Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Pandeminin getirdiği olumsuz ticaret ortamına rağmen, bu yıl da ihracatta kayda değer bir performansla yolumuza devam ediyoruz.” dedi.
Bakan Pekcan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından İstanbul’da bir otelde düzenlenen, “Türkiye’nin İlk 1000 İhracatçısı Prestij Kitabı”nın tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, söz konusu etkinlik vesilesiyle ihracatçılar ve iş dünyasıyla bir araya gelmekten dolayı mutlu olduğunu dile getirdi.
İhracatın, bölgesinde ve küresel ölçekte ağırlığını her geçen gün daha fazla hissettiren Türkiye’nin elindeki en değerli, en önemli, en kritik enstrümanlardan birisi olduğunu dile getiren Pekcan, “Son 18 yıllık dönemde, küresel pazarlar ve piyasalarla olan etkileşimini oldukça derinleştiren Türkiye, ihracat kapasitesini hızlı biçimde artırmıştır. Ülkemiz ekonomisinin yüksek büyüme ve katma değerli-yerli üretim perspektifine paralel olarak, ihracatımızı her geçen gün teknoloji, tasarım ve katma değer odaklı artırıyoruz. Devletimizin desteği ve siz kıymetli ihracatçılarımızın çalışmaları ile bugüne kadar Türkiye’nin ihracat serüveni önümüzdeki dönemlerde de gelişerek, en güzel biçimde devam edecektir.” diye konuştu.
2019 yılında küresel piyasaları etkileyen ticaret savaşlarına ve 2020 yılında vuku bulan pandemiye rağmen, Türkiye’nin ekonomik alanda, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında pek çok açıdan pozitif ayrıştığını gördüklerini belirten Pekcan, “Türkiye olarak her zaman adil, rekabet ve kurallara dayalı bir küresel ticaret sisteminden yana olduk ve olmaya da devam edeceğiz. Ticarette korumacılık eğilimlerinin artırılması taraftarı değiliz. Çünkü bizim en başta kendimize, üreticimize ve ihracatçımıza güvenimiz tam.” ifadelerini kullandı.
“Adil ve kurallara dayalı bir sistem içerisinde başarılı olacağımızı biliyoruz”
Bakan Pekcan, şöyle devam etti:
“Tüm iktisadi ve beşeri kaynaklarımızla, üretim ve rekabet gücümüzle; adil ve kurallara dayalı bir sistem içerisinde başarılı olacağımızı biliyoruz. Nitekim, Türkiye geçtiğimiz sene, küresel ihracatın yüzde 3,6 küçüldüğü; pek çok ülkenin ihracat kaybı yaşadığı bir dönemde; ihracatını yüzde 2,1 artırarak 180,8 milyar dolar ihracat ile dünyada ihracatını en fazla artıran 6’ncı ülke konumundadır.
Ayrıca ülkemizin hizmetler sektöründeki atılımlarına paralel olarak geçtiğimiz sene hizmet ihracatımız yüzde 10 artarak 65 milyar dolar seviyesine gelmiş; hizmet ticareti fazlamız da yüzde 16 artarak 36, 2 milyar dolar olmuştur. Türkiye’nin 2019 yılında dünya toplam ihracatından aldığı pay 0,96’dır. Bu rakam 1948 yılından itibaren Türkiye’nin dünya ihracat pazarından aldığı en yüksek paydır.”
Türkiye’nin tüm korumacı duvarlara rağmen dünya mal ve hizmet ticaretindeki rolünü güçlendirmeye devam ettiğini dile getiren Pekcan, “Burada bir parantez açarak belirtmek isterim ki; Türkiye olarak, tüm bu korumacı eğilimlere ve alınan tedbirlere seyirci kalıyor değiliz. Ticaret diplomasimizi sonuna kadar kullanarak iş insanlarımızın ihracatımızın her platformda hakkını arıyoruz.” dedi.
“İhracatta kayda değer bir performans sergiledik”
Bakan Pekcan, pandeminin getirdiği olumsuz ticaret ortamına rağmen, devletin desteği ve ticaret erbabının gayretleri ile bu yıl da, ihracatta kayda değer bir performansla sergilendiğini belirterek, şunları söyledi:
“En önemli dış pazarlarımızın ciddi ekonomik daralmalar yaşadığı, AB ekonomisinin yılın 2.çeyreğinde yüzde 14,1 küçüldüğü böylesine bir ortamda ilk 8 ayda 102 milyar dolarlık ihracat yapmamız önemlidir. Altın dış ticareti hariç olarak bakıldığında, ihracatın ithalatı karşılama oranı ocak-ağustos döneminde yüzde 83,6 gibi önemli bir seviyededir. Keza, işlenmemiş veya yarı işlenmiş altın ithalatı hariç tutulduğunda ocak-ağustos dönemi ithalatının yüzde 8,2 azaldı. Sadece mevcut ihracat performansımız değil, yakın geleceğe yönelik sinyaller de olumlu seyretmektedir”
Bakan Pekcan, geçen yıl ihracatın yüzde 4,2’sinin, ithalatında yüzde 5,3’ünün yerli paralarla gerçekleştirildiğini ifade ederek, gelecek dönemde bu oranların daha da artmasını ön gördüklerini söyledi.
İhracatta bir diğer temel hedefin ise ihracatı tabana ve tüm Türkiye sathına yaymak ve genişletmek olduğunu aktaran Pekcan, bu açıdan bakıldığında da Türkiye’nin iyi bir noktada olduğunu dile getirdi.
“Türk Eximbank’ın toplam destek tutarı, yüzde 7 arttı”
Bakanlık olarak yıllar içinde oluşan ihracat desteklerini tecrübeler çerçevesinde, desteklerin sonuç odaklı ve izlenebilir olmasına büyük bir önem verdiklerini vurgulayan Pekcan, şunları kaydetti:
“İhracata ilk hazırlıktan, pazarlama kabiliyetlerinin geliştirilmesine, dış pazarda tutunup markalaşmaya kadar, firmalarımızın yetkinlik düzeyine göre farklılaşan destek mekanizmalarımız var. Daha önce de vurguladığım üzere, katma değerli ve markalı ürün ihracatımızı artırmaya yönelik pazara giriş desteklerinden, fuar desteklerine; ticaret organizasyonlarından, markalaşma ve tasarıma kadar her alanda ihracatçılarımıza çok nitelikli ve cazip destekler verilmektedir.
Destek tutarlarımıza baktığımızda, 2019 yılında ihracatçılarımıza 2,5 milyar TL, 2020 yılı ağustos ayı sonu itibarıyla ise 1,4 milyar TL destek vermiş bulunmaktayız. Ayrıca hizmet ihracatı desteklerimiz kapsamında, 2019 yılında Bakanlığımızca 254,3 milyon TL destek ödemesi yapılmış olup, bu yıl içinde ise yaklaşık 148 milyon TL destek ödemesi gerçekleştirilmiştir.”
Finansman noktasında Türk Eximbank’ın toplam destek tutarının, bu yılın ilk 8 aylık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7 artarak 30,4 milyar dolara ulaştığı bilgisini paylaşan Pekcan, kredi kullandırımlarının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13 artışla 20 milyar dolara yükseldiğini bildirdi.
Pekcan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile ilgili alınan devlet destekli özel tedbirler kapsamında 5 bin 57 krediye ilişkin 4,1 milyar dolar vade uzatım talebinin de karşılandığını kaydetti.
” İhracatta en küçük potansiyeli dahi göz ardı etmiyoruz”
Kovid-19 sürecinde ihracatta zemin kaybetmemenin ve süreklilik ve sürdürülebilirlik koşullarını mümkün olduğunca temin etmenin son derece önemli olduğuna dikkati çeken Pekcan, sürecinin başında hızlı biçimde devreye alınan temassız ticaret önlemlerinin yanında, sanal fuar ve sanal ticaret heyeti, Kolay İhracat Platformu, Sanal Ticaret Akademisi ve E-Ticaret Bilgi Platformu gibi birçok örnek dijital uygulamayı devreye aldıklarını aktardı.
81 ilde ihracat potansiyeli olan ancak halihazırda ihracat yapmamış firmaların tespiti için de özel bir çalışma yürütüldüğünü belirten Pekcan, “Dış ticareti hiç tecrübe etmemiş bu tür firmalarımıza mentorluk ve destek sağlayarak ülkemiz için yeni ihracat neferleri ortaya çıkarmak istiyoruz. İhracatta en küçük potansiyeli dahi göz ardı etmiyor; bu potansiyelleri harekete geçirmek için çalışıyoruz.” diye konuştu.
“Umuyorum pandeminin tüm dünya genelinde kontrol altına alınmasıyla, ihracatımız açısından, Türkiye’nin ihracatı açısından daha da parlak bir ortamı konuşuyor olacağız.” diyen Bakan Pekcan, özel sektör, devlet ve millet arasındaki dayanışma ile katma değer odaklı yerli üretim ve ihracat adımlarını atmayı hep birlikte sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
İlk 1000 şirketin 430’u İstanbul’da
Sektör bazında incelendiğinde ise ilk 1.000 ihracatçı listesindeki toplam ihracatın yüzde 27,3’ünü Otomotiv Endüstrisi, yüzde 12’sini Kimyevi Maddeler ve Mamulleri sektörü, yüzde 11’ini Çelik sektörü gerçekleştirdi. Bu üç sektör ilk 1.000 ihracat listesinde yer alan toplam ihracatın yüzde 50,6’sını oluşturdu. Listede İstanbul’dan 430 şirket yer alırken, İzmir’den 79, Gaziantep’ten 70, Kocaeli’nden 65, Bursa’dan 61, Ankara’dan ise 47 şirket yer alma başarısı gösterdi.
2019 Genel Sıralaması
Firma Unvanı
2019 İhracatı ($)
1
FORD OTOMOTİV SANAYİ A.Ş.
5.869.661.568,96
2
TOYOTA OTOMOTİV SANAYİ TÜRKİYE A.Ş.
4.232.517.062,08
3
TÜRKİYE PETROL RAFİNERİLERİ A.Ş.
3.511.810.833,47
4
OYAK-RENAULT OTOMOBİL FABRİKALARI A.Ş.
2.385.472.903,08
5
KİBAR DIŞ TİCARET A.Ş.
2.247.566.131,48
6
TGS DIŞ TİCARET A.Ş.
2.231.960.406,41
7
TOFAŞ TÜRK OTOMOBİL FABRİKASI A.Ş.
2.210.593.979,76
8
VESTEL TİCARET A.Ş.
2.194.275.175,16
9
ARÇELİK A.Ş.
1.837.021.909,39
10
MERCEDES-BENZ TÜRK A.Ş.
1.507.856.688,09
11
HABAŞ SINAİ VE TIBBİ GAZLAR İSTİHSAL ENDÜSTRİSİ A.Ş.
1.358.494.169,34
12
İSTANBUL ALTIN RAFİNERİSİ A.Ş.
1.196.080.634,46
13
SOCAR TURKEY PETROL ENERJİ DAĞITIM SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
972.317.862,50
14
BSH EV ALETLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
934.084.659,69
15
BOSCH SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
923.763.043,42
Sektör Liderleri
Sektör
Firma Unvanı
Çelik
HABAŞ SINAİ VE TIBBİ GAZLAR İSTİHSAL ENDÜSTRİSİ A.Ş.
Çimento Cam Seramik ve Toprak Ürünleri
ŞİŞECAM DIŞ TİCARET A.Ş.
Demir ve Demir Dışı Metaller
KİBAR DIŞ TİCARET A.Ş.
Deri ve Deri Mamulleri
TGS DIŞ TİCARET A.Ş.
Diğer Sanayi Ürünleri
POLİN DIŞ TİCARET A.Ş.
Elektrik Elektronik ve Hizmet
VESTEL TİCARET A.Ş.
Fındık ve Mamulleri
FERRERO FINDIK İTHALAT İHRACAT VE TİCARET A.Ş.
Gemi ve Yat
TERSAN TERSANECİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Halı
ERDEMOĞLU DIŞ TİCARET A.Ş.
Hazırgiyim ve Konfeksiyon
TGS DIŞ TİCARET A.Ş.
Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri
İSTANBUL GIDA DIŞ TİCARET A.Ş.
İklimlendirme Sanayii
BOSCH TERMOTEKNİK ISITMA VE KLİMA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Kimyevi Maddeler ve Mamulleri
TÜRKİYE PETROL RAFİNERİLERİ A.Ş.
Kuru Meyve ve Mamulleri
ÖZGÜR TARIM ÜRÜNLERİ İNŞAAT SANAYİ VE TİC. A.Ş.
Madencilik Ürünleri
EKOM ECZACIBAŞI DIŞ TİCARET A.Ş.
Makine ve Aksamları
TÜRK TRAKTÖR VE ZİRAAT MAKİNELERİ A.Ş.
Meyve Sebze Mamulleri
ALTUNKAYA İNŞAAT NAKLİYAT GIDA TİCARET A.Ş.
Mobilya,Kağıt ve Orman Ürünleri
HAYAT KİMYA SANAYİ A.Ş.
Mücevher
İSTANBUL ALTIN RAFİNERİSİ A.Ş.
Otomotiv Endüstrisi
FORD OTOMOTİV SANAYİ A.Ş.
Savunma ve Havacılık Sanayii
TUSAŞ TÜRK HAVACILIK VE UZAY SANAYİ A.Ş.
Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller
KLC GIDA ÜRÜNLERİ İTHALAT İHRACAT VE TİCARET A.Ş.
Süs Bitkileri ve Mam.
ÇİÇEKÇİLER BİRLİĞİ DIŞ TİC. A.Ş.
Tekstil ve Hammaddeleri
AK-PA TEKSTİL İHRACAT PAZARLAMA A.Ş.
Tütün
BRİTİSH AMERİCAN TOBACCO TÜTÜN MAMULLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Yaş Meyve ve Sebze
UÇAK KARDEŞLER GIDA SERACILIK ULUSLARARASI NAKLİYE PLASTİK SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.
Zeytin ve Zeytinyağı
S.S. MARMARA ZEYTİN TARIM SATIŞ KOOPERATİFLERİ BİRLİĞİ (MARMARABİRLİK)
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Arap Ligi devletleriyle iş birliğini her alanda daha da ileri götürmeyi hedeflediklerini belirterek “Arap Ligi devletleriyle enerji ve madencilik alanında bir zirvenin tertip edilmesi daha kalıcı, daha somut, çok taraflı iş birliğinin gelişmesi için önem arz ediyor.” dedi.
Enerji Stratejisini Anlattı
Bakan Bayraktar, 21 Arap ülkesinin büyükelçisini bakanlıkta ağırlayarak Türkiye’nin enerji stratejilerine ilişkin bilgiler paylaştı.
70 Milyar Dolarlık Fatura
Bayraktar, Türkiye’nin her yıl yaklaşık 70 milyar dolarlık bir enerji faturası olduğunu ifade ederek “Türkiye, petrolünün neredeyse yüzde 90’ını, doğal gazının ise çok yakın bir zamana kadar neredeyse tamamını ithal ederek karşılıyor. Dolayısıyla önceliğimiz, arz güvenliğini sağlarken enerjideki dışa bağımlılığımızı bitirebilmek.” dedi.
Yenilenebilir Potansiyeli
Türkiye’nin yenilenebilir enerji kaynaklarında büyük bir potansiyele sahip olduğuna dikkat çeken Bayraktar, “Azami ölçüde yenilenebilir kaynakları enerji miksimizin içerisine katmak istiyoruz, hedeflerimizden bir tanesi bu.” diye konuştu.
Fosil Yakıtlardan Dönüşüm
Bayraktar, Türkiye’de geçen 70 yıl boyunca nükleer enerjiden elektrik üretmeyle ilgili çalışmalar yapıldığını vurgulayarak “Akkuyu tamamlandığında Türkiye’nin elektrik enerjisinin yüzde 10’unu karşılayacak. Nükleer, bizim hem iklimle ilgili hedeflerimizi gerçekleştirmemize faydalı olacak, fosil yakıtlardan dönüşümümüzü hızlandıracak.” dedi.
10 Kat Hedefi
Türkiye’nin kendi denizlerinde ve kendi filosuyla doğal gaz aradığını kaydeden Bayraktar, Sakarya Gaz Sahası’nda 2028’de günlük 60 milyon metreküplük üretim hedefiyle mevcut üretimi 10 katına çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.
200 Bin Varil
Bayraktar, Şırnak, Gabar Dağı bölgesindeki petrol üretim çalışmalarına da dikkat çekerek “Yaklaşık bir milyar varillik bir rezervin olduğunu tahmin ettiğimiz bu sahada da şu anda üretimimiz devam ediyor. Önümüzdeki yıldan itibaren Gabar’da günlük üretimi 100 bin varile ve toplamda da yaklaşık 200 bin varile çıkaracak bir çalışmanın içerisindeyiz.” ifadelerini kullandı.
Kritik Madenler
Türkiye kritik madenler alanında çok önemli rezervlere sahip olduğunu ifade eden Bayraktar “Bu rezervleri en hızlı şekilde ekonomiye katmak, bu teknolojilerde de sanayimizi geliştirmek ve oralarda sadece ham madde değil aynı zamanda nihai ürünü üretmek istiyoruz. Bu anlamda Arap Ligi devletleriyle kritik madenlerle ilgili olarak önemli bir iş birliği alanımızın olduğunu düşünüyorum.” dedi.
İş Birliği Vurgusu
Bayraktar, enerji alanında uluslararası iş birliğine vurgu yaparak “Arap Ligi devletleriyle iş birliğimizin her alanda daha ileriye gitmesi, belki Arap Ligi devletleriyle enerji ve madencilik alanında bir zirvenin tertip edilmesi daha kalıcı, daha somut, çok taraflı iş birliğinin gelişmesi için önem arz ediyor. Biz ülke olarak özellikle petrol boru hatları, doğal gaz boru hatları, çevremizdeki ülkelerle, bölge ülkeleriyle yaptığımız iş birlikleri sayesinde bunları da geliştirmeye ve çeşitlendirmeye gayret ediyoruz.” değerlendirmesini yaptı.
Kalkınma Yolu Projesi
Irak’ın Kalkınma Yolu Projesi’nin aynı zamanda bir enerji yolu projesine dönüşmesinin önemine işaret eden Bayraktar, “Oradaki oluşturabileceğimiz petrol ve doğal gaz boru hatlarıyla elektrik iletim hatlarıyla da bölge kaynaklarını Türkiye’ye ve Türkiye’den de Avrupa’ya eriştirmek suretiyle çok daha bölgesel kapsamı genişletebileceğimiz bir iş birliği içerisinde olabileceğimize inanıyorum.” dedi.
Gazze İçin El Ele Vereceğiz
Bayraktar, konuşmasının sonunda İsrail’in yaklaşık bir yıldır Gazze’de çocuk yaşlı demeden 40 bin kişiyi şehit ettiğini anlatarak “Buna artık dünyanın ‘Dur’ demesi gerekiyor. Bu iradenin artık gösterilmesi gerekiyor. İnşallah tekrar Gazze’ye gideceğiz ve orada Gazze’nin yeniden inşasına hep birlikte el vereceğiz.” diye konuştu.
BAKAN TUNÇ: TÜRK DÜNYASI OLARAK DAİMA HAKKI, HAKKANİYETİ VE ADALETİ SAVUNACAĞIZ
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Adalet Bakanları Konseyi toplantısında konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Türk dünyası olarak nerede olursa olsun daima hakkı, hakkaniyeti ve adaleti savunacağız.” dedi.
Kazakistan’ın başkenti Astana’da Bağımsızlık Sarayı’nda düzenlenen toplantıya katılan Bakan Tunç, ‘Birliğimiz gücümüzdür’ şiarıyla Türk dünyasını her alanda kuvvetli kılmayı, daha dirençli ve dayanıklı hale getirmeyi hedefliyoruz.” diye konuştu.
İNSANLIK İÇİN BARIŞ VE HUZURA KATKI VEREN ADIMLARI ATMAKTA KARARLIYIZ
Asya’nın parlayan yıldızı Astana’da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu dile getiren Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Bu güzel birlikteliğin devamını sağlayacak istişarelerin, ülkelerimizin yargı kurulları arasındaki iletişim bağlarını daha da güçlendireceğine yürekten inanıyorum.” İfadelerini kullandı.
Bakan Tunç, “Geçmişte olduğu gibi bugün de tam bir kardeşlik içerisinde yan yana ve omuz omuzayız. Cumhurbaşkanı’mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Daha adil bir dünya mümkün’ düsturuyla insanlık için barış ve huzura katkı veren adımları atmakta kararlıyız.” dedi.
Bu amaçla kardeş ülkeler olarak birlikteliği ve dayanışmayı güçlendirmeye devam edeceklerini vurgulayan Adalet Bakanı Tunç, “Bizler, aynı kökten gelen ulu bir çınarın geniş bir coğrafyaya yayılan kollarıyız. Bu temeli unutmadan birliğimizi pekiştirdiğimiz takdirde dünyadaki gücümüzü hiç şüphesiz daha da artıracağız.” değerlendirmesinde bulundu.
Adalet Bakanı Tunç, TDT üyesi ülkeler arasında siyasi, kültürel, ekonomik, ticari ve askeri alanların yanında, adalet ve yargı konularındaki işbirliğinin de derinleştirilmesine ve geliştirilmesine önem verdiklerini vurguladı.
İŞBİRLİĞİMİZİ ARTIRACAK ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR YAPTIK
İstanbul’da 2021 yılında düzenlenen ve Türk devletlerinin bağımsızlığının 30. yıl dönümünün kutlandığı TDT 8. Zirvesi’nde “Türk Dünyası-2040 Vizyon Belgesi”ni birlikte kabul ettiklerini hatırlatan Bakan Tunç, “Bu vizyon doğrultusunda son 10 yılda Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde yüksek yargı kurullarına, yüksek mahkemelere, başsavcılara, adalet akademilerine, avukatlara ve noterlere ilişkin işbirliğimizi artıracak önemli çalışmalar yaptık.” diye konuştu.
Türk dünyası olarak uluslararası adli işbirliğini daha da ilerletmelerinin gerektiğine dikkati çeken Adalet Bakanı Tunç, “Birazdan imzalayacağımız ortak bildiriyle adli işbirliğimizin daha da ileriye taşınacağına yürekten inanıyorum.” dedi.
Terörle mücadeleye de değinen Bakan Tunç, FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde ve milletin onurlu direnişiyle başarısızlığa uğratıldığını anımsattı.
TERÖR İNSANLIK SUÇUDUR
Terör konusuna da değinen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü;
“Terör, insanlık suçudur. Terörle mücadelenin hukuk zeminindeki önemli bir boyutunu da hiç şüphesiz ülkeler arasındaki iade talepleri yani adli yardımlaşma oluşturmaktadır. Biz, adli işbirliği konusunda uluslararası hukuktan doğan yükümlülüklerimize şimdiye kadar samimiyetle uyduk. Bundan sonra da aynı ciddiyet ve kararlılıkla bu yükümlülüğümüze uymaya devam edeceğiz fakat aynı bakış açısını tüm dünyadan beklediğimiz gibi, tarihi, kültürel birçok ortak ve akrabalık bağımızın olduğu Türk dünyası ülkelerinden özellikle beklediğimizi altını çizerek vurgulamak istiyorum.”
ULUSLARARASI İNSANCIL HUKUKUN, YA HİÇE SAYILDIĞINI YA DA ÇİFTE STANDARDA TABİ TUTULARAK İŞLETİLDİĞİNİ GÖRÜYORUZ
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Gazze’deki insanlık felaketine dikkati çekerek, “1917’ye kadar özenle korunan, her dinden insanın barış ve esenlik içerisinde yaşadığı Filistin, maalesef günümüzde kanla, gözyaşıyla, zulümle yıkanmaktadır. İşgalci İsrail, hastaneleri, okulları, camileri, kiliseleri, mülteci kamplarını bombalayarak tarihte eşi benzeri görülmemiş bir katliam, soykırım gerçekleştiriyor.” ifadelerini kullandı.
İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği saldırılarda 40 binden fazla kardeşlerinin şehit olduğunu anlatan Bakan Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunların en az 16 bini çocuk, 10 bini kadın. Maalesef geçmişte olduğu gibi bugün de uluslararası insancıl hukukun, güç sahipleri tarafından ya hiçe sayıldığını ya da çifte standarda tabi tutularak işletildiğini görüyoruz. Türkiye olarak Cumhurbaşkanı’mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Filistin’de akan kanın durması için yoğun bir diplomasi trafiği yürütüyoruz. Gecikmeli de olsa Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı harekete geçmiş, İsrail Başbakanı (Binyamin) Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı (Yoav Gallant) için işledikleri savaş ve insanlık suçları nedeniyle ‘yakalama kararı başvurusunda’ bulunmuştur. Bir an önce yakalama kararının icra edilmesini bekliyoruz. Bu davanın yanında, Güney Afrika’nın soykırım suçlamasıyla Uluslararası Adalet Divanında açtığı davayı ayrıca çok değerli buluyor ve destekliyoruz.
İSRAİLLİ YETKİLİLER HAK ETTİKLERİ CEZAYI ALANA KADAR MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ
“Türkiye olarak bu soykırım davasına müdahil olmak için 7 Ağustos 2024 tarihinde resmi başvuruda bulunduk. Türkiye olarak, İsrailli yetkililer hak ettikleri cezayı alana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” diyen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, ‘Türk dünyası olarak nerede olursa olsun daima hakkı, hakkaniyeti ve adaleti savunacağız.” diye konuştu.
Bakan Tunç, Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı olarak yargıyı ilgilendiren tüm alanlarda her türlü işbirliğine hazır olduklarını dile getirerek “‘Birliğimiz gücümüzdür’ şiarıyla Türk dünyasını her alanda kuvvetli kılmayı, daha dirençli ve dayanıklı hale getirmeyi hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kazakistan Adalet Bakanı Azamat Yeskarayev’in ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Azerbaycan Adalet Bakanı Farid Ahmedov, Kırgızistan Adalet Bakanı Ayaz Baetov, Özbekistan Adalet Bakanı Akbar Taşkulov ile TDT Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev katıldı.
TDT Adalet Bakanlıkları arasında işbirliğinin geliştirilmesi için perspektiflerin belirlenmesi ve sistemlerinin dijitalleştirilmesi konularının masaya yatırıldığı toplantıda bakanlar, TDT Adalet Bakanları 1. Konseyinin Astana Bildirisi’ni imzaladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Türkiye ve Mısır, Filistin meselesinde ortak bir duruşa sahiptir. 11 aydır devam eden soykırımın sona ermesi, kalıcı ateşkesin bir an evvel tesisi, insani yardımların engelsiz akışı önceliğimiz olmaya devam ediyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki baş başa görüşmeleri, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı ve anlaşmaların imza töreninin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi’yi Türkiye’de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi’nin, şubat ayındaki Kahire ziyaretlerinde büyük bir teveccüh gösterip, kendilerini çok sıcak ağırladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahire ziyaretinin iki ülke ilişkilerinde yeni bir dönüm noktası olduğunu söyledi.
“MISIR İLE ASIRLARI AŞAN ORTAK GEÇMİŞE VE YAKIN DOSTLUK BAĞLARINA SAHİBİZ”
O günden bugüne diyaloğu ve iş birliğini en üst seviyede tuttuklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bölgemize dair meselelerde daima yakın istişare hâlinde olduk. Her alanda gelişmekte olan iş birliğimizi değerli kardeşimin iadeiziyaretiyle daha da ileriye taşıyoruz. Mısır ile asırları aşan ortak geçmişe ve yakın dostluk bağlarına sahibiz. Önümüzdeki sene diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 100’üncü yıl dönümünü kutlayacağız. İnsanlık tarihine yön veren medeniyetlere beşiklik yapmış iki kadim ülkeyiz. Ülkelerimiz arasındaki köklü ve çok boyutlu ilişkileri müşterek çabalarımızla sürekli güçlendiriyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çalışmalarımızın semerelerini görmekten ayrıca memnuniyet duyuyorum. Sayın Sisi ile Kahire’deki görüşmemizde Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyimizi yeniden yapılandırma kararı almıştık. Bu mekanizmanın ilk toplantısını da bugün gerçekleştirdik. Ortak bildirimizle iş birliğimizi sanayi, ticaret, savunma, sağlık, çevre, enerji dâhil her alanda ilerletme irademizi teyit ettik” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ticaret ve ekonominin iki ülke arasındaki iş birliğinin en güçlü boyutunu oluşturduğuna işaret ederek, “Son 10 yılda Mısır’ın ilk 5 ticaret ortağı arasında yer almaya devam ettik. Ticaret hacmimizi önümüzdeki 5 yıl içinde 15 milyar dolara çıkarma hedefimize doğru kararlı bir şekilde ilerliyoruz” diye konuştu.
Türk iş adamlarının 3 milyar dolara yaklaşan yatırımlarıyla Mısır ekonomisine önemli katkı sağladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk girişimcileri yatırımlarını daha da artırma noktasında teşvik ettiklerini, Mısırlı yatırımcıları da Türkiye’ye beklediklerini ifade etti.
“TÜRKİYE VE MISIR’IN BÖLGESEL BARIŞ VE İSTİKRARA KATKILARI HAYATİ ÖNEMDEDİR”
Doğal gaz ve nükleer enerji başta olmak üzere Mısır ile enerji alanındaki iş birliğini geliştirmek arzusunda olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Kardeş Mısır halkı Türk kültürü ve Türkçeye yoğun ilgi gösteriyor. Kültürel ve beşeri köprülerimizi daha da kuvvetlendirmek üzere gayretlerimizi sürdürüyoruz. İlişkilerimizdeki olumlu ivmenin turizm alanına da yansıyacağına inanıyorum. Türkiye ve Mısır’ın bölgesel barış ve istikrara katkıları hayati önemdedir. Toplantılarımızda Gazze başta olmak üzere bölgesel meselelerin çözümüne yönelik düzenli istişareler tesis etme hususunda mutabık kaldık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin’deki son durumun görüşmelerinin odağında yer aldığını belirterek, “Türkiye ve Mısır, Filistin meselesinde ortak bir duruşa sahiptir. 11 aydır devam eden soykırımın sona ermesi kalıcı ateşkesin bir an evvel tesisi, insani yardımların engelsiz akışı önceliğimiz olmaya devam ediyor” dedi.
“AÇLIK, SUSUZLUK VEYA İLAÇ BULAMADIĞI İÇİN ÖLEN HER MASUMUN SORUMLUSU İSRAİL VE DESTEKÇİLERİDİR”
Bugüne kadar Gazze’ye iletilen toplam yardımın yüzde 32’sinin Türkiye’den gittiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yardımların ulaştırılmasında Türk Kızılayı ve AFAD ile iş birliği içinde hareket eden başta Mısır Kızılayı olmak üzere Mısır makamlarına teşekkür etti.
İsrail’in insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını engelleyerek işlediği suçlara bir yenisini daha eklediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İsrail yönetimi binlerce ton bomba yağdırarak kıramadığı direniş azmini, Filistin halkını açlığa, susuzluğa mahkûm ederek kırmaya çalışmaktadır. Açlık, susuzluk veya ilaç bulamadığı için ölen her masumun sorumlusu İsrail ve destekçileridir” dedi.
Mısır’ın Katar ve Amerika ile müzakerelere ara buluculuk yaptığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin de bu sürece Dışişleri Bakanlığı ve Millî İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı vasıtasıyla destek verdiğini söyledi.
Ancak İsrail tarafının uzlaşmaz ve engelleyici tutumunun hâlen sürdüğüne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Son olarak İsrail, müzakere yürüttüğü muhatabını şehit ederek nasıl bir zihniyete sahip olduğunu göstermiştir. Netanyahu’nun Mısır’a yönelik ithamlarını reddettiğimizi burada çok net söylemek isterim. Tüm bunlar karşısında İsrail hükûmeti üzerindeki baskıların artırılması noktasında da elimizden geleni yaptık, yapıyoruz.”
“MAALESEF BAZI ÜLKELER HÂLEN İSRAİL’E KAYITSIZ ŞARTSIZ DESTEK SAĞLAYARAK İŞLENEN SUÇLARA ORTAK OLUYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Uluslararası Adalet Divanında açtığı soykırım davasına Türkiye’nin müdahillik başvurusunu da resmen ilettiklerine vurgu yaparak, “Gazze’de suç işleyen İsrailli yetkililerin uluslararası mahkemelerde hesap vermesi için de çalışmalarımızı yoğun şekilde sürdürüyoruz. Daha önce de söyledim 41 bin masum insanın katillerinin yeri meclis kürsüleri değil, işledikleri suçların hesabını verdikleri mahkeme salonlarıdır” ifadesini kullandı.
Uluslararası topluma düşen sorumluluğu hatırlatmaya devam ettiklerinin de altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Maalesef bazı ülkeler hâlen İsrail’e kayıtsız şartsız destek sağlayarak işlenen suçlara ortak oluyorlar. Netanyahu hükûmetinin tüm bölgeyi, hatta tüm dünyayı tehlikeye atan katliam politikasını durdurma noktasında caydırıcı adımlar atılmıyor. Vicdanları yaralayan böyle bir tablonun kabul edilmezliğini artık herkes anlamalıdır. İsrail’in bölgemizi daha fazla gerilime sürüklemesinin önüne geçmek ancak ikircikli politikaların terk edilmesiyle mümkün olacaktır. Yanlıştan bir an önce dönülmesi ve tarihin doğru sayfasında yer alınması noktasındaki çağrımızı burada bir kez daha tekrarlıyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, istişarelerinde Gazze’nin yanı sıra başta Doğu Akdeniz, Suriye, Libya, Sudan ve Afrika Boynuzu olmak üzere bölgesel konuları da ele aldıklarını belirterek, “Birçok meselede benzer tutum ve hedeflere sahip olduğumuz Mısır ile istişarelerimizi güçlendirme noktasında kararlıyız. İnşallah bundan sonra daha yakın iş birliği içinde olacağız. Kazan-kazan anlayışıyla çok boyutlu münasebetlerimizi ileriye taşıyacağız” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünkü görüşmelerin ve imzalanan anlaşmaların hayırlara vesile olmasını dileyerek, Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi’ye ve heyetine ziyaretleri için teşekkür etti, Mısır halkına selamlarını iletti.
MISIR CUMHURBAŞKANI ES-SİSİ: “ZİYARETİM İKİ ÜLKE ARASINDAKİ KÖKLÜ İLİŞKİLERİN ÇOK DAHA GELİŞECEĞİNİN GÖSTERGESİDİR”
Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi de konuşmasında, “(Türkiye’ye) Bu ziyaretim iki ülke arasındaki köklü ilişkilerin çok daha gelişeceğinin göstergesidir” ifadesini kullanarak, Türkiye ile Mısır’ı bir araya getiren ortak bir tarih ve birçok ortak paydanın bulunduğunu kaydetti.
Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi, turizm alanında, Türk halkı ve Mısır arasında daha fazla etkileşimin olduğunu belirterek, ticaret alanında da iş birliğinin arttığına işaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinde, Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkiler bağlamında beraber koordinasyonun çok önemli olduğunun altını çizdiğini söyleyen Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi, “(Türkiye’yle) Özellikle bölgesel konuları beraber ele alarak insani krizlerin önüne geçme konusunda beraber çalışmalıyız diye karar aldık” dedi.
Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi, “Başta Gazze ve Filistin’deki kardeşlerimiz olmak üzere daha yoğun çalışmalıyız” ifadesini kullanarak, şunları kaydetti: “Türkiye ve Mısır olarak bir an önce, acilen ateşkesin sağlanması, Batı Şeria’daki İsrail ihlallerinin son bulması ve Filistin’in 1967 sınırları içerisinde başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletini kurma haklarının bir an önce hayata geçirilmesini vurguladık.”
İKİ ÜLKE ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR
Ortak basın toplantısının öncesinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi’nin huzurunda iki ülke arasında 17 anlaşma imzalandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi huzurunda imzalanan 17 anlaşma: “Yeni İdari Başkent Endüstri Parkının Geliştirilmesine İlişkin Mutabakat Zaptı
Yeni Ekim Şehrinde Endüstri Parkının Geliştirilmesi İçin Arazi Tahsis Sözleşmesi
Türkiye Cumhuriyeti Rekabet Kurumu ile Mısır Arap Cumhuriyeti Rekabet Kurumu Arasında Rekabet Politikası Alanında Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Yükseköğretim Kurulu ile Mısır Arap Cumhuriyeti Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı Arasında Yükseköğretim Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları ve Mısır Ulusal Demiryolları Arasında Demiryolu Sektöründe İşbirliğinin Geliştirilmesine İlişkin Mutabakat Zaptı
Sivil Havacılık İdareleri Arasında Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı Arasında Bilgi ve İletişim Teknolojileri Alanında Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Mısır Arap Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Tarım Alanında Bilimsel, Ekonomik ve Teknik İşbirliği Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Sağlık ve Nüfus Bakanlığı Arasında Sağlık ve Tıp Bilimleri Alanlarında İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Mikro, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme Ajansı Arasında Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Planlama, Ekonomik Kalkınma ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığı Arasında İşbirliği ve Kapasite Geliştirmeye İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı Arasında Mali ve Ekonomik Konularda İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Mısır Arap Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Enerji Alanında Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Çalışma Bakanlığı Arasında Çalışma ve İstihdam Alanında Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Mısır Arap Cumhuriyeti Çevre Bakanlığı Arasında Çevre Koruma Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Mısır Arap Cumhuriyeti Çevre Bakanlığı Arasında Şehircilik Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Dışişleri, Göç ve Mısırlı Gurbetçiler Bakanlığı Arasında Mutabakat Muhtırası”
Anlaşmaların imzalanmasının ardından, Türkiye Cumhuriyeti ile Mısır Arap Cumhuriyeti Arasında Yüksek Düzeyli Stratejik İş Birliği Konseyi 1. Toplantısı Ortak Bildirisi Cumhurbaşkanı Erdoğan ve es-Sisi tarafından imza altına alındı.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.