmuştur. Peki şu anda, bu Birleşmiş Milletlerle devam edebilir miyiz? Hayır… Tamamıyla bu Birleşmiş Milletlerin reforme edilmesi gerekmektedir, dünya 5 daimî üyenin eline, diline bırakılamaz. Süratle bu değişim gerekiyor; beş daimî üye, 15 geçici üye olmaz… Bu şekilde bu dünya yönetilemez” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Umman Sultanı Heysem bin Tarık ile gerçekleştirdikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Bu ziyaret Umman’dan ülkemize devlet başkanı düzeyinde yapılan ilk resmî ziyareti teşkil ediyor. Köklü tarihî ve kardeşlik bağlarına sahip olduğumuz Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Umman Sultanı Heysem bin Tarık bin Teymur Al Said, baş başa ve heyetler arası görüşmeleri ile anlaşmaların imza töreninin ardından, ortak basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.
Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ı Türkiye’de misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretin Umman’dan Türkiye’ye devlet başkanı düzeyinde yapılan ilk resmî ziyaret niteliğinde olduğunu söyledi.
“UMMAN İLE İLİŞKİLERİMİZİ ÇOK DAHA İLERİ NOKTALARA TAŞIMAK İSTİYORUZ”
Gelecek dönemde Umman’a iade-i ziyarette bulunmayı öngördüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Köklü tarihî ve kardeşlik bağlarına sahip olduğumuz Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor. Değerli kardeşimle birlikte münasebetlerimizi her alanda çok daha ileri noktalara taşımak istiyoruz. Geçtiğimiz yıl ülkemizde yaşanan deprem felaketinin ardından sergilediği güçlü dayanışma için kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum. Burada şunu da büyük bir memnuniyetle ifade etmem lazım. Kıymetli dostumun Yemen ihtilafı başta olmak üzere, bölgemizi ilgilendiren birçok meselede elini taşın altına koymak suretiyle barışın tesisi için sarf ettiği çabalar takdire şayandır. Gerek Türkiye-Umman ilişkilerine, gerek bölgemizin barış ve istikrarına katkılarından ötürü Sultan Heysem bin Tarık’a Türkiye Cumhuriyeti Devlet Nişanı’nı biraz önce takdim ettim. Şahsımıza tevcih etmiş oldukları El Said Nişanı için de kendisine şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Rabb’im iki ülke kardeşliğini daim eylesin.”
“UMMAN İLE TİCARET HACMİMİZİ 5 MİLYAR DOLARA ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ”
Görüşmelerinde, çeşitli alanlara yayılan ilişkilerin daha da güçlendirilmesi için atılabilecek adımları değerlendirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu bilgileri paylaştı: “İlişkilerimize kurumsal çerçeve kazandırmak arzusundayız. Bu amaçla yüksek düzeyli stratejik iş birliği mekanizması dahil istifade edebileceğimiz seçenekleri ele aldık. Dış ilişkiler, ekonomi, sanayi, yatırım, sağlık, kültür, tarım ve hayvancılık gibi başlıklarda iş birliğimizi ilerletmeye yönelik 10 belge imzalandı. Ortak bildiri kabul edildi. Ekonomi ve ticari ilişkilerimizi mevcut potansiyelimizi yansıtacak şekilde ilk aşamada 5 milyar dolara çıkartmayı hedefliyoruz. Müteahhitlik firmalarımız, Umman’da bugüne kadar 7 milyar dolar değerindeki projeyi başarıyla tamamladı. Aziz kardeşimle, şirketlerimizin Umman 2040 vizyonuna yapabilecekleri katkılara da değindik. Bu vesileyle Umman heyetinin yarın Türk iş dünyasının temsilcileriyle yapacağı toplantıdan somut neticeler alınmasını temenni ediyorum. BOTAŞ ile Umman’lı muhatabı arasındaki anlaşma uyarınca 2025 yılından itibaren Umman’dan sıvılaştırılmış gaz tedarikine başlanacak olmasıyla enerji alanında iş birliğimizde yeni bir döneme girmiş olacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede savunma sanayi alanındaki iş birliğinin de gündeme geldiğini belirterek, Umman’ın Türk ürünlerini tercih etmesinden iftihar ettiklerini söyledi.
Umman Sultanı Heysem bin Tarık ve heyetiyle bölgedeki gelişmeleri de etraflıca gözden geçirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ummanlı kardeşlerimizin uluslararası ve bölgesel sorunların diyalog yoluyla aşılmasına yönelik çabalara verdiği desteği takdirle karşılıyoruz. Bu konularda Umman ile istişare ve iş birliğine önem veriyor, benzer görüşleri paylaşıyoruz. Bilhassa İsrail’in Filistin’deki katliamlarına ve bölge güvenliğini tehdit eden saldırılarına karşı İslam dünyasının daha somut ve kapsamlı iş birliği yapması gerektiğine vurgu yaptık” diye konuştu.
“GAZZE’DE KALICI ATEŞKES SAĞLANMADIKÇA BÖLGESEL VE KÜRESEL HUZURA ULAŞAMAYACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lübnan’da ateşkesin teminine yönelik müzakerelerin olumlu sonuçlanmasını memnuniyetle karşıladıklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti: “Ülkemizin, Lübnan’da barışın ve istikrarın sağlanmasında her türlü desteği vermeye hazır olduğunu bir kez daha vurguluyorum. Ancak Gazze’de acil, adil ve kalıcı ateşkes sağlanmadıkça bölgesel ve küresel huzura ulaşamayacağımızın da altını çizmek istiyorum. Amerikan Başkanı Biden’ın, Gazze’de ateşkes için yeni bir girişim başlatacaklarını duyurması, çok geç kalmış ama önemli bir adımdır. Bu çatışmaların en başından bu yana kalıcı ateşkes sağlanması için gerek arabuluculuk olsun gerek garantörlük olsun, üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazır olduğumuzu defaatle ifade ettik. Bugün de aynı yerdeyiz. Gazze’de sükunetin ve barışın tesisi için üzerimize düşen ne varsa, elbette yapmaktan çekinmeyiz.”
Umman Sultanı Heysem bin Tarık, herkesin ortak arzusunun bölgede güvenlik ve istikrarın tesisi olduğunu ifade ederek, “Bölgesel iş birliğini güçlendirmek için el ele vererek çalışmalı, bu bağlamda bizler Umman olarak bölgemizi ilgilendiren uluslararası meselelerde Türkiye’nin pozisyonunu ve duruşunu desteklediğimizi ifade etmek isteriz” diye konuştu.
Filistin konusunda da iki devlet temelli çözümün hayat bulması için iş birliğine devam edilmesi gerektiğini dile getiren Umman Sultanı Heysem bin Tarık “Herkes için adalet ve barışın tesisi için bu amaç gerçekleştirilmelidir” ifadesini kullandı.
TÜRKİYE İLE UMMAN ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın huzurunda, iki ülke arasında 10 anlaşma imzalandı. İmza altına alınan anlaşmalar şöyle:
“Ordu Yardımlaşma Kurumu ve Umman Yatırım Otoritesi Arasında Ortak Girişim Kurulması Anlaşması”
“Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ile Umman Sultanlığı Ticaret, Sanayi ve Yatırım Teşvik Bakanlığı Arasında Yatırım İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı”
“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Umman Sultanlığı Hükümeti Arasında Tarım, Hayvancılık, Balıkçılık ve Su Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı”
“Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Umman Sultanlığı Küçük ve Ortak Ölçekli İşletmeleri Geliştirme Otoritesi Arasında Mutabakat Zaptı”
“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Umman Sultanlığı Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp Bilimleri Alanlarında İşbirliği Anlaşması”
“Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile Umman Sultanlığı Merkez Bankası Arasında Mutabakat Zaptı”
“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Umman Sultanlığı Hükümeti Arasında Çalışma ve İstihdam Alanlarında İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptı”
“Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Umman Sultanlığı Kültür, Spor ve Gençlik Bakanlığı Arasında Kültür Alanında Mutabakat Zaptı”
“Diplomasi Akademisi tarafından temsil edilen Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Diplomasi Akademisi tarafından temsil edilen Umman Sultanlığı Dışişleri Bakanlığı Arasında Diplomatik Çalışmalar ve Eğitim Alanında Mutabakat Zaptı”
“Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Umman Sultanlığı Dışişleri Bakanlığı Arasında Siyasi İstişarelere İlişkin Mutabakat Zaptı”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.