Connect with us

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Cumhuriyeti devleti şartlar ne olursa olsun her bir vatandaşının ihtiyacını karşılayabilecek güce sahiptir”

Avatar

Haber

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından yaptığı konuşmada, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti şartlar ne olursa olsun her bir vatandaşının can ve mal güvenliğini temin gibi sağlık, gıda, temizlik malzemesi ihtiyacını da karşılayabilecek güce sahiptir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından Huber Köşkü’nde basın açıklaması yaptı.

Toplantıda ele alınan konular ve Koronavirüs ile mücadeleye dair açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

“TÜRKİYE, KORONAVİRÜS SALGINIYLA MÜCADELESİNİ KARARLILIKLA SÜRDÜRÜYOR”

“Aziz milletim, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Biraz önce Kabinemizin 27. toplantısını tamamladık. Bu toplantımızda Koronavirüs salgını başta olmak üzere gündemimizdeki konuları enine boyuna değerlendirdik.

Türkiye, Koronavirüs salgınıyla mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Dünyayı âdeta pençesine alan bu salgının sağlık, gıda ve güvenlik başta olmak üzere pek çok farklı alandaki etkilerini yakından takip ediyoruz. Ülkemiz bu süreçte uluslararası alanda da takdir edilen olumlu yönde bir ayrışma içindedir. Hastaların tespitinden tedavisine kadar her konuda iyi durumdayız. Hastane, yoğun bakım yatağı, doktor ve yardımcı personel, malzeme, araç gereç, ilaç gibi hususlarda hiçbir eksiğimiz yoktur. Vatandaşlarımızın bireysel sağlık ve temizlik malzemesi tedarikinde de sıkıntı yaşamıyoruz. Ücretsiz maske dağıtımını çeşitli kanallardan sürdürüyoruz. Elbette Türkiye gibi 83 milyonluk bir ülkede böylesine büyük hizmetleri yürütmek kolay değildir, mutlaka aksaklıklar oluyordur. Burada önemli olan, aksaklığın yokluktan kaynaklanmamasıdır. Var olanı bölüşmek, var olanı dağıtmak küçük gecikmelerle de olsa mümkündür.

Pek çok ülkede maske gibi en sabit ürünlerin bırakınız tüm vatandaşlara dağıtımını, sağlık personeli için dahi temininde zorluk çekiliyor. Bu bakımdan gerçekten hamt edilecek bir konumda bulunuyoruz. Her vatandaşımıza ücretsiz maske dağıtımı uygulamamız sürüyor. Eczanelerden alınabilecek maskeler için bugüne kadar 32 milyon vatandaşımıza Sağlık Bakanlığının doğrulama kodunun yer aldığı mesaj gitmiştir. Bu Perşembe gününe kadar inşallah 39 milyona çıkacak. Özel sektörün yanı sıra, Millî Eğitim Bakanlığımızdan Millî Savunma Bakanlığımıza kadar kapasitesi olan tüm kamu kurumlarımız maske üretimine hız veriyor. Hastalığın seyrinde tedavi için kullanılan kimi ilaçların hem ham maddesi alınarak ülkemizde üretimi hem de tablet olarak temini hususunda da sıkıntı yaşamıyoruz.

“SALGININ KONTROL ALTINA ALINMASI KONUSUNDA ÖNEMLİ İLERLEMELER KAYDEDİYORUZ”

Sağlık kurumlarımız hem teşhis hem tedavi hem de yoğun bakım üniteleri olarak salgınla başa çıkabilecek kapasitedir. 81 ilimize yayılmış olan bin 518 hastanemizde 100 bini tek kişilik olmak üzere 240 bin yatağa sahibiz, yoğun bakım yatağı sayımız da 40 bini buluyor. Örneğin Avrupa’da her 100 bin nüfusa düşen yoğun bakım yatağı sayısı 12’nin altındayken, ülkemizde bu rakam 50’ye yakındır. Avrupa’nın en fazla yoğun bakım yatağına sahip ülkesi Almanya’da bile bu rakam 30’u bulmuyor.

Bilindiği gibi geçtiğimiz hafta 45 gün içinde Yeşilköy ve Sancaktepe’de biner yataklı iki hastane kuracağımızı ifade etmiştim, bunların çalışmalarına başladık. Ayrıca, Hadımköy’de de 100, Derince’de 250 yataklı yeni hastaneler kuruyoruz. İnşası tamamlanan ve toplam yatak kapasitesi 2 bin 862 olan Başakşehir Şehir Hastanemizin ilk kısmını 20 Nisan’da, ikinci kısmını 15 Mayıs’ta hizmete açıyoruz. Sadece bu hastanemizin yoğun bakım yatağı sayısı 456’dır. Marmara Üniversitemize bağlı Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi de 536 yatağı ile hasta kabulüne başlamıştır.

Salgının kontrol altına alınması konusunda da önemli ilerlemeler kaydediyoruz. Günlük ve toplam test sayısında dünya sıralamasında en başlardaki grupta yer alıyoruz. Testte günlük olarak 34 bin 456’ya ulaşırken, toplamda ise 410 binin üzerine çıktık. Test oranımız, vaka oranımız hamt olsun aşağı yönlüdür. Hasta sayısına göre ölüm oranının düşüklüğü bakımından da ilk sıralardayız. Şu ana kadar taburcu olan hasta sayımız da 5 bine yaklaştı. Türkiye, aldığı tedbirlerle salgını en hızlı şekilde kontrol altına alan ülkelerin başında geliyor.

Nitekim Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere uluslararası kuruluşlar ülkemizi Koronavirüs salgınıyla mücadelede örnek gösteriyorlar. Sadece kendi vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamakla kalmıyor, bizden destek isteyen her ülkenin çağrısına imkânlarımız nispetinde cevap vermeye çalışıyoruz. Acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyabiliyorsan insansın, bu söze uygun şekilde elimizdekini tüm dostlarımızla paylaşıyoruz. Bugüne kadar 34 ülkeye malzeme ulaştırdık, önümüzdeki günlerde de bu desteği devam ettireceğiz. İlaç, ilaç ham maddesi ve tıbbi cihaz konusunda ülkemize katkı veren dostlarımıza da huzurlarınızda bir kez daha teşekkür ediyorum.

“KARŞIMIZDAKİ TEHLİKE DİNAMİK BİR SÜREÇ YÖNETMEMİZİ GEREKTİRİYOR”

Aziz milletim, karşımızdaki tehlike dinamik bir süreç yönetmemizi gerektiriyor. Bunun için bilim insanlarımızın ve ilgili kurumlarımızın değerlendirmeleri ışığında aldığımız tedbirleri sürekli güncelliyor, geliştiriyoruz. Hafta sonu için alınan 30 büyük şehrimiz ile Zonguldak ilimizdeki sokağa çıkma yasağı da bu tedbirlerden biridir. Yasağın açıkladığı ilk saatlerde kimi yerlerde yaşanan gereksiz kargaşanın bir daha tekrar etmemesi için gereken tedbirleri alacağız. Amacımız, hafta sonu güzel havanın cazibesine kapılıp sokakları, parkları, piknik alanlarını, sahilleri dolduracak milyonlarca vatandaşımızı virüs tehlikesinden korumaktı. Cuma gecesi sokağa çıkma yasağının sadece Cumartesi ve Pazar günleriyle sınırlı olduğu açıkça belirtilmesine rağmen yaşanan olumsuzluklar bu gerçeği ortadan kaldırmıyor.

İçişleri Bakanımızın bu konudaki sorumluluğu üstlenerek gösterdiği hassasiyeti takdirle karşıladık, ancak istifasını kabul etmeyerek kendisinden görevini sürdürmesini istedim. Terörle mücadele, tabii afetler sonrası yürütülen çalışmalar ve son olarak Koronavirüs salgınında kamu güvenliğini sağlamadaki başarılarına yakinen şahit olduğum Sayın Bakanımız görevine devam ediyor.

Ülkemizin içinden geçtiği bu kritik dönemde verdiği destek için Cumhur İttifakı’nın tarafı olarak Sayın Bahçeli’ye bir kez daha şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum.

“HAFTA SONLARI SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINI ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE DE SÜRDÜRME KARARI ALDIK”

Kabine toplantımızda salgınla mücadele kapsamında hafta sonları sokağa çıkma yasağını önümüzdeki dönemde de ihtiyaç duyuldukça sürdürme kararı aldık. 17 Nisan Cuma gecesi Saat 24.00’den 19 Nisan Pazar gecesi saat 24.00’e kadar sokağa çıkma yasağı uygulanacağını şimdiden tüm vatandaşlarımıza duyurmak istiyorum.

Bu hadiseyi ve genel olarak salgın önlemlerini bahane eden kimi medya kuruluşları haberleri ve köşe yazarlarıyla hep yaptıkları gibi kendi ülkelerine karşı âdeta savaş açmışlardır. Ülkemizin bu kritik dönemdeki mücadelesine katkı sağlamak yerine hepsi de yalan veya yanlış bilgilerle sürekli kin kusmak virüsten daha tehlikeli bir hastalığın işaretidir. Dünyada hem salgının düzeyi hem de alınan tedbirler konusunda Türkiye kadar şeffaf davranan pek az ülke vardır. Kararlar yetkisiz kurullarda mı alınıyor gibi sorularla bu şeffaflığı bozmaya çalışanların amacı, özellikle de bu amacın gerçeği aramak değil bozgunculuk yapmaktır. Her gün karanlık ve kirli zihniyetlerinin ürünü yayınlarla milletimizin kafasını bulandırmaya, gönlünü karartmaya çalışan bu tür hezeyanlara emin olunuz başka ülkelerde bir gün bile izin vermezler.

Türkiye’de demokrasi, çoğulculuk ve çok seslilik sıkıntı değil demokrasinin istismarı, ideolojik bağnazlığın gözleri kör etmesi ve bet seslerin önünün sınırsızca açık olması sorunu vardır. Milletimizin moralini bozmak için gece gündüz çalışanlar terör örgütleriyle, medyasıyla, siyasi teşekkülleriyle gün gelecek kendi fitne ve nefret çukurlarında boğulup gideceklerdir.

Bir dönem kendilerini ülkenin tek sahibi sanan, hâlâ da aynı kibirli tavırla hareket eden bu hastalıklı zihniyet sahiplerine diyorum ki; düşün artık milletin yakasından. Her darbenin, her vesayetin arkasında siz vardınız, her kaosun, her kargaşanın arkasında siz vardınız. Milletin değerlerine, mukaddesatına, onuruna yapılan her saldırının tetikçisi sizdiniz. Yıllardır yaptığınız işin adı gazetecilik değil şeamet tellallığıdır. Ama artık bu devir sona erdi. Ülkemiz sadece Koronavirüsten değil aynı zamanda bu medya ve siyaset virüslerinden de inşallah kurtulacaktır.

CHP Genel Başkanının dün bir televizyon kanalında ne dünyadan ne Türkiye’den ne kendi belediyelerinden bihaber olduğunu gösteren sözlerinin takdirini de ben milletimize bırakıyorum. Milletin gözünün içine bakarak bu kadar yalanı arka arkaya söylemek mitomani hastalığıdır. Bunu bir araştırsın, öğrensin nedir bu hastalık. Umarım hekimlerimiz bu hastalığa da tez zamanda, kurduğu bir bilim kurulu da var zaten, herhalde o bilim kuruluyla karşılığını bulur.

“BUGÜNE KADAR TOPLAMDA 4,5 MİLYONA YAKIN VATANDAŞIMIZA DOĞRUDAN NAKİT DESTEĞİ SAĞLADIK”

Aziz milletim, buradan bir kez daha belirtmekte fayda görüyorum; Türkiye Cumhuriyeti Devleti şartlar ne olursa olsun her bir vatandaşının can ve mal güvenliğini temin gibi sağlık, gıda, temizlik malzemesi ihtiyacını da karşılayabilecek güce sahiptir. İstihdamı korumak, gelirini kaybeden vatandaşlarımıza sahip çıkmak, emeklilerimize destek vermek, esnafı ve sanatkârı ayakta tutmak, üretimi desteklemek için her önlemi alıyoruz. İşte Cuma gecesi atılan adımdan sonra Cumartesi-Pazar günü vefa sosyal dayanışma gruplarının İstanbul’da, Türkiye’nin değişik yerlerinde nasıl ev ev dolaştıklarını gördünüz. Fırınlarımızın kamyonetleriyle nasıl vatandaşlara ulaştığını gördünüz. İş bilenin, kılıç kuşananındır. Ve İstanbul gibi yerde 350 civarında araç ve bu çalışmalarıyla halka ulaştı.

Bugüne kadar toplamda 4,5 milyona yakın vatandaşımıza doğrudan nakit desteği sağladık, sağlıyoruz. İstihdamın sürmesi için üç ay boyunca işten çıkarmaların önüne geçiyoruz. Faaliyetlerini azaltan veya ara veren işletmelerimizin istihdamı devam ettirmelerini sağlamak amacıyla kısa çalışma ödeneğini devreye soktuk. Kısa çalışma ödeneğine yapılan 2 milyon başvurunun 700 bini sonuçlandırıldı. Bundan faydalanamayan veya ücretsiz izne çıkartılmış olan çalışmalarımıza da aylık 1170 lira maaş desteği vereceğiz. Esnaf sanatkârlarımıza ve KOBİ’lerimize yönelik 25 bin liralık finansman desteğine başvurular 290 bini buldu. Bunun 164 bini ile ilgili süreç tamamlanarak 4 milyar 100 milyon liraya yakın kaynak tahsisi yapıldı.

“BU SANCILI DÖNEMİ BAŞARIYLA GERİDE BIRAKACAK EKONOMİK ALTYAPIYA SAHİBİZ”

Yine esnafımız için önemli olan 25 bin lira limitli Paraf Ticari Kart vasıtasıyla 1,5 milyar liralık ilave bir kaynak da 67 bin esnafımızın hizmetine sunuldu. Kredi Garanti Fonu destekli işe devam finansmanı için yapılan başvurular da 66 bini aştı. Süreci tamamlanan 35 bin firmaya 30 milyar liraya yakın finansman tahsisi yapıldı. Bireysel destek paketine yapılan başvuru ise 4 milyon 200 bini geçti. Geçtiğimiz Cuma günü itibariyle bu pakete yapılan başvuruların tahsisleri de başladı. Özellikle kamu bankaları, kurumsal ve ticari işletmelerin yaklaşık 21 milyar liralık borcunu öteleyerek piyasayı önemli ölçüde rahatlattı. Aynı şekilde 800 bine yakın vatandaşımızın 41 milyar lirayı bulan konut, ihtiyaç, araç kredisi ile kredi kartı borcu da talepleri üzerine kamu bankaları tarafından ötelendi. Halkbank 375 bin esnafımızın önümüzdeki üç ayda vadesi gelecek 3,5 milyar liralık taksit ödemesini herhangi bir ilave yük bindirmeden erteledi.

Çiftçilerimizi, hayvan yetiştiricilerimizi, gıda sektöründe faaliyet yürüten firmalarımızı desteklemek için tüm imkânları kullanıyoruz. Hazine arazilerinden ekilebilir olanları tarıma kazandırmak için ilgili kuruluşlarımız hazırlıklara başladı. Salgın sebebiyle dünyada yaşanabilecek tarım ve gıda ürünleri sıkıntısından Türkiye’nin etkilenmemesi için tüm tedbirleri alıyoruz. Kamu olarak tüm sektörleri desteklemek için, tüm imkânlarımızı seferber ederken maalesef özel bankalar bu süreçte hiç de iyi bir imtihan vermiyorlar. Ülkemizin ve milletimizin içinden geçtiği bu zor dönemde özel bankaların da üzerlerine düşenleri yapmasını bekliyoruz. Hamdolsun bu sancılı dönemi başarıyla geride bırakacak ekonomik altyapıya sahip bir ülkeyiz.

IMF programı başta olmak üzere, ülkemizi mihnet altına sokacak hiçbir dayatmaya boğun eğmeyeceğiz. Türkiye’yi yeniden bu cendereye sokmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Attığımız ve atacağımız adımlarla hiçbir kesimi sahipsiz bırakmamakta, ortaya çıkan yükü adil bir şekilde paylaşmakta kararlıyız. Milletimiz Gazi Mustafa Kemal’in İstiklal Harbimiz sırasında çıkardığı Tekâlif-i Milliye emirlerine sahip çıkarak vatanının kurtuluşu için fedakârlık yapmıştı. Bugün de milletimiz aldığımız tedbirlere riayet ederek başlattığımız ‘Biz Bize Yeteriz’ yardım kampanyasına katkıda bulunarak aynı asıl tavrı gösteriyor. Bunlar gönüllü kampanya. Kampanyamıza şu ana kadar yapılan bağış tutarı 1 milyar 612 milyon lira olmuştur. Buradan milletimin her bir ferdine bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.

“MÜCADELEYİ 83 MİLYON MİLLETİMİZLE BİRLİKTE VERİYORUZ”

Aziz milletim, Türkiye ilhamını medeniyetinden alan bir hamiyet, bir vefa, bir adalet, bir vakar devletidir. Bizim medeniyetimizde insana hizmet için çalışmak, insan hayatı için mücadele etmek mukaddes bir görevdir. Bugün bu mücadeleyi 83 milyon milletimizle birlikte veriyoruz, salgının üstesinden de aynı anlayışla geleceğimizden şüphe duymuyorum. Yeter ki kurallara uyarak bu dönemi en az kayıpla ve en kısa sürede geride bırakabilelim, bir süre daha sabredeceğiz, ondan sonra inşallah hep birlikte felaha kavuşacağız. Gün, birlik olma, dayanışma, yardımlaşma, kardeş olduğumuzu dünyaya gösterme günüdür. Gün, bu salgınla mücadele ederken dağlara yaslanırcasına ümidimize ve sabrımıza yaslanma, vakur ve onurlu duruşumuzdan taviz vermeme günüdür. Acımızı birlikte kalbimize gömüyor, ümidimizi birlikte taze tutuyoruz, sabrımızı da birlikte zafere dönüştürmek için elimizden geleni yapıyoruz.

Sizlere evde kalın, sabredin, kurullara uyun derken nasıl zorluklarla karşı karşıya bulunduğunuzu elbette biliyoruz. Evinden çıkamayan, büyüklerinin elinden tutup parka gidemeyen yavrularımızın gözlerindeki üzüntü yüreğimizi burkuyor. Okulunu, arkadaşlarını, öğretmenlerini özleyen, teneffüslerde arkadaşlarıyla bahçede oynama hayali kuran evlatlarımızın ıstırabı bizim de ıstırabımızdır. Dostlarıyla, akrabalarıyla kucaklaşamayan, namazını camide cemaatle kılamayan, kahvehanede arkadaşlarıyla sohbet edemeyen vatandaşımızın sıkıntısı bizim de sıkıntımızdır. Hastalanana geçmişe, özellikle doğum yapana hayırlı olsuna, ölenin cenazesine ve taziyesine gidemeyen kardeşlerimizin hüznü bizim de hüznümüzdür. Şu güzel bahar günlerinde sabah yürüyüşüne çıkamayan, parklarda, millet bahçelerinde hoşça vakit geçiremeyen emeklilerimizin burukluğu bizim de burukluğumuzdur. Okulundan, işinden, arkadaşlarından, spor salonlarından, arkadaşlarıyla buluşma mekânlarından uzak kalan gençlerimizin yaşadığı zorluğu çok iyi biliyoruz. Ailesinin geleceği için endişe duyan her vatandaşımızın sıkıntısı bizim de sıkıntımızdır. İnşallah az kaldı, atalarımızın dediği gibi, kara gün kararıp kalmaz. Bu kara günler sadece milletimizin değil bütün dünyanın kara günleridir. Sıradan gördüğümüz gündelik hayatımızın nasıl bir nimet olduğunu hep birlikte müşahede ediyoruz. İnşallah bugünler geçtikten sonra hayatımızı daha anlamlı, daha bereketli, daha verimli geçireceğiz.

Bu vesileyle, salgın hastalık veya diğer kronik rahatsızlıkları sebebiyle hayatını kaybeden tüm vatandaşlarıma Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Hastanelerde tedavi gören, evlerinde karantinada olan vatandaşlarıma Rabbimden acil şifalar temenni ediyorum. Sağlık personelimiz başta olmak üzere, güvenlik, gıda tedariki, ulaşım, iletişim, enerji gibi günlük hayatımızı kolaylaştıran alanlarda fedakârlıkla çalışan herkese şahsım, ailem, milletim adına şükranlarımı sunuyorum.

Fabrikalarda çarkları çevirmeye devam eden, ekilmedik tek karış toprak bırakmama azmiyle tarlasında alın teri döken, üretimin ve istihdamın sürmesi için çalışan herkese teşekkür ediyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Sizleri bir kez daha sevgiyle, saygıyla selamlıyorum; kalın sağlıcakla.”

Dünya

“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır”

Avatar

Haber

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada, “85 milyon olarak tüm farklıklarımızı bir tarafa bırakarak, Cumhuriyetimizin 100. seneyi devriyesini büyük bir coşkuyla kutlayacağız. Maziden atiye kurduğumuz bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay Başkanlığında düzenlenen Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada, Divan-ı Muhasebat’tan bu yana Sayıştay çatısı altında görev yapmış kurum mensuplarını rahmetle yâd etti.

“2010 YILINDA SAYIŞTAY’IN YAPISINI YENİDEN DÜZENLEYEREK YÜKSEK DENETİM ORGANI VE HESAP MAHKEMESİ HÜVİYETİNE KAVUŞTURDUK”

Sayıştay’ın, kuruluşundan bu yana geçen sürede devlet organları içinde müstesna bir konuma sahip olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz de anayasamıza göre yargı yetkisiyle donatılmış denetim organı olan Sayıştay’ın bu konumunu, çıkardığımız kanunlarla daha da güçlendirdik. Sivil, askerî tüm kamu kurumlarının kamu iktisadi teşekküllerini, belediye şirketleri dâhil kamu kaynağı kullanan her kuruluşu Sayıştay denetimi kapsamına aldık. 2010 yılında Sayıştay’ın yapısını yeniden düzenleyerek yüksek denetim organı ve hesap mahkemesi hüviyetine kavuşturduk.”

Ülkenin mali istikrarına katkı vermek üzere gelirlerin ve giderlerin kontrol altına alınmasında Sayıştay’ın yerinin doldurulamayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın TBMM adına yürüttüğü faaliyetlerle 85 milyonun tamamının hakkını ve hukukunu koruduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Alın teriyle evine ekmek götüren işçi kardeşlerimizin çocuklarının rızkından keserek devlete borcunu ödeyen esnafımızın, yazın sıcağına, kışın ayazına aldırmadan tarlasında gece gündüz çalışan çiftçilerimizin, Türkiye’nin büyümesine omuz veren sanayicilerimizin, vatanına, milletine, medeniyet değerlerine bağlı evlat yetiştirmek için didinen anaların babaların, hasılı genciyle, yaşlısıyla, kadını ve erkeğiyle milletimizin tüm fertlerinin, devletine ödediği vergilerin denetimini sizler gerçekleştiriyorsunuz.”

Bunun kuyumcu titizliğiyle icra edilmesi gereken zor bir vazife olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu, tüm siyasi hesapların, mülahazaların üstünde millî bir görev. Şu an burada bulunan her bir kardeşimin bu hassasiyetle vazifesine yaklaştığına ve yaklaşmaya devam edeceğine inanıyorum. Sayıştay meslek mensuplarımızın devletimize karşı sorumluluklarını en güzel şekilde yerine getirmekte olduklarından asla şüphe etmiyorum. Sizlere Rabb’imden muvaffakiyetler niyaz ediyorum” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE YÜZYILI, İSTİKLAL HARBİ RUHUYLA 85 MİLYONUN SIRT SIRTA VERİP İSTİKBALİ İNŞA ETMESİNİN ADIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 29 Ekim 2023’te, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümüne kavuşacağını, 85 milyonun tüm farklılıkları bir tarafa bırakarak Cumhuriyetin 100. yıl dönümünü büyük bir coşkuyla kutlayacağını söyledi.

Maziden atiye kurdukları bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edileceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100. yılını geride bırakırken, aynı zamanda yeni ufuklara da yine birlikte yelken açılacağını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu önemli yıl dönümünü, gelecek asrımıza damga vuracak yepyeni bir vizyonun başlangıç noktası hâline getirmek istiyoruz. Bunun adı Türkiye Yüzyılı’dır. Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır. Türkiye Yüzyılı, milletimizin asırlık hayallerini gerçekleştirip çok daha büyük hedeflere yürüme azmidir. Türkiye Yüzyılı, İstiklal Harbi ruhuyla 85 milyonun sırt sırta verip istikbali inşa etmesinin adıdır. 85 milyon gönül birliği içinde inşallah bu vizyonu adım adım gerçeğe dönüştüreceğiz. Milletimiz, 14 Mayıs’ta bunun ilk adımını Meclis’te zaten atmıştı. Mütebaki 28 Mayıs’ta, Cumhurbaşkanı seçiminde verdiği kararla Türkiye Yüzyılı’nı sahiplendiğini de ortaya koydu.”

“DEVLETİN ORGANLARI ARASINDA UYUMLU BİR İŞ BİRLİĞİNİN TESİSİ ÇOK MÜHİM”

On yıllardır haksız eleştirilere maruz kalan Türk demokrasisinin tartışmasız bir şekilde bu seçimin en büyük kazananı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan bir kez daha iradesine ve geleceğine sahip çıkan aziz milletimin tüm fertlerine teşekkür ediyorum. Yüzde 52,18 oy oranıyla şahsımıza beş yıl daha ülkemize hizmet etme imkânı sunan her bir kardeşimin sorumluluğunu yüreğimizde taşıyoruz. Tercihini hangi yönde kullanırsa kullansın sandığa giden vatandaşlarımıza karşı mesuliyetle hareket ediyoruz. Nasıl 21 yıldır milletin emanetine sadakatle sahip çıktıysak inşallah bundan sonra da bu emanete gölge düşürmeyeceğiz” diye konuştu.

“Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmadan, gelecek nesillere, üzerinde mutlu, müreffeh yaşayabilecekleri bir ülke bırakmadan huzura ermeyeceğiz” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için yürütmesi, yasaması, yargısıyla, devletin organları arasında uyumlu bir iş birliğinin tesisinin çok mühim olduğunu dile getirdi.

“TÜRKİYE, ALTIN DEĞERİNDE YILLARINI KAYBETMİŞTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle bizim gibi bunun sıkıntısını çekmiş bir ülke için bu durum hayati derecede önemlidir. Çok partili demokrasiye geçtiğimiz 1950’den beri Türkiye’nin temel sorunlarından biri erkler arası rekabetin, hatta zaman zaman kavgaya varan çekişmelerin yaşanmasıdır. Tarihimize şöyle bir baktığımızda bunun çok sayıda örneğini görüyoruz. Hepsini de rahmetle andığımız Menderes’ten Demirel’e, Erbakan’dan Özal’a kadar siyasetçilerimizin tamamı bu gerçekle yüzleşti” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke ve milletin hayrını düşünerek attıkları adımların ekseriyetinin, farklı sebepler öne sürülerek engellendiğini, kendini millî iradenin üstünde gören zihniyetin yargıdaki, yürütmedeki, demokrasideki temsilcilerinin, hukukun kendilerine verdiği yetkiyi ülkenin önünü açmak için değil, statükoyu korumak için kullandığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu görüşleri paylaştı: “Merhum Ecevit’in önüne fırlatılan anayasa kitapçığı bunun âdeta sembolü olarak hafızalarımıza kazınmıştır. Bu yasakçı ve statükocu tavırdan, hak ve özgürlükler dâhil Meclis’te millî iradenin takdiriyle geçen reformlar da payını almıştır. Türkiye maalesef bu süreçte altın değerinde yıllarını kaybetmiştir. Milletimiz, ekonomik maliyeti on milyarlarca doları bulan faturalarla karşı karşıya kalmıştır. İşçisinden kamu görevlisine, üreticisinden esnafına kadar toplumumuzun tüm kesimleri sıkıntılar yaşamıştır. Türk demokrasisi aynı dönemde yarışa başladığı diğer pek çok ülkeden geriye düşmüştür. Terörün, vesayetin, yoksulluğun, bölgeler arasında oluşan gelişmişlik farkının yıllarca çözülmemesinin sebeplerinden birisi maalesef budur. 2002’de ülkeyi yönetme görevini devraldığımızda biz de aynı zihniyetin devlet içindeki uzantılarıyla hep mücadele ettik.”

“SON 21 YILDA ÜLKEMİZDE BÜYÜK BİR ZİHNİYET DEVRİMİ GERÇEKLEŞTİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa’nın ve kanunların verdiği yetkilerin kötüye kullanılmasından dolayı aylarca bürokrat atayamadıkları dönemler olduğunu söyledi.

İktidar partisi olarak gazete kupürleriyle hazırlanmış dosyalar üzerinden kapatılmak istendiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Meclisten 411 milletvekilinin güçlü iradesiyle geçen reformlarımız aynı şekilde engellendi, mahkeme kapısında nöbet tutularak iptal ettirildi. 6 Şubat depremleriyle ehemmiyetini daha iyi anladığımız kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili hukuki düzenlemelerimiz akim bırakıldı. 17-25 Aralık’ta yargı-emniyet darbe girişimine, 15 Temmuz’da 252 insanımızın şehit edildiği kanlı bir darbe teşebbüsüne maruz kaldık. Bunların dışında gizli açık birçok antidemokratik operasyonun hedefi olduk” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu girişimleri, son 21 yılda hep hukuk, demokrasi ve meşruiyet zemininde kalarak bertaraf etmeye çalıştıklarını ifade ederek, şöyle devam etti: “Ne baskılar karşısında boyun eğdik ne de hukuk devleti ilkesinin yara almasına müsaade ettik. Ne Anayasamızın vermediği bir yetkiyi kullandık ne de milletin emanetinin gasp edilmesine göz yumduk. Yasama, yürütme ve yargı organları arasındaki fay hatlarını kapatarak tüm alanlarda tarihî nitelikte reformlara, eserlere, yatırımlara imza attık. Son 21 yılda ülkemizde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik. Uzun uğraşlar sonucunda devletin tüm kurumlarının hedef birliği, anlayış ve gaye birliği içerisinde ahenkle çalışmasını temin ettik. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ düsturunu yıllar sonra yeniden devletimizin hâkim paradigması hâline getirdik. Türkiye’nin son 21 yılda yazdığı başarı hikâyesinin sırrı işte budur. Türkiye prangalarından kurtuldukça her alanda büyük bir ivme yakaladı. Vatandaşımız yıllar sonra hasretini çektiği hizmetlere böyle kavuştu. Demokrasimiz bugün tüm dünyanın gıptayla baktığı olgunluk seviyesine böyle ulaştı. On yıllar boyunca insanımızın canına kasteden eli kanlı terör örgütleriyle başarılı mücadele böyle verildi. Türkiye küresel siyasette dikkatle takip edilen ülke konumuna böyle geldi. Dünyada yaşanan krizlere rağmen ekonomimiz her yıl ortalama yüzde 5,5 oranında büyümeyi böyle sağladı. İstihdamdan turizme, ulaşımdan eğitime, sağlıktan savunma sanayiine kadar her alanda Türkiye başarıdan başarıya işte böyle koştu.”

“ÜLKEMİZ 3-5 AYDA BİR HÜKÛMETİN DEĞİŞTİĞİ KOALİSYON DÖNEMLERİNİ BİR DAHA GELMEMEK ÜZERE RAFA KALDIRMIŞTIR”

Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’yle kazanımların tahkim edilebileceği bir yönetim modeline kavuşulduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni sistemin avantajlarını, salgın dönemi olmak üzere son yıllarda yaşanan tüm krizlerde bizzat müşahede ettiklerini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 50 binden fazla canın toprağa verildiği 6 Şubat depremleriyle mücadelede de yeni yönetim sisteminin katkılarını tekrar tecrübe ettiklerini belirterek, “Bu gerçeğin, insanımız tarafından da kabul ve takdir edildiğini görüyoruz. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin sonuçlarından biri de Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin milletten yeniden güvenoyu almış olmasıdır. Bu seçimler eski sistem tartışmalarına son noktayı koymuştur. Ülkemiz 3-5 ayda bir hükûmetin değiştiği koalisyon dönemlerini bir daha gelmemek üzere rafa kaldırmıştır” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN 2002’DEN BERİ UNUTTUĞU SİYASİ İSTİKRARSIZLIK İKLİMİNİN YENİDEN HORTLATILMASINA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”

Türkiye’nin fuzuli tartışmalarla kaybedecek ne vaktinin ne de enerjisinin olduğunu düşünmediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Siyaset müessesesinin de sandıktan çıkan iradeyi doğru okuyacağına dair ümidimizi koruyoruz. Biz her halükarda buradan geriye gidişe izin vermeyeceğiz. 5 yıllık tecrübelerin ve uygulamaların ışığında, sistemin işleyişini daha da iyileştirecek adımları elbette atacağız. Türkiye’nin şahlanış dönemine liderlik edecek kurumsal bir yapıyı mutlaka tesis edeceğiz. Ama bunları yaparken ülkemizin, milletimizin ve demokrasimizin uğruna bedel ödeyerek elde ettiği kazanımlara halel getirmeyeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’nin 2002’den beri unuttuğu siyasi istikrarsızlık ikliminin yeniden hortlatılmasına müsaade etmeyeceğiz. Toplumumuzun farklı kesimlerinin de desteğini ve katkısını alarak Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu inşallah hayata geçireceğiz. Tüm kamu kurumlarının bu süreçte etkin rol oynaması, Türkiye Yüzyılı’nı sahiplenmesi hiç şüphesiz başarımızı da garantileyecektir. Her organın kendi yetki alanında kalması şartıyla önümüzdeki dönemde uyum ve eş güdüm içinde çalışacağız. Devletimizin diğer organları gibi Sayıştay’ımızın da yeni dönemde üzerine düşeni hakkıyla ifa edeceğine inanıyorum.”

Okumaya devam edin

Dünya

“Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır”

Avatar

Haber

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde seçim sonuçlarına ilişkin açıklama yaptı. Konuşmasına, “Biz Türkiye’yi çok seviyoruz” diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır. Milletimizin bize verdiği sorumluluğun gereği olarak, kimseye kırgın, küskün, kızgın, öfkeli değiliz. Artık, seçim dönemine dair tüm tartışmaları ve çekişmeleri bir kenara bırakarak, millî hedeflerimiz, millî hayallerimiz etrafında birleşme, bütünleşme vaktidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yüksek Seçim Kurulu tarafından geçici sonuçlara göre cumhurbaşkanı seçildiğinin açıklanmasının ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde toplanan vatandaşlara hitap etti.

“TÜRKİYE YÜZYILI’NI BERABER İNŞA VE İHYAYA DEVAM EDİYORUZ”

Seçim süresince miting ve programlarında vatandaşlarla söylediği “Duyanlara duymayanlara” şarkısını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu millet sevilmez mi? Biz severiz. Kandil’dekiler sevmez, onların uzantıları sevmez ama biz severiz. İşte şu andaki tablo, sevgililerin tablosu. Resmî rakam, 320 bin kişi burada. Yolları söylemiyorum. Havalimanından buraya kadar yollar maşallah tıklım tıklımdı. Sizler Cumhur İttifakı’nı mahcup etmediniz, Cumhur İttifakı’nı bu yolda yalnız koymadınız. Bu yolda beraber yürüdük. Gece gündüz demeden yürüdük. Sizler bu görevi yine bizlere verdiniz. İnşallah, Türkiye Yüzyılı’nı beraber inşa ve ihyaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Seçimi’nin ikinci turunun kayda değer herhangi bir sıkıntı, sorun yaşanmadan tamamlandığını söyledi.

Gayriresmî seçim sonuçlarına göre milletin Cumhurbaşkanlığı görevini, 5 yıllığına daha kendilerine tevdi ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkeyi yönetme sorumluluğuna bizleri tekrar layık gören milletimin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum. Gerek 14 Mayıs’ta gerek 28 Mayıs’ta tercihini hangi partiden, hangi adaydan yana kullanmış olursa olsun, yurt içinde ve yurt dışında sandık başına giderek iradesine sahip çıkan, demokrasimizin gücünü ispatlayan her vatandaşıma teşekkür ediyorum. Bu süreçte seçimin en sağlıklı şekilde yürümesi için görev yapan kamu personelini, parti temsilcilerini, sandık görevlilerini, müşahitleri, emniyet mensuplarını ve diğer herkesi tebrik ediyorum. Çok partili siyasi hayatımızın en önemli seçimlerinden birinde milletimiz kararını Türkiye Yüzyılı’ndan yana kullanmıştır. Seçimin ilk turunda milletimiz Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin çoğunluğunu Cumhur İttifakı’na vererek yasamadaki tercihini zaten ortaya koymuştu.”

“KİMSEYE KIRGIN, KÜSKÜN, KIZGIN VE ÖFKELİ DEĞİLİZ”

Bugün yapılan ikinci tur seçimiyle milletin Cumhurbaşkanlığındaki, yani yürütmedeki tercihinin de kesinleştiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Milletimizin her iradesi gibi bu sonucun da başımızın üstünde yeri vardır. Kazanan sadece biz değiliz. Kazanan Türkiye’dir, kazanan tüm kesimleriyle milletimizdir, kazanan demokrasimizdir. Hatırlarsanız, her fırsatta, kazandığımızda ülkemizde kimse kaybetmeyecek demiştik. Yine aynı şekilde biz kazandığımızda tek kaybeden, ülkemizle ilgili kirli senaryoların sahipleri ile onların aparatları olan terör örgütleri ve tefeciler olacak demiştik. Şimdi buradan aynı sözü bir kez daha veriyoruz. Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır. Milletimizin bize verdiği sorumluluğun gereği olarak, kimseye kırgın, küskün, kızgın, öfkeli değiliz. Artık seçim dönemine dair tüm tartışmaları ve çekişmeleri bir kenara bırakarak millî hedeflerimiz, millî hayallerimiz etrafında birleşme, bütünleşme vaktidir. Biz bu çağrıyı, laf olsun diye değil tüm kalbimizle yapıyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki Türkiye’nin gücü, 85 milyonun hep beraber olmasından kaynaklanıyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Şimdi burada ben hesap uzmanı değilim ama hesap uzmanının hesabında galiba bir yanlışlık var. 2018’de CHP’nin vekil sayısı 146 idi. Hesap yapıyoruz ya. 2023’te vekil sayısı 169. Gördüğünüz gibi bir artış var. Fakat burada kiralık vekiller var. 40 tane kiralık vekil. Yüzde 1 oy alan partilere, ne yaptı, 40 tane kiralık vekil verdi. Sayı nereye düştü, 129’a. 146’dan 129’a. Hangisi büyük. Herhâlde 129 büyüktür diyemezsiniz. 146’dan 129’a bu milletvekili sayısını düşürene de herhalde haydi diyemezsiniz. Şimdi, Kandil’dekilerle onları arkaya alıp bir video çekimiyle haydi diyebilirsiniz ama bu millet yutmuyor ve yutmadı. 17 vekil düşmüş durumda.”

“Ne diyordu? ‘Eğer Selo’yu dışarı çıkarmak istiyorsanız, oyu bana vereceksiniz’ diyordu. Benim sevgili milletim ne dedi? Çünkü, milletim benim iyi biliyor. Diyarbakır’da 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan bu terörist Selo’dur” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, adaletin, hak ve hukukun egemen olduğu Türkiye’de 51 Kürt’ün ölümüne neden olan kişinin, istenildiği gibi dışarı çıkarılamayacağını söyledi.

“BUGÜN, HEM KENDİ VATANDAŞLARIMIZIN HEM DE KENDİ GELECEKLERİNİ BİZİMLE BİRLİKTE GÖREN KARDEŞLERİMİZİN ŞÜKÜR DUALARININ ARŞA ULAŞTIĞI GÜNDÜR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Hele hele bizim iktidarımızda böyle bir şeyin gerçekleşmesi mümkün değildir. Zira bizim iktidarımızda adalet mülkün esasıdır. Bu değiştirilemez. Rahmetli Menderes’in ‘yeter, söz milletindir’ diyerek, yeni bir dönemin kapılarını açtığı 1950’den beri yaşadığımız tüm badirelerin gerisinde hep Türkiye’nin bu gücünün zayıflatılması vardır. Darbeler, bunun için yapılmıştır. Muhtıralar, bunun için verilmiştir. Koalisyonlar, bunun için kurulmuş, bunun için yıkılmıştır. Zenginliğimiz olan köken ve meşrep farklılıklarımız, bunun için ayrışma sebebi hâline dönüştürülmeye çalışılmıştır. Sahip olduğumuz muazzam ekonomik potansiyelin hayata geçmesi hep bunun için engellenmiştir. Ülkemizin doğusundaki, güneyindeki, kuzeyindeki, batısındaki güç ve etki alanlarının üzeri hep bunun için örtülmüştür. Üzerimize giydirilen ve bize dar gelen deli gömlekleri içinde bizi yıllarca boğanların korkusu hep bugün müjdesini verdiğimiz Türkiye Yüzyılı’nın bir gün gelip kapılarına dayanacağıdır. Bugün işte o gündür. Siz, burada bugün onun için varsınız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün, rahmetli Menderes’in uğruna canını verdiği demokrasi ve kalkınma hamlelerimizin en üst seviyeye ulaşma günüdür. Bugün, rahmetli Özal’ın son nefesine kadar hep peşinde koştuğu büyük Türkiye hayalinin gerçeğe dönüşme sürecinin başlama günüdür. Bugün, rahmetli Erbakan’dan rahmetli Türkeş’e davalarına aşkla bağlı milletin tüm adamlarının mücadelelerinin gayesine ulaşma günüdür. Bugün, bizim 21 yıldır ülkemize kazandırdığımız eserlerin, milletimize yaptığımız hizmetlerin üzerine Türkiye Yüzyılı’nın müjdesini verme günüdür. İşte bunu sizlerle yapıyoruz, sizlerle yaptık” dedi.

“Bugün, hem kendi vatandaşlarımızın hem de kendi geleceklerini bizimle birlikte gören dost ve kardeşlerimizin zafer ve şükür dualarının arşa ulaştığı gündür” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sandıkların kapanmasının ardından Körfez’den İngiltere ve Rusya’ya kadar birçok liderin kendisini arayarak tebriklerini ilettiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tebriklerin devam edeceğini ifade ederek “Türkiye’nin son 10 yıldır önüne kurulan tüm tuzaklar, üzerinde oynanan tüm oyunlar, sırtına saplanan tüm hançerler, ayağına takılan tüm çelmeler işte bugünü engellemek içindir” dedi.

“BU MİLLET, FERASETİNİN NE KADAR GÜÇLÜ OLDUĞUNU YAŞADIĞI HER BADİREDE TEKRAR TEKRAR İSPATLAMIŞTIR”

“Alman, Fransız, İngiliz dergileri, Erdoğan’ı yıkmak için kapaklar atmadılar mı? Bu kapakları yazmadılar mı? İşte onlar da kaybettiler” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Aylardır karşımızda kurulan ittifakları gördünüz. Kimlerin kimlerle beraber olduğunu gördünüz. Terör örgütlerinden sapkın akımlara kimlerin karşımıza dikildiğini gördünüz. Oynanan kirli oyunları gördünüz. Buna rağmen ne oldu? Hamdolsun başaramadılar. İnşallah bundan sonra da başaramayacaklar. Çünkü bu millet, mayasının ne kadar sağlam, basiretinin, ferasetinin ne kadar güçlü olduğunu yaşadığı her badirede tekrar tekrar ispatlamıştır. Ve işte bundan dolayıdır ki Türk milletinin zafiyetini yakalama, bulma gibi gayretin içerisine girenler yine kaybedeceklerdir. Sadece şu son seçimler boyunca şahit olduklarımız bile milletimizin şu onurlu duruşunu göstermiştir. Milletimizle aramızdaki muhabbet köprüsü böylesine güçlü olduğu müddetçe, Allah’ın izniyle üstesinden gelemeyeceğimiz mücadele, çözemeyeceğimiz sorun, hâl yoluna koyamayacağımız mesele yoktur. Rabb’ime beni böyle bir milletin evladı olarak dünyaya getirdiği için hamdediyorum.”

Seçimlerin bitmesiyle artık tüm vakit ve enerjilerini çalışmaya, eser üretmeye, hizmet vermeye tahsis edeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak, yıkılan şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak, insanlarımızı hayata bağlamak önceliklerimizin en başında yer almayı sürdürecektir. Sadece kalbimiz değil, elimiz de hep deprem bölgesinin üzerinde olmaya devam edecektir” ifadesini kullandı.

“ULUSLARARASI İTİBARA SAHİP BİR FİNANS YÖNETİMİ, YATIRIM VE İSTİHDAM ODAKLI BİR ÜRETİM EKONOMİSİ TASARLIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarından kaynaklanan sıkıntıları gidermek, refah kayıplarını telafi etmek, önümüzdeki günlerin en acil konu başlığıdır. Bunları çözmek bizim için zor bir şey değil. Bunları Başbakanlığım döneminde faizi 4,6’ya, enflasyonu da 6,2’ye indirerek ispatlayan biz değil miydik? Biz bu işi yaşadık, yaptık ama bunların böyle bir derdi var mı? Yok. Bunlar laf ola beri gele. Yaparsak yine biz yaparız. Şu anda faiz 8,5’e indirildi ve göreceksiniz enflasyon da inecek. Onlar bizimle yarışamaz, onlar IMF’nin kapısında nöbet tutarlar” diye konuştu.

Davos’tan kopuş sürecini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Davos’ta o zaman (Ali) Babacan yanımdaydı, IMF Başkanı’yla görüşüyoruz, o dönem 23,5 milyar dolar IMF’ye borcumuz vardı. IMF Başkanı’na ‘Sen taksitlerini alıyor musun? Dolayısıyla Türkiye’nin siyasi kaderine müdahale edemezsin. Türkiye’nin Başbakanı benim. Sen sadece taksitlerini alacaksın’ dedim. Ne oldu? 2013’e kadar devam ettik, 2013’te son taksiti ödedik, ondan sonra bizim IMF’le ilişkimiz bitti. Biz buyuz ama bu CHP ne diyordu, ‘IMF’ten borç almanız lazım.’ O sizin işinizdir, bizim değil. Ve o gün bugün, bakın 10 sene geçti, biz IMF’den borç almadık. O zaman da Merkez Bankamızın döviz rezervi 27,5 milyar dolardı. Bunlar ne yapıyor, İngiltere’ye gidip 3,5 milyar dolar getirecekmiş, onlar sana delikli kuruş vermezler, tefeci kime para vereceğini çok iyi bilir. Nitekim tefeciden para isteyenin akıbeti işte sandıklarda ortala çıktı. Olay bu kadar basit.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yolda emin adımlarla yürüdüklerini ve yürüyeceklerini vurgulayarak “Güven ve istikrar, bu iki kavram çok önemli. Siyasette hep arkadaşlarımla bunu konuştum, iki kavram, güven ve istikrar. Bununla yola devam edeceğiz ve güçlü bir ekonomi yönetimini bu iki kavramın üzerine kuracağız. Uluslararası itibara sahip bir finans yönetimi, yatırım ve istihdam odaklı bir üretim ekonomisi tasarlıyoruz” dedi.

“TERÖR ÖRGÜTLERİYLE YÜRÜTTÜĞÜMÜZ MÜCADELEYİ ARTIRACAĞIZ”

Türkiye’nin sanayiden enerjiye her alanda giderek artan üretim gücünün sağladığı imkânları, herkesi şaşırtacak yeni bir ekonomik atılımın lokomotifi hâline getireceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz’de doğal gaz keşfi ve ardından doğal gazın vatandaşlara bir ay süreyle ücretsiz sunulduğunu anımsattı.

Doğal gazın 25 metreküpünün de 1 yıl boyunca hanelere ücretsiz verileceğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Şimdi Gabar’da petrol çıktı, yatarak değil çalışarak çıktı. Daha önce orada bay bay Kemal’in dirsek temasında olduğu teröristlerin oralarda beton dökmeleri sebebiyle petrol çıkartamıyorduk ama şimdi çıkardık. Bununla birlikte küresel gelişmelerin bozduğu dengeler yeniden kuruluyor. Türkiye’nin bu tabloda inşallah çok farklı bir gücü olacak, hak ettiği yeri de alacak. Güneyimizdeki güvenlik tehditlerini, terör örgütleriyle yürüttüğümüz mücadeleyi artıracağız. Siyasi ve diplomatik kanalları daha etkin işleteceğiz. Bölgesel gelişmeleri doğru şekilde yönlendirerek, kısaca, çok yönlü çalışmalarla sınırlarımızdan bunları da uzak tutmaya devam edeceğiz.”

“SURİYE TOPRAKLARINDAKİ GÜVENLİ BÖLGELERE BUGÜNE KADAR 600 BİNE YAKIN KİŞİNİN GÖNÜLLÜ OLARAK GERİ DÖNMESİNİ SAĞLADIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bay bay Kemal’in ortakları ne diyordu; ‘Biz güneyimizdeki terör örgütleriyle beraber olacağız’ Bununla kalmadılar, oralardaki petrol kaynaklarını, bu teröristlerle paylaşmanın adımlarını attılar. İşte Kamışlı bunlardan bir tanesidir. Koalisyon güçleriyle ortak hareket ettiler” ifadesini kullandı.

Vatandaşların da talebi olan sığınmacıların gönüllü geri dönüşlerinin politikalarının bir parçası olarak değerlendirdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Ülkemize ve milletimize yakışır yol ve yöntemlerle, vatandaşlarımızın bu konudaki beklentilerini karşılamak görevimizdir. Suriye topraklarındaki güvenli bölgelere bugüne kadar 600 bine yakın kişinin gönüllü olarak geri dönmesini sağladık. Katar’la bir iş birliği yaptık, yeni bir iskân projesiyle, birkaç yıl içinde 1 milyon kişinin daha dönüşünü temin edeceğiz. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden tarıma, turizmden spora kadar, ülkemize asırlık kazanımlar sağladığımız alanlarda çıtayı daha yukarıya taşıyacak yatırımlarla yolumuza devam edeceğiz.”

Mesleki eğitim başta olmak üzere ülkenin şartlarına ve gençlerin beklentilerine karşılık gelecek uygulamaları geliştirerek sürdüreceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlıkta dünyanın örnek aldığı altyapı ve sigorta sistemini hep daha ileriye taşıyıp yaygınlaştıracaklarını ve şehir hastanelerini artıracaklarını söyledi.

Kalkınmanın temel altyapısı olan ulaştırma ve enerjide yürütülen yatırımları küresel düzeye taşıyarak, Türkiye’nin “hub” konumunu güçlendireceklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nitekim Sayın Putin, Türkiye’nin, yani Trakya’nın hub bölgesi olması konusunu bu tebrik mesajında yine tekrar etti. Onlarla bu adımı atacağız ve böylece Trakya bir hub olacak” diye konuştu.

“SOSYAL YARDIM VE DESTEK SİSTEMİMİZİ GELİŞTİRECEĞİZ”

Ülkenin lokomotifi hâline dönüşen sanayinin, bilhassa savunma sanayiinin marka değerini artıracaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bizi dünya gıda sektörünün en önemli aktörlerinden biri hâline getiren tarım ve hayvancılıkta girdi fiyatlarını düşüren, üretici gelirlerini artıran, tüketici erişimini kolaylaştıran bir sistemi hayata geçireceğiz. Hizmetler sektörümüzün ana gelir kaynağı turizmde yakaladığımız ivmeyi sürdüreceğiz. Sosyal yardım ve destek sistemimizi, milletimizin tek bir ferdinin bile kendisini sahipsiz hissetmeyeceği, dışlanmışlık duygusuna kapılmayacağı seviyeye getirene kadar geliştireceğiz. Kısacası önümüzdeki dönemin her anını Türkiye Yüzyılı’na yakışır eser ve hizmetlerle değerlendireceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın 570’inci yıl dönümüne kavuşulacak İstanbul’un fethinin, bir çağı açıp yeni bir çağı kapattığını anımsatarak, 570 yıl önceki “Konstantiniyye muhakkak fetih olunacaktır. Onu fetheden komutan, ne güzel komutan ve onun askeri ne güzel askerdir” hükmünü yerine getirdiklerini ifade etti.

Fethin yarın İstanbul’da kutlanacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ne mübarek komutan, ne mübarek asker. İnşallah sizleri karşımda bu ecdadın torunları olarak görüyorum. Sizlerle iftihar ediyorum, sizlere inanıyorum, güveniyorum. İnşallah bu seçimleri giriş kapısı olarak gördüğümüz Türkiye Yüzyılı da tarihe işte böyle bir dönüm noktası olarak geçecektir. Dün ‘Türkiye bize, biz de Türkiye’ye ve milletimize emanetiz’ demiştik. Emanete sahip çıktığınız için sizlere en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Kelimelere sığmayan şu sevginiz, coşkunuz, vefanız, kadirşinaslığınız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bizlere bu toprakları vatan yapmak ve vatan olarak tutmak için canlarını feda eden tüm şehitlerimizi rahmetle yâd ediyorum. 15 Temmuz gecesi şu gazi mekânın önünde istiklalleri ve istikballeri için gözlerini kırpmadan ölüme yürüyen şehitlerimizi kemal-i edeple anıyorum. Sizler buradaki varlığınızla şehitlerimizin elden ele bugünlere ulaştırdığı kutlu sancağın asla yere düşmeyeceğini bir kez daha gösterdiniz. Rabb’im hepinizden razı olsun. Bize yeni bir zafer daha yaşatan milletimiz var olsun. Türkiye Yüzyılı kutlu olsun. Büyük Türkiye zaferimiz hayırlı olsun.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını Arif Nihat Asya’nın “Dua” şiirini okuyarak sonlandırdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde vatandaşlara hitabı öncesinde, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici ile Cumhur İttifakı’na desteğini açıklayan Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ve Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan ile bir araya geldi.

Kabulde; Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, Anavatan Partisi Genel Başkanı İbrahim Çelebi, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da yer aldı.

Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara hitabının ardından Cumhur İttifakı’nda yer alan partilerin lideriyle vatandaşları selamladı. Selamlamada, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan da yer aldı.

Okumaya devam edin

Dünya

“Bugün kazanan sadece Türkiye’dir”

Avatar

Haber

on

Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci tur sonuçlarına ilişkin olarak açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs seçiminin de 28 Mayıs seçiminin de galibi 85 milyon vatandaşımızın tamamıdır. Biz ‘öyle bir kazanacağız ki kimse kaybetmeyecek’ demiştik. Öyleyse bugün kazanan sadece Türkiye’dir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kısıklı’da vatandaşlara hitap etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kısıklı’daki konutunun önünde bekleyen vatandaşlara hitap etmek üzere, eşi Emine Erdoğan’la birlikte seçim otobüsünün üzerine çıktı.

Bu sırada çalınan ”Duyanlara, duymayanlara” şarkısına eşlik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra yaptığı konuşmada, İstanbul’u çok sevdiklerini, İstanbul aşığı olduklarını, İstanbul’la yola çıktıklarını ve İstanbul’la yola devam ettiklerini söyledi.

Bugün Kısıklı’nın, Üsküdar’ın, İstanbul’un bir başka olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Değerli dava ve yol arkadaşlarım” diye seslendiği alandaki vatandaşları kalbi duygularıyla, hürmetle, muhabbetle selamladığını dile getirdi.

“Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunu milletimizin teveccühüyle tamamlamış bulunuyoruz. İki bayram arasında bize bir demokrasi bayramı yaşatan milletime şükranlarımı sunuyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sandık başına gidip kendisi ve evlatlarının geleceği için iradesini ortaya koyan tüm vatandaşlara teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teşkilatın tüm mensuplarını, kadın ve gençlik kollarını, sandık müşahitlerini, gönüllü olarak seçimin sağlıklı şekilde yürümesine katkıda bulunan herkesi, kampanya ekibini, kadınları, gençleri ve AK Parti davasına gönül veren tüm kardeşlerini tebrik ettiğini belirtti.

“SİZLERİN GÜVENİNE LAYIK OLACAĞIZ”

Yurt içinde, yurt dışında ikinci tura göre özellikle yüksek oy oranlarıyla sandığa koşan herkese teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaptığı tercihle önümüzdeki 5 yıl boyunca ülkeyi yönetme sorumluluğunu bir kez daha bize tevdi eden milletimizin her bir ferdine teşekkür ediyorum. İnşallah sizlerin güvenine layık olacağız. 21 yıl layık olduğumuz gibi layık olacağız. Ne dedim; ‘Pazara kadar değil, mezara kadar beraber olacağız’ Hep ‘Bu sevda burada bitmez’ dedik. Öyle mi? Şimdi bak ‘bay bay Kemal’ diyorlar. Biz hep ‘Bu kutlu yürüyüş yarım kalmaz’ demiştik. Biz hep ‘Hizmet eden hezimete uğramaz’ demiştik. Biz hep ‘Türkiye bize, biz de Türkiye’ye emanetiz’ demiştik. İsterseniz buna bir üçüncü ‘bay’ daha ilave edebiliriz; bay bay Bay Kemal.”

“14 MAYIS SEÇİMİNİN DE 28 MAYIS SEÇİMİNİN DE GALİBİ 85 MİLYON VATANDAŞIMIZIN TAMAMIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 Mayıs’taki Cumhurbaşkanı Seçimi’nin, kendisiyle millet arasındaki muhabbetin demokrasi ateşinde şekillenmiş hâli olduğunu söyledi.

“Nasıl demir ateşle buluşarak çeliğe dönüşürse, sizlerin iradesi de sandıkta Türkiye’nin bükülmez, kırılmaz, paslanmaz gücü hâline geldi” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na atıfta bulunarak, şöyle konuştu: “Buradan Türkiye’ye bir hesap yapıyorum. ‘Hesap uzmanıyım’ diyordu ya… 2018’de CHP’nin vekil sayısı neydi biliyor musunuz? 146. 2023’te CHP’nin vekil sayısı, yani bu seçimde 169 çıkardı. Fakat malum, toplamda yüzde 1 bile oya sahip olmayan malum partilere kiralık vekil verdi. Ne kadar? 40 tane. Peki, ne oldu? Şimdi 129’a düştü CHP. Hesap uzmanı ya, bu işleri çok iyi bilir. Böylece kaybettiği vekiller sebebiyle herhalde CHP bunu, bay bay Bay Kemal’e hesabını soracaktır. Diyoruz ki 14 Mayıs seçiminin de 28 Mayıs seçiminin de galibi 85 milyon vatandaşımızın tamamıdır.”

Bir şey daha söylediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “‘Biz öyle bir kazanacağız ki kimse kaybetmeyecek’ demiştik. Öyleyse bugün kazanan sadece Türkiye’dir. Demokrasimizden, kalkınmamızdan, hedeflerimizden taviz vermeden şimdi Türkiye Yüzyılı’nın kapısını açtık ama beraberce açtık. Erkeğinden kadınına, gencinden yaşlısına, çalışanından emeklisine kadar milletimizin tüm kesimlerinin hayallerini, heyecanlarını beraberce hayata geçirdik. Kalbi ve gözü bize dönük dostlarımızın umutlarını beraberce yükselttik” değerlendirmesinde bulundu.

“ASIL OLAN MİLLETİMİZİN BİRLİĞİNE VE BERABERLİĞİNE SAHİP ÇIKMASIDIR”

Alanın muhteşem olduğunu, Kısıklı meydanının tarih yazdığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir İstanbullu, bir Üsküdarlı, bir Kısıklılı olarak sizin gibi yol arkadaşları verdiği için Allah’a hamdediyorum. Her zaferimizi yine sizlerle birlikte kutlayacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024’te yapılacak yerel seçimlere değinerek, “Şimdi önümüzde 2024 var. Ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi? 2024’te Üsküdar’ı da İstanbul’u da yerel seçimlerde kazanmaya hazır mıyız? Öyleyse durmak yok, çok çalışacağız” ifadelerini kullandı.

Alandaki katılımcıların sayısına ilişkin bilgi paylaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda emniyetten dedim ki Kısıklı meydanında ne kadar vatandaşım var? Rakam ne biliyor musunuz? 55 bin. Seçimler gelir geçer, sel gider kum kalır. Asıl olan ülkemizin hedeflerinden sapmaması, milletimizin birliğine ve beraberliğine sahip çıkmasıdır. Bugünkü seçimlerin en büyük mesajı işte budur” diye konuştu.

“Seçim sonuçları bir kez daha göstermiştir ki hiç kimse bu ülkenin kazanımlarına göz dikemez” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte şimdi dünya ülkeleri arıyor. Az önce Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham kardeşim aradı. Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev kardeşim aradı. Libya Başbakanı aradı. Hepsi ardı ardına arıyorlar. Ve diyorlar ki ‘Gerekirse ilan edin, davet edin, hemen şimdi de geliriz’ Çünkü bu zaferi bizimle gerek Batı’da gerek Körfez’de… Katar arıyor, aynı şekilde o da bu mutluluğu paylaşıyor” dedi.

“HİÇ KİMSE İNSANIMIZIN SAHİP OLDUĞU HAK VE ÖZGÜRLÜKLERE EL UZATAMAZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiç kimse insanımızın sahip olduğu hak ve özgürlüklere el uzatamaz. Hiç kimse milletimize tepeden bakamaz, insanımıza hakaret edemez. Gençlerimizi kendi dipsiz karanlıklarına sürükleyemez. Hiç kimse Türkiye’ye parmak sallayamaz. Bunun için terör örgütünden karanlık mahfillere herhangi bir aracı ayağımıza dolayamaz. Hiç kimse milletimizin bir olma, iri olma, diri olma, kardeş olma, hep birlikte Türkiye olma azmini kıramaz” ifadelerini kullandı.

“BİZDE AİLE KUTSALDIR”

Alandaki vatandaşlara “Kardeşlerim şimdi öyle bir haykıralım ki Ankara bunu duysun. İstanbul’un tüm ilçeleri bunu duysun” diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: ”Kardeşlerim bu CHP, LGBT’ci midir? Bu HDP, LGBT’ci midir? Bu İYİ Parti, LGBT’ci midir? O yanındaki bazı ufaklıklar var, onlar da LGBT’ci midir? Peki, AK Parti’ye LGBT sızabilir mi? MHP’ye sızabilir mi? Cumhur İttifakı’nın diğer üyelerine sızabilir mi? İşte unutmayın, Yunus’un ‘Her dem yeniden doğarız, bizden kim usanası’ dediği gibi her seçim bizim için bir yeniden doğuştur. Bizde aile kutsaldır. Aileye kimse dil uzatamaz. Kadına şiddet bizde yasak, haramdır. Buna kimse tevessül edemez ve ümüğünü sıkarız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek dönemde millete ne söz verdilerse onu yapacaklarını, yerine getiremeyecekleri hiçbir sözü vermeme prensibine de bağlı kalacaklarını söyledi.

Şimdi Ankara’ya yola çıkacağını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu defa bir değişiklik yaparak balkon konuşmasını Külliyeden gerçekleştireceğini, Külliyeden tüm dünyaya sesleneceğini dile getirerek, vatandaşlardan Başkent’e gitmek için müsaade istedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11 ildeki depremzedelere teşekkür ederek, “Onlar konteynerlerde, çadır kentlerde oylarını gittiler, büyük bir vakurla kullandılar. Allah onlardan razı olsun. Rabbim beterinden korusun. Söylediğim gibi inşallah bir yıl içinde de kalıcı konutları hâlledeceğiz” ifadelerini kullandı.

Alandaki vatandaşlara, “Şöyle haykıralım, tüm Türkiye duysun. Üsküdar bunu yapar, kaldıralım elleri. Hazır mıyız?” diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız” ifadelerini katılımcılarla birlikte tekrarladı.

Okumaya devam edin
Reklamlar
Dünya3 saat önce

“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır”

Dünya2 gün önce

“Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır”

Dünya2 gün önce

“Bugün kazanan sadece Türkiye’dir”

Dünya2 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, oyunu Saffet Çebi Ortaokulu’nda kullandı

Dünya5 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes’in anıt mezarını ziyaret etti

Dünya2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” Mesajı

Dünya2 hafta önce

“Milletimizin her kesiminin sıkıntılarını çözmek için gece-gündüz çalışıyoruz”

Dünya2 hafta önce

“Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır”

Dünya3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, televizyon kanalları ortak yayınına katıldı

Dünya3 hafta önce

“Türkiye; üretimiyle, istihdamıyla, ihracatıyla; küresel bir güç hâline geldi”

Dünya3 hafta önce

“En düşük memur maaşı 22 bin lirayı bulacak”

Dünya3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “45 bin Öğretmen Atama Töreni”ne katıldı

Dünya3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi büyüttük, güçlendirdik, milletimizi güvenli, huzurlu bir hayata kavuşturduk”

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren hep peşinde olduğumuz hayalleri birer birer gerçekleştiriyoruz”

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “21 yıldır sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık”

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TEKNOFEST, kendi alanında bir markaya dönüştü”

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | “Ülkemizin sanayisini, tarımını, enerjisini, altyapısını büyütmeden soframıza koyduğumuz ekmeği büyütemeyiz”

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyet tarihinin en büyük konut ve şehircilik seferberliğini alnımızın akıyla tamamlayacağız”

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsanımızın hayat kalitesini yükseltiyor, yatırımla, istihdamla, üretimle ülkemizi büyütüyoruz”

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz Doğal Gazı Devreye Alma Töreni’ne katıldı

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi geleceğe hazırlayan, iyi çalışılmış projelerle gençlerimizin huzuruna çıkıyoruz”

Dünya1 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eskişehir’de toplu açılış törenine katıldı

Dünya1 ay önce

İyi ki Varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Cumhuriyetimizin 100. yılında, Türkiye Yüzyılı’na giden yolu Afyon’dan başlatıyoruz”

Dünya2 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi sağlık alanında küresel bir cazibe merkezi hâline dönüştürmekte kararlıyız”

Dünya2 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başakşehir-Çam ve Sakura Şehir Hastanesi-Kayaşehir Metro Hattı Açılış Töreni’ne katıldı

Dünya2 ay önce

Cihan Özgel, Özgel Patent | Allah size merhamet ve vicdan versin

Dünya2 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlık çalışanlarıyla iftarda bir araya geldi

Dünya2 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 TV, 360 ve tv4 ortak yayınına katıldı

Dünya2 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar 2023 hedeflerimizin ışığında ilerledik, bundan sonra Türkiye Yüzyılı vizyonuna doğru yürüyeceğiz”

Dünya2 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünden itibaren Togg’u yollarda görmeye başlıyoruz”

Dünya2 ay önce

İsmail Fidan Bilirkişi | Bu kişinin ve yakınlarının Mal varlıkları araştırılması “Türk Milleti” adına çok önemli

Dünya2 ay önce

İyi ki varsınız |Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman Yeni Afet Konutları Temel Atma Töreni’ne katıldı

Dünya2 ay önce

İyi ki varsın Mehmet Ali Çeçen

Dünya3 sene önce

Metin Aslım : İş ve Cemiyet Hayatının Sevilen Siması

Dünya3 sene önce

İyi ki varsın Emel USLU ATİK ;

Dünya3 sene önce

İyi ki varsın Demet PEKER;

Dünya3 sene önce

İyi ki varsın Nalan ÖZKAN

Dünya2 sene önce

Türkiye’nin Genç Patronları ; Ebru ÖZDEMİR

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Sibel GÖZÜYUKARI

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Filiz YILDIRIM

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Meliha KARAMAN

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Buse ALUÇ

Dünya3 sene önce

İyi ki varsın Ali Nihat GÖKYİĞİT

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Ayşegül ABACI

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Filiz AKKAŞ

Dünya3 sene önce

İyi ki varsın Açelya ELMAS

Dünya3 sene önce

İyi ki varsın Gül ALCANSOY;

Dünya3 sene önce

ASTOP, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş’e “Üstün Hizmet ve Başarı Beratı” verdi.

Dünya3 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ahlat Selçuklu Mezarlığı’nı ziyaret etti

Dünya2 sene önce

Sektöre yön verenler, Ahmet ÇALLI

Dünya2 sene önce

Emel Uslu ATİK’le ZİRVE YOLUNDA

Dünya3 ay önce

“14 Mayıs 2023 tarihinde milletimiz, cumhurbaşkanını ve milletvekillerini seçmek üzere sandık başına gidecektir”

Dünya2 sene önce

Burak Elmas, Galatasaray kulübünün 38. başkanı oldu

Dünya3 sene önce

İyi ki varsın Beril ÇAVUŞOĞLU

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Burcu KARADAĞ

Dünya4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Ticarette korumacılığın artması, serbest ticaretin sekteye uğraması endişe vericidir”

Dünya4 sene önce

“TÜRKİYE VE JAPONYA’NIN DOSTLUĞU; KÖKLÜ, DERİN VE SAMİMİ”

Dünya4 sene önce

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ DOSTLUK VE YAKIN İŞ BİRLİĞİ TAKDİRLE KARŞILANIYOR”

Dünya3 sene önce

İyi ki varsın Semra İĞTAÇ

Dünya4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan,“G-20 platformu, küresel meselelerin çözümünde daha etkin ve güçlü bir mecra olmalı”

Dünya2 sene önce

ULUSLARARASI GİRİŞİMCİLİK VE İNOVASYON ZİRVESİ İSTANBUL’DA GERÇEKLEŞTİ

Dünya2 ay önce

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta Deprem Konutları Temel Atma Töreni’ne katıldı

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın ; Mehmet Cengiz

Dünya2 sene önce

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank : Türkiye artık savunma sanayii ihraç edebilen bir ülke

Dünya2 sene önce

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ETİ Maden Lityum Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde konuştu

Dünya4 sene önce

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİNİN DEĞERİ DAHA DA YÜKSELMİŞTİR”

Reklamlar

Son Dakika Haber