Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gambiya Cumhurbaşkanı Barrow ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada, “Türkiye olarak Afrika ile ekonomik ilişkileri her zaman adil, dengeli ve her iki tarafın da yararına olacak bir zeminde geliştirmeye çalışıyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Gambiya Cumhurbaşkanı Adama Barrow, baş başa ve heyetler arası görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenledi.
Konuşmasına, “Afrika’nın gülümseyen sahili olarak bilinen bu güzel ülkeye ilk resmî ziyareti yapan Türk Cumhurbaşkanı olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum” diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevkidaşı ile Türkiye’ye gerçekleştirdiği ziyaret sırasında ilişkileri geliştirme konusunda mutabık kaldıklarını, bu doğrultuda somut adımlar atılmasını kararlaştırdıklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2018 yılı sona ermeden Türk Hava Yolları’nın Banjul seferlerini başlattıklarını ve TİKA’nın Banjul Program Koordinatörlüğü’nün açılışını da aynı yıl içinde gerçekleştirdiklerini hatırlattı.
Yaptıkları görüşmelerde de karşılıklı ilişkiler üzerinde durduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gambiya’nın İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesindeki Rohingyalara ilişkin Bakanlar Komitesi’nin başkanlığını deruhte etmesinden büyük memnuniyet duyuyoruz. Rohingyalı kardeşlerimize uygulanan katliamları İslam İşbirliği Teşkilatı adına Uluslararası Adalet Divanı’na taşımasından dolayı Gambiya’ya teşekkür ediyorum. Biz de Gambiya’ya dava çerçevesinde aktif destek verdik. Divanın 23 Ocak’ta aldığı karar Gambiya’nın sayesinde adalet yolunda atılmış önemli bir adımdır” diye konuştu.
“FETÖ’NÜN EĞİTİM KURUMU KİSVESİ ALTINDA YÜRÜTTÜĞÜ FAALİYETLERİ İLK DURDURAN ÜLKE GAMBİYA”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ’nün eğitim kurumu kisvesi altında yürüttüğü faaliyetleri ilk durduran ülkenin Gambiya olduğuna işaret ederek “Gambiya’nın bu kararlı adımı diğer Afrika ülkelerine de FETÖ ile mücadele noktasında örnek oldu. Biz de Gambiyalı evlatlarımızın herhangi bir mağduriyet yaşamasına müsaade etmedik. Banjul’da Türkiye Maarif Vakfı’na ait okulumuz başarıyla faaliyet gösteriyor. Vakfımızın bugün açılışı yapılacak yeni binalarında daha nitelikli nesiller yetiştirmeyi sürdüreceklerine inanıyorum. Bunun yanında Türkiye burslarıyla son dokuz sene içerisinde 170 Gambiyalı öğrenciye ülkemizde üniversite imkânı sağladık. Mezun öğrencilerimizin kendi ülkelerine doktor, mühendis, siyasetçi, iş adamı olarak hizmet ettiklerini görmek bizim için ayrı bir mutluluk kaynağıdır” değerlendirmesinde bulundu.
Gambiya arasında 2019 yılında ticaret hacminin 55 milyon dolar olduğunu, ikili ticareti daha dengeli bir yapıya kavuşturmak istediklerini söyledi.
İki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin arzu ettikleri seviyede olmadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Gambiya arasında 2019 yılında ticaret hacminin 55 milyon dolar olduğunu, ikili ticareti daha dengeli bir yapıya kavuşturmak istediklerini söyledi.
“YATIRIMCILARIMIZ, AFRİKA’NIN KALKINMASINA, GÜÇLENMESİNE KATKI SAĞLAYAN PROJELERE AĞIRLIK VERİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması’nın 2013 yılında imzalandığını, bu anlaşmanın Türkiye’deki iç onay sürecinin tamamlandığını, Gambiya’daki iç onay sürecinin de kısa sürede tamamlanmasını arzu ettiklerini belirtti. Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması’nın da 26 Şubat 2018’de yürürlüğe girmesinden memnuniyet duyduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye olarak Afrika ile ekonomik ilişkileri her zaman adil, dengeli ve her iki tarafın da yararına olacak bir zeminde geliştirmeye çalıştıklarını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yatırımcılarımız ürün satmanın ötesinde istihdam oluşturan, Afrika’nın kalkınmasına, güçlenmesine katkı sağlayan projelere ağırlık veriyor. Özellikle turizm, tarım, enerji, inşaat, savunma, teknoloji gibi sektörlerde Türk firmaları Gambiya’da örnek gösterilecek yatırımlara imza atacaklardır. Firmalarımızın komşu ülkelerde başarıyla gerçekleştirdiği prestijli projeler Gambiya için en güzel referanstır. Gambiya hükûmetinin yeni Gambiya vizyonunda müteahhitlerimize daha fazla sorumluluk vereceğine inanıyorum” diye konuştu.
Ziyaretin iki ülke arasında yeni iş birliği kapılarının açılmasına vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevkidaşı Barrow’a misafirperverliği için teşekkürlerini iletti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da cevapladı.
“Libya’da akan kanın durması için Berlin’de önemli bir zirve yapıldı ve mutabakata varıldı ancak Hafter güçleri bunun akabinde saldırılarına devam etti. Bundan sonraki süreçte Türkiye nasıl adımlar atacak?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerek Berlin süreci gerekse Moskova’da, her ikisinde de Hafter varılan veya hazırlanan metne imza atmamıştır. Sarraj imzasını atmıştır ama Hafter atmamıştır. Uluslararası toplantılarda eğer taraflar bu tür metinlere imza koymuyorlarsa, burada bir mutabakat sağlanmıştır denilemez” cevabını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Berlin sürecinin geniş katılımlı bir süreç olmasına rağmen, Hafter’in oteldeki odasından burayı takip ettiğine dikkati çekerek şunları kaydetti: “Tabii bu 55 maddelik metin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne de gidecek. Ancak burada bir nokta çok önemli, o da şu, Hafter bütün bu süreçte sürekli kaçmıştır ve en son bu süreçten sonra da kendi sözcüsünün şu açıklaması çok manidardır, ‘Libya’daki süreç namlunun ucundadır.’ Bu şunu gösteriyor, Hafter’in ateşkes diye bir derdi yok, barış diye bir derdi yok. Temenni ederiz ki Berlin’e gelenler de bu ifadeleri duymuştur ve buna göre de tavırlarını belirlerler.”
“Bu ziyaret vesilesiyle Türkiye ile Gambiya arasındaki ilişkiler nasıl derinleşip kuvvetlenebilir? Özellikle Gambiya’nın ulusal kalkınma planı hedefleri doğrultusunda Türkiye ile kurulacak ilişkilerin önemi ve Gambiya’ya katkısı ne olabilir? Ekonominin güçlendirilmesi noktasında Türkiye’nin nasıl bir faydası olabilir?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyarette bu konuların etraflıca ele alındığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Gambiya’nın siyasi, askerî, ekonomik ve savunma sanayisi alanlarında iş birliği yapmasının mümkün olduğuna işaret ederek “Bu sürecin içerisinde bakanlarımızın birbirleriyle irtibatları çok büyük önem arz ediyor. Gerek altyapı gerek üstyapı bütün bu konularda biz her türlü iş birliğine varız. Eğitim öğretim konularında aynı şekilde her türlü iş birliğine varız. Bunu Sayın Başkanla etraflıca konuştuk, daha sonra da heyetler arası toplantıda bunları değerlendirdik” dedi.
“TEMENNİMİZ LİBYA’NIN BARIŞA KAVUŞMASI”
“Türkiye Libya’ya asker gönderdi. Burada farklı ülkelerden gelen askerlerin de olduğu söyleniyor. Oradaki güvenlik ve emniyet çalışmalarına dönük Türkiye’nin atacağı adımlar nelerdir? Buradaki askerlerin güvenliğini sağlama noktasında konuşlandırma yapılmadan önce ne gibi tedbirler alındı?” sorusuna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bir defa şunu birbirinden ayırt etmemiz lazım, bir, Sarraj Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin tanıdığı bir liderdir. Hafter ise darbecidir. İki; Türkiye olarak bizim TBMM kararıyla oraya eğitici olarak gönderdiğimiz askerlerimiz vardır. Hafter’in yanındakiler ise başta Hafter’in kendisi olmak üzere lejyonerdir ve desteklendiği yer de birinci derecede Abu Dabi yönetimidir. Para oradan verilmektedir. Ve şu anda Hafter lejyonerleriyle beraber Sudan’dan da 5 bini aşkın asker karacı olarak buraya gelmiştir. Böyle bir tablo ne yazık ki Libya’da yaşanmaktadır. Temennimiz odur ki bir an önce Libya barışa kavuşur.”
Gambiya Cumhurbaşkanı Barrow ise basın toplantısında yaptığı konuşmada, yıllar içerisinde Türkiye’den önemli destek ve iş birliği yakınlığı gördüklerini belirterek, ekonominin çeşitli alanlarında Türkiye ile kuvvetli ilişkiler tesis edildiğini söyledi.
GAMBİYA CUMHURBAŞKANI BARROW: “EKONOMİK ALANDAKİ İŞ BİRLİĞİMİZİ GELİŞTİRMEYE GÖNÜLLÜYÜZ”
Gambiya Cumhurbaşkanı Barrow, iş birliğinin daha da güçlendirilmesi açısından Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın (TİKA) Gambiya’da yerel temsilcilik ofisinin açılmış olmasının ülkesini memnun ettiğini vurguladı. Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantılarının düzenlenmesinin iki ülke özel sektör yatırımcıları açısından ilişkilerin derinleştiğinin önemli göstergesi olduğunun altını çizen Gambiya Cumhurbaşkanı Barrow, şunları kaydetti: “İki ülke arasında iş dünyası sınırlarının genişletilmesi noktasında ve bu iş birliği çerçevesinde ortaklıklarımızın bir meyvesi olarak Banjul-İstanbul arasında Türk Hava Yolları’nın (THY) işlettiği direkt uçuşların başlamış olması da bizi memnun ediyor. Yabancı doğrudan yatırımlar aracılığıyla ekonomik alandaki iş birliğimizi Türkiye ile her alanda geliştirmeye gönüllü olduğumuzu ifade etmek isterim. Gambiya ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin mükemmelliğe ulaşmış seviyesinin en önemli göstergelerinden bir tanesi de halklar arasındaki temasın gelişiyor ve derinleşiyor olmasıdır.”
Ortak basın toplantısı öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Gambiya Cumhurbaşkanı Barrow huzurunda iki ülke arasında anlaşmalar imzalandı.
Bu doğrultuda iki ülke hükûmetleri arasındaki Gençlik ve Spor Alanında İş Birliği Anlaşması Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Gambiya Dışişleri, Uluslararası İş Birliği ve Yurt Dışında Yaşayan Gambiyalılar Bakanı Mamadou Tangara tarafından imzalandı.
Devlet Arşivleri Başkanlığı ile Gambiya Ulusal Arşiv Hizmetleri Arasında İş Birliği Protokolü ise Devlet Arşivleri Başkanı Uğur Ünal ve Gambiya Personel Yönetim Ofisi Müsteşarı Lamin Jawara tarafından imza altına alındı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ortak basın toplantısının ardından eşi Emine Erdoğan ile birlikte Gambiya Cumhurbaşkanı Barrow tarafından onurlarına verilen yemeğe katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Şunu herkes bilsin ki biz sonuna kadar Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. İnsani yardımlarımızla yanlarında olacağız, diplomatik temaslarımızla yanlarında olacağız, barışçı ve adaleti savunan ilkeli politikalarımızla yanlarında olacağız. Türkiye olarak kardeş Filistin halkına gereken her türlü desteği vereceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Programa katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizlerin vasıtasıyla yurt dışındaki kardeşlerimize, gönül ve kültür coğrafyamızdaki dostlarımıza, refiklerimize ilim ve muhabbet ellerine selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Nihayete ermesinin verdiği hüzünle buruk bir kalple uğurlamaya hazırlandığımız Ramazan-ı Şerif’inizi tebrik ediyor, Ramazan Bayramı’nızın şimdiden mübarek olmasını diliyorum” diyerek, bu gecenin aynı zamanda Kadir Gecesi olduğunu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam âleminin müstesna ve muazzez bir geceyi idrak ettiğini belirterek, “Kur’an-ı Kerim’in nazil olduğu, tan yerinin ağarıncaya kadar esenlikle dolduğu bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi’nin milletimiz, âlemi İslam ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu mübarek gecenin başta Gazze ve Filistin olmak üzere Suriye’de, Lübnan’da, Yemen’de, Somali’de ve daha pek çok yerde zulme, zalime ve soykırıma karşı kahramanca direnen tüm mazlumların kurtuluşuna, bunun yanında daha fazla kardeşliğe, daha fazla dayanışmaya, Müslümanlar arasında daha fazla vahdete vesile olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 Ocak’ta varılan ateşkes mutabakatını bozan siyonist hükûmetin son günlerde Gazze’ye yönelik hava saldırılarını artırdığını, savaşta bile dokunulmaması gereken hastanelerin, sağlık tesislerinin, sağlık çalışanlarının İsrail tarafından bilerek hedef alındığını belirtti.
“FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZİN YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Neredeyse yüzde 80’i yıkık hâlde olan Gazze’nin ayakta kalan son binalarının da ağır bombardıman altında yok edildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Batılı güçlerin sessizliği karşısında şımardıkça şımaran, her gün daha da haydutlaşan İsrail yönetimi soykırım politikasına Ramazanda da devam ediyor. İsrail’in insanlık dışı son saldırılarında maalesef çoğu çocuk ve kadın 700’ün üzerinde Filistinli kardeşimiz şehit oldu, yüzlerce masum yaralandı. Tüm şehitlere yüce Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Sizlerden Kadir Gecesi’nde edeceğiniz dualarda Gazzeli kardeşlerimizi unutmamanızı istirham ediyorum. Rabbim bu geceyi hakkıyla ihya etmeyi hepinize, hepimize nasip eylesin diyorum. Şunu herkes bilsin ki biz sonuna kadar Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. İnsani yardımlarımızla yanlarında olacağız, diplomatik temaslarımızla yanlarında olacağız, barışçı ve adaleti savunan ilkeli politikalarımızla yanlarında olacağız. Türkiye olarak kardeş Filistin halkına gereken her türlü desteği vereceğiz. Gazze’de zulmün ve soykırımın bir an önce son bulması için ne yapılması gerekiyorsa onu yapmayı kararlılıkla sürdüreceğiz.”
Soykırımın başladığı ilk günden itibaren tüm imkânlarıyla Filistin halkının sesi olmaya gayret eden TRT’nin gerek ulusal gerekse uluslararası haber mecralarındaki yayınlarının kahir ekseriyetini Gazze’ye ayırdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Ekim 2023 itibarıyla Gazze’den dünyaya bir iletişim koridoru açarak, gelişmeleri anbean aktardığını, meydana gelen tüm ihlalleri, yaşanan her acıyı kayda geçirdiğini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT’nin sadece haber yayınlarıyla değil, soykırımı anlatan yapımlarıyla da adalet mücadelesine katkı sunduğunu, sunmaya da devam ettiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecekte adaletin tesis edilmesine önemli katkılar yapacak yayın ve yapımlara imza atan TRT mensuplarını tebrik etti.
Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması’nın düzenlenmesinde emeği geçen Diyanet İşleri Başkanlığına ve TRT ailesine teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 Şubat’ta başlayan yarışmada dereceye giren hafızları, gençleri ayrı ayrı tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları kaydetti: “İlki 2017 yılında düzenlenen ve artık bir ekran klasiğine dönüşen bu güzide yarışma hem ülkemizde hem de yurt dışında büyük bir ilgi ve teveccühle takip ediliyor. Kur’an bülbülleri tilavetleriyle kalplerimizi mesut ve mesrur ederken, bizler de huşu içinde Kelamullah’ın feyiz ve bereketinden istifade ediyoruz. Âlemlere rahmet beşeriyete hidayet olarak gönderilen fahri kâinat Efendimiz bir hadis-i şerifinde şöyle emretmektedir; her zaman Kur’an okuyan kimseye şöyle denecektir, ‘Oku ve yüksel. Okuduğun nispette, cennet basamaklarından yukarı çık. Dünyada ağır ağır okuduğun gibi şimdi de ağır ağır oku. Şüphesiz senin cennette yerleşeceğin yer okuduğun ayetin son noktasıdır. Ne kadar okursan o kadar yükselirsin.’ Rabbim bu ahengi, bu yükselişi, bu mertebeyi inşallah hepimize nasip eylesin. Mevlam bir an olsun ayrılmamaya, daima sırat-ı müstakim üzere olmaya bizleri müyesser kılsın.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemde Türkiye’nin içinde bulunduğu bölge başta olmak üzere, dünyanın farklı noktalarında yaşanan hadiselerin etkilerinin giderek daha fazla hissedildiğine dikkati çekti.
Dünya Savaşı sonrası kurulan küresel sistem yeniden inşa edilirken, şiddet ve rekabetin dozunun da günden güne arttığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsanlığın ortak değerleri, ortak birikimi günbegün tefessüh ediyor. Barışı, huzuru ve güvenliği tesis etmek üzere ihdas edilen uluslararası kurum ve kuruluşlar görevlerini yerine getiremediği gibi karşı karşıya olduğumuz insani trajedilerin daha da derinleşmesine sebebiyet veriyor. Filistin’de 1,5 yıldır devam eden işgal ve soykırımın önüne bir türlü geçilemedi. Afrika’nın farklı ülkelerindeki açlık, susuzluk, yoksulluk onlarca yıldır devam ediyor” diye konuştu.
Bugün 60’dan fazla ülkede 280 milyonu aşkın insanın akut gıda kriziyle karşı karşıya olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Açlığı en ileri ve ölümcül düzeyde yaşayan dünya genelinde 36 milyonun üzerinde insan var. Sistematik baskılara, asimilasyon politikalarına maruz bırakılan, hakları çiğnenen, çok zor şartlar altında yaşayan milyonlarca kardeşimiz var. Coğrafyamızda nereye baksak istikrarsızlık, çatışma, kaos, kardeş kavgası görüyoruz. Çözülmediği için derinleşen krizler görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“BİR DUVARIN TUĞLALARI GİBİ KENETLENEMİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Burada şu hususu açık yüreklilikle ifade etmek arzusundayım. Bu olumsuz tablonun ortaya çıkmasında küresel sistemin efendileri kadar, İslam dünyasındaki ataletin ve dağınıklığın da payı var. Kendi iç meselelerimizle uğraşmaktan, maalesef dış dünyaya, dışarıdaki fırsatlara yeterince odaklanamıyoruz. Kimi zaman mezhep, kimi zaman köken, kimi zaman kabile taassubu, Müslümanların enerjilerini tüketiyor, içten içe adeta çökertiyor.
Dünyanın en genç nüfus yapısına sahip olmamıza rağmen, geleceğimiz olan evlatlarımızı kardeş kavgasına kurban veriyoruz. Emperyalistlerin bir asır önce ördüğü ve yıllardır sürekli büyüttüğü fitne ve nifak duvarlarını, üzülerek söylüyorum, bir türlü yıkamıyoruz. 14 asırdır her gün beş defa aynı kıbleye döndüğümüz hâlde inancımızın bize emrettiği şekilde ‘bir duvarın tuğlaları’ gibi kenetlenemiyoruz. İslam’ın evrensel kardeşlik mesajlarına teslim olamadığımız, bunları hayatımıza tatbik edemediğimiz, kaderimizin de kaderimizin yanında müşterek olduğunun şuuruna layıkıyla varamadığımız için ne yazık ki emperyalist güçlerin operasyonlarına açık hâle geliyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gelinen noktada şu gerçeği kabul etmemiz şarttır, bizi içeriden zayıflatan bu kötü gidişe artık bir ‘dur’ demek zorundayız. Türk, Kürt, Arap, Farisi, Asyalı, Afrikalı, siyah, beyaz demeden, İslam âlemi olarak hep beraber vahdeti kuşanmak, kardeşliğimize sımsıkı sarılmak mecburiyetindeyiz” değerlendirmesinde bulundu.
Yaraların sarılması, yeryüzünde huzur ve adaletin tesis edilmesi, gariplerin, mazlumların, güçsüzlerin çektiği sıkıntılara bir son verilmesi isteniyorsa, birlik ve beraberliğin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun için Peygamberimizin bize en büyük mirası olan Kur’an ve sünnetin ışığında yeni bir sayfa açmamız, aramızdaki anlaşmazlıkları bir an önce çözüme ulaştırmamız icap ediyor” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bakın şunu da tüm samimiyetimle söylüyorum, yakın bir tarihe kadar dünyaya nizam veren, geçmişimize baksak İslam’ın nuruyla yeryüzünü aydınlatan, üç kıta, yedi iklimde adaleti, şefkat ve merhameti hâkim kılan ecdadın izinden gitsek, inanın bu bile bizim için çok önemli bir başlangıç olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Kur’an yolunu takip eden, sünnet ve sireti zırh gibi giyinen siz kıymetli gençlerimize birlikte gelecek nesillerin daha adil bir dünyayı mümkün kılacağına yürekten inanıyorum. Tıpkı sizler gibi medeniyet coğrafyamızdaki milyonlarca gencin inşallah içinde bulunduğumuz bu asırda, Türkiye Yüzyılı’nda iyilik ve adaleti yeniden ihya edeceğinden hiç şüphe duymuyorum. Üstat Necip Fazıl’ın mısralarındaki şu müjdeyi bir kez daha burada sizlere hatırlatmak istiyorum, ‘Mehmedim, sevinin başlar yüksekte. Ölsek de sevinin, eve dönsek de. Sanma bu tekerlek kalır tümsekte, yarın elbet bizim, elbet bizimdir. Gün doğmuş, gün batmış ebed bizimdir.’ Allah’ın izniyle şer şebekeleri ne yaparsa yapsın, istikbal bizimdir. İstikbal, Kur’an ve sünnetin çizdiği rotadan sapmadan gidenlerindir. İstikbal, İslam’ın cihanşümul kardeşlik mesajlarına özellikle kulak verenindir. İstikbal, bedel ödeme pahasına doğruluktan, dürüstlükten, hakkaniyetten ayrılmayanların, yarınlara dair umutlarını asla kaybetmeyenlerindir. İstikbal, inançla, sabırla, sarsılmaz bir imanla hak davalarına sahip çıkanlarındır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması’nda ödüle layık görülenleri tebrik ederek, jüri üyeleri ve seçici kurula emekleri için teşekkürlerini iletti.
Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması finalinde ödüle layık görülenlere hediyelerini takdim etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra ödül alanlar ve jüriyle beraber hatıra fotoğrafı çektirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çiftçiler ile İftar” programında yaptığı konuşmada, “2025 yılında, bütçeden ve uluslararası kurum-kuruluşlardan kredi ve eş finansman desteği ile 18,5 milyar liralık kırsal kalkınma desteği vereceğiz. Böylece kırsala yaklaşık 25 milyarlık yatırım ve 10 bin kişiye istihdam sağlamış olacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu’nda düzenlenen “Çiftçiler ile İftar” programına katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıların gelecek hafta idrak edilecek Kadir Gecesi ile 30 Mart’ta vasıl olunacak Ramazan Bayramı’nı tebrik etti.
Mübarek ayda tutulan oruçların, yapılan ibadetlerin, edilen duaların, Türk milletinin yanı sıra Gazzeli, Suriyeli ve Yemenli mazlumlar başta olmak üzere tüm Müslümanların birliğine, beraberliğine, zulümden kurtuluşuna vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerini bir araya getiren Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve ekibine teşekkür etti.
“ÇİFTÇİLERİMİZİN FEDAKÂRLIĞINI HİÇBİR ZAMAN UNUTMAYACAĞIZ”
Vatan topraklarının her karışını alın teriyle işleyen tüm çiftçilere sevgi ve saygılarını gönderen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Ülkemizin kalkınmasındaki ana aktörlerden olan sizlerden Allah razı olsun diyor, Rabb’im milletimize yokluğunuzu hissettirmesin diyorum. Burada öncelikle şu noktayı ifade etmek isterim; çiftçi kardeşlerimize sadece ülkemiz tarımına katkılarından ötürü değil, en sancılı dönemlerde demokrasimize verdikleri destek için de minnettarız. 15 Temmuz darbe girişiminde millî iradeyi ve ülkemizi korumak için en ön safta yer almanızı unutamayız. Darbecileri engellemek için mahsulünü ateşe verecek kadar vatanlarına sevdalı çiftçilerimizin fedakârlığını hiçbir zaman unutmayacağız. O karanlık gecede, darbecilere meydanları dar eden tüm kahramanlara ülkem ve milletim adına bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum. 15 Temmuz gibi nice badirelerin üstesinden sizlerle birlikte geldik. Sadece demokrasi de değil tarımda, hayvancılıkta, ihracatta ülkemizi takdirle takip edilen seviyeye birlikte getirdik. İnşallah Türkiye Yüzyılı’nı da sizlerle omuz omuza inşa edeceğiz.”
“ÇİFTÇİ KARDEŞLERİMİZE HAK ETTİĞİ DEĞERİ VERMENİN ÇABASINDAYIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, göreve geldikleri günden itibaren tüm vatandaşların saadeti, refahı ve kardeşliği için geceli gündüzlü koşturduklarını dile getirdi.
“Önümüze çıkan engellere takılmadan, şahsımızı ve hükûmetimizi hedef alan saldırılara teslim olmadan, Türkiye’nin iyiliğini istemeyen alçakların sabotajlarına prim vermeden 85 milyonun huzuru ve esenliği için gayret gösteriyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Hem tarıma hem de yaz kış demeden üretim yapan çiftçi kardeşlerimize hak ettiği değeri vermenin çabasındayız. Gayretlerimizin, emeklerimizin olumlu neticelerini hamdolsun çok geniş bir yelpazede bizzat görmeye başladık. Bitkisel üretimden hayvancılığa, balıkçılıktan kırsal kalkınma yatırımlarına, tarımın her alanında ülkemizin gerçek potansiyeli ortaya çıkıyor. Burada elbette uzun uzadıya anlatacak değilim. Sektörün içinde olanlar zaten neyin ne olduğunu gayet iyi biliyor. Sadece birkaç önemli rakamı paylaşmak arzusundayım. Özellikle ellerine geçirdikleri her fırsatı Türk tarımını ve onun arkasındaki milyonlarca kahramanı kötülemek için kullananların burayı çok dikkatli dinlemesini tavsiye ediyorum.”
“SEBZE VE MEYVE ÜRETİMİNDE DÜNYADA DÖRDÜNCÜYÜZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, verimli ve kaliteli üretimin artması için son 22 yılda reel rakamlarla 2 trilyon 70 milyar lira tarım desteği verdiklerini, 2025 yılında şu ana kadar 24 milyar lira ödeme yaptıklarını vurguladı.
Yılsonunda bu rakamın 135 milyar lirayı bulacağına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Yine burada, birilerinin ‘Türkiye’de tarım bitti’ dediği rakamları söylüyorum. Ülkemizde 206 çeşit tarım mahsulü üretiliyor. Bunların birçoğunda hamdolsun kendimize yeter durumdayız. Sebze ve meyve üretiminde dünyada 4’üncüyüz. Bitkisel üretimde 11’inciyiz. 21 üründe dünyada ilk 3’teyiz. Çiğ süt üretiminde dünyada 9’uncu, Avrupa’da 3’üncü sıradayız. Sığır eti üretiminde dünyada 7’nci, Avrupa’da 1’inci konumdayız. Tavuk eti üretiminde dünyada 9’uncu, Avrupa’da ise 2’nciyiz. Yumurta üretiminde dünyada 10’uncu, Avrupa’da 2’nci. Bal üretiminde dünyada 2’nci, Avrupa’da ilk sırada bulunuyoruz. Su ürünleri yetiştiriciliğinde dünyada 16’ncı, Avrupa’da 2’nci sıradayız.”
“TARIMSAL HASILAYI ÜÇ KATINA ÇIKARDIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üretimdeki tüm başarılarla birlikte tarım orman sektörünün geçen yıl Türkiye ortalamasının da üzerinde büyüme gerçekleştirdiğini bildirdi.
2002 yılında 25 milyar dolar olan tarımsal hasılayı üç katına çıkartarak 2024 yılında 74 milyar dolara yükselttiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu bilgileri verdi: “Şuraya da özellikle dikkatinizi çekiyorum; ‘Tarım bitti’ iftirası atılan Türkiye bugün, tarımsal hasılada Avrupa’da lider, dünyada ise 8’inci sıradadır. Aynı dönemde ihracatımızı 3,8 milyar dolardan aldık geçen sene 32,6 milyar dolara ulaştırdık. Yani 2002’de ülke olarak neredeyse bir yılda yaptığımız ihracatı bugün sadece tarımda gerçekleştiriyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, tarımda son 22 yılda 110 milyar dolarlık dış ticaret fazlası verdiklerini belirterek, 186 ülkeye 2 bin 250 çeşit tarımsal ürünün ihraç edildiğini söyledi.
Türkiye’nin ihracatta 13 üründe dünyada ilk 3 ülke arasında yer aldığını, ayrıca 104 ülkeye tohum ihracatı gerçekleştirildiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu listeyi daha da uzatmanın mümkün olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, idrakleri kapanmamış olanlar için bu rakamların ziyadesiyle kâfi olduğuna vurgu yaparak, “İktidarla muhalefeti karıştıranlara ne desek boş. Onlar bir yalan bulup, değilse uydurup hükûmetimizi ve tarım sektörünü karalamaya devam ederler. Güneş balçıkla sıvanmaz. Yalan ne kadar büyük olursa olsun hakikat güneşini kapatamaz. Muhalefetin çarpıtmalardan medet umarak perdelemeye çalıştığı tarım sektörümüzün gerçekleri bunlardır. Bütün bu başarıda emeği olan, alın teri döken siz çiftçi kardeşlerimi bugün bir kez daha yürekten tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.
“GIDA DENETİMLERİ YANINDA FAHİŞ FİYATLA MÜCADELEMİZ DE HIZ KESMEDEN SÜRÜYOR”
Amaçlarının, vatandaşın kaliteli, sağlıklı ürüne ulaşması olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “İnsanımızın ücretini ödediği üründe hile, hurda, aldatmaca olmamasıdır. Bakanlığımız sizlerin alın terinizle ürettiğiniz ürünleri vatandaşlara sahtecilikle, taklitle sunanlara karşı bir denetim seferberliği başlattı. Denetimler sonucunda taklit, tağşiş yapılan sağlıksız ürünler artık anlık olarak yayınlanıyor. Sağlıklı ve güvenilir gıda denetimleri yanında fahiş fiyatla mücadelemiz de hız kesmeden sürüyor. Açgözlüler özellikle mübarek ramazan ayını fırsata çevirmek için eskiden beri malumunuz her yola başvurmaktadır. Bu ramazan öncesinde fırsatçılara meydanın boş olmadığını göstermek adına bir dizi tedbir aldık. Devlet olarak adeta dört koldan çok yoğun bir mücadele içine girdik. Ticaret Bakanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve Rekabet Kurulumuz fahiş fiyat artışı yapanlarla ilgili incelemeler başlattı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca ürün arzına dönük önlemleri de aldıklarına işaret ederek, bu mübarek günlerde temel gıda ürünlerinde arz sıkıntısının yaşanmadığını dile getirdi.
Birçok işletmenin, indirim kampanyalarıyla hem enflasyonla mücadeleye destek verdiğine hem de ramazan ayında vatandaşın daha uygun maliyetle ürünlere ulaşmasına destek olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah ramazan ayından sonra da bu mücadelemiz sürecek. Vatandaşın helal lokmasına göz dikenlerin heveslerini Allah’ın izniyle kursaklarında bırakmaya devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 85 milyon vatandaşın, 62 milyon turistin gıda ihtiyacı sorunsuz karşılanıyorsa, bunda en büyük emeğin çiftçilerin olduğunu vurguladı.
Tarımda plansız üretimden kaynaklı sorunların giderilmesi için devrim niteliğindeki düzenlemeyi geçen yıl uygulamaya koyduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Sektörün yıllardır beklediği tarımsal üretim planlamasına başladık. Artık hangi ürünün nerede, ne kadar ekileceğini planlıyoruz. Düzenleme ile ‘bu ürün para etmedi, elde kaldı’ gibi şikâyetlerin de inşallah önüne geçeceğiz. Üretim planlamasıyla uyumlu olarak yeni destekleme modelimizi de kamuoyumuzla paylaştık. Artık çiftçilerimiz hangi ürüne ne kadar destek alacağını önceden biliyor ve ürün ekim planını buna göre yapıyor. Hayvancılıkta da planlama bölgeleri oluşturduk. Buralarda üretim yapacaklara ilave teşvik ve desteklerimizi açıkladık. Üretim planlamasının olumlu sonuçlarını önümüzdeki 3 yıl içinde daha net göreceğiz. Diğer yandan tarım yapılan tüm alanları kayıt altına alarak destekten faydalanan çiftçi sayımızı artırıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bütün tarım politikalarının merkezine, üretimin en temel faktörü suyu aldıklarını belirtti.
Son 22 yılda tam 3 trilyon 350 milyar lira maliyetli 11 bine yakın su ve sulama tesisini hizmete aldıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu yıl içinde de 132 milyar lira yatırımla 321 tesisi daha sizlerin hizmetine sunacağız. Şurası bir gerçek ki sadece devletimizin yatırımları ve sizlerin emeğiyle üretimde istenen sonuçların alınması mümkün değil. Her geçen yıl iklim değişikliğinin sebep olduğu sıkıntılara daha fazla maruz kalıyoruz. Maalesef bu yıl da benzer bir durumla karşılaştık. Bu tür durumlar için tarım sigortasının ehemmiyetini tekrar hatırlatıyor, sigorta yaptırmayan çiftçi kardeşlerimizi sigorta yapmaya davet ediyorum. Prim ödemelerinin 3’te 2’sine kadarını devlet olarak karşıladığımız TARSİM’in kapsamını her geçen yıl genişletiyor, yeniliklerle çiftçimizin ürünlerini koruma altına almasına destek sağlıyoruz.”
Kırsalda hayat standardının yükseltilmesi, kadın ve genç nüfusun üretime teşvik edilmesine yönelik çalışmalarının sürdüğünü, uyguladıkları kırsal kalkınma programlarında yüzde 50 ile yüzde 100 arası hibe desteklerinin bulunduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Şu müjdelerimizi de paylaşmak istiyorum; 2025 yılında bütçeden ve uluslararası kurum, kuruluşlardan kredi ve eş finansman desteğiyle 18,5 milyar liralık kırsal kalkınma desteği vereceğiz. Böylece kırsala yaklaşık 25 milyarlık yatırım ve 10 bin kişiye istihdam sağlamış olacağız. Ayrıca uluslararası finans kuruluşlarından sağlanan yeni kaynakları taşkın koruma projelerinden kuraklık önleme sistemlerine, kırsal kalkınmadan ormancılığa kadar sektörümüzün gelişimi için kullanmayı sürdürüyoruz. Bu seneden itibaren 5 yıl boyunca tarımın çeşitli alanlarında kullanılmak üzere 1 milyar dolar yani 37 milyar lira yeni kaynağı çiftçilerimize hibe olarak vereceğiz. Bunun 250 milyon dolarının sadece deprem bölgesine tahsis edildiğini de ayrıca ifade etmek isterim. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun diyorum.”
18 Mart 1915 bir vatanın istikbal ateşini yakan, bir milletin istiklâlini ebedî kılan, Türk tarihinin kırılma noktasındaki bir zaferdir.
Bugün de aynı ruhla, vatanımıza, bağımsızlığımıza ve bizi biz yapan değerlere sahip çıkıyoruz. Savunma sanayiinde tam bağımsız Türkiye için attığımız adımlarda, terörle mücadelede gösterdiğimiz kararlılıkta, mazlum coğrafyalara uzattığımız kardeşlik elinde hep Çanakkale’nin mirası var.
Tarihe altın harflerle yazılan #Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110. yıldönümünde başta ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Çanakkale kahraman şehit atalarımızı ve bugüne kadarki tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun. Onlara çok şey borçluyuz
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.