Mütevazi bir ailenin küçük yaşlardaki kızının yabancı bir ülkedeki yalnızlığını, özlemlerini, hüzünlerini, hayallerini, zaman zaman gurbetçilerin günlük hayatlarına dair izlenimlerini dile getiren öyküler vardır ya. Sarmaşıklarından, kurumuş ağaç dallarına dek, begonya-zambak bahçelerinde kır çiçeklerini toplarız. Solan yapraklarının adı bizim için belki Eylül, belki Ekim; hüznün adı belki de Kasım’dır ,mevsim ise sonbahar dizelerinde ,Gurbet ve yad elleri anlatırken mısralarında hüznün adıdır Almanya .
Sonrasında Bürokrasi, sanayi ve Bilişimin kalbi, Başkentimiz Ankara da başlayıp İstanbul’ a kadar uzanan bir yaşam Hikayesidir.
İyi ki varsın yazı dizimde İktisatçı-Tekstilci bir İş KADINI ve aynı zamanda Sosyal Platformda etkin bir değere yer verdim.
Nurten Ergün 1966 Yılında Almanya’da doğdu. İlk okulun ilk yıllarını doğup büyüdüğü Almanya’da tamamladıktan hemen sonra, Ortaokul ve Lise yıllarında Ankara’ya geldi. 1987 yılında Hacettepe Üniversitesi İktisat Bölümü’nde yüksek öğrenimini tamamladı.
Hani her insanın idealleri vardır ya. Merak uyandıran ,kişiyi yönlendiren yanları . Nurten ERGUN ‘nun İlkokul yıllarından itibaren Satış ve Pazarlama konularındaki zaafı tam da o yıllarda başladı . Ailenin ekonomik alanda hiçbir anlamda da sıkıntı yaşamadığı dönemlerdi o yıllar . Ticareti öğrenmek ve heves etmesi içerisinde uhde oldu .
Bugünün ikinci el satış pazarı uygulamalarına benzer çalışmayı 1976 yılında ve tamamen kendi kontrolünde olmak üzere sahip olduğu oyuncakları, kıyafetleri ve kitaplarını satarak hayata geçirdi. İşte ticaret bu bağlamda başlamış oldu.
1988 li yıllar Lisans Mezuniyeti dönemine rastlıyordu. O bir İktisatçı idi. Onun en büyük hedefi serbest olarak çalışarak bir şeyler yapmak idi. Babası Ahmet ERGÜN’ ün ticaret ile uğraşan bir İnsan olmasının da bu algıda çok önemli bir etkisi bulunmakta idi. Aynı yıllarda kurumsal iş hayatından önce yüksek teknoloji ürünlerinin satış ve pazarlamasında , sonrasında da kısa bir dönem Turizm alanında fizibilite uzmanı olarak çalıştı.
O yıllardaki 2 yabancı dil bilmesi ve ticari anlamda kullanabilme avantajını yurtdışı bağlantılı firmalarda çalışarak kullandı. 1990-1992 yılları arasında Canon markasının yüksek teknoloji ürünlerini Ankara’da pazarladı. Kendi işini kurma isteği üzerine 1993 yılı Ocak ayında ilk ortak şirketini Laser Color Ltd. Şti. ni kurdu ve İstanbul’a taşındı. Laser teknolojisinin pek çok alanda olduğu gibi Tekstil Sektöründe de kullanılabilmesini keşfetti. 1994 yılında Şirketinin Bursa Şubesini açarak başına geçti ve Tekstil’e dair bilgilerinin temellerini burada attı. 1995 yılında ikinci şirketi olan Grafik Color Ltd. Şti. ni kurdu. Tekstil Sektörüne büyük ilgi duyan Nurten Ergün, 1995 yılından bu yana tüm enerjisini bu sektöre ayırmıştır. 1995 yılında düzenlenen ITMA ( Uluslararası Tekstil Makineleri Fuarı ) Fuarında Türk iş adamı ve Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Ahmet Nazif Zorlu ve Zeki Zorlu ile tanışması Nurten Ergün’ün iş hayatında büyük bir dönüm noktası olmuştur. Zorlu Holding ile uzun yıllar süren iş birliktelikleri halen devam etmektedir.
Tekstil Sektörüne hizmet vermeyi ve bu sektör için en iyi, en yeni ve en faydalı teknolojileri araştırıp, değerlendirip Türk Tekstil pazarına sunmayı amaç edinen Nurten Ergün, Tekstil Kumaş ve Teknolojileri konusunda da Almanya ve İtalya’da aldığı temel eğitimlerle alt yapısını kuvvetlendirmiştir.
1993 yılından bu yana ulusal ve uluslararası olmak üzere 200 ün üzerinde fuara katılan Nurten Ergün, aynı zamanda düzenli olarak organizasyonlarını yaptığı Seminerler, Workshoplar ve Konferanslarla da Tekstil Sektöründe lokomotif görevini üstlenip, Tekstil üreticilerinin en yeni ve en faydalı teknolojilerle buluşmalarına öncülük etmiştir.
1993 Yılında başlayan serüveninde, Emprime Baskı ’da Desen Tasarımı, Renk ayrımı, Varyant ve kalıp hazırlama CAD/CAM Yazılımları yer aldı. 1995 Yılında bu yazılımlara Jakarlı – Armürlü Dokuma CAD/CAM Yazılımlarını ve Halı Tasarım Programını kattı. O yıllarda yaklaşık 25 kişilik ekibe sahip olan Nurten Ergün, 1999 Yılında Türkiye’de ilk Blanketli Dijital Baskı makinesini Reaktif Baskı yapılmak üzere ekibiyle kurdu. 2003 Yılında DuPont Firması ile yapmış olduğu anlaşma ile Dünya’da çok hızlı bir büyüme kaydeden Endüstriyel Dijital Baskı makinesinin satışını üstlendi ve ilk Pigment Tekstil Dijital Baskı makinesini ZORLU TEKS’de kurdu. 2005 yılında bugün halen faaliyette olan BTC Bilgi Teknolojilerini kurdu ve 2007 yılında diğer ortaklıklarını devretti. 2007 yılında Tekstil Sektöründe Parça ve Dikilmiş Ürünler üzerine dijital baskı konusunda yatırım yapan firması yine Pigment baskı ile hem açık hem de koyu zeminli kumaşlar üzerinde dijital baskı çalışmalarını Türkiye’de başlattı. 2008 Yılında Çevreci üretim teknolojileri konusunda çalışmalarına hız katan Nurten Ergün, Polyester kumaş üzerine Dispers Dijital baskının sıkıntılarını ortadan kaldırmak üzere Süblimasyon Baskı Tekniğini ilk kez Moda Sektöründe kullandı ve yapmış olduğu Seminer ve Workshoplar ile sadece Türkiye’de değil Dünya’da da Süblimasyon Baskı Tekniğinin Tekstil alanında kullanımını çok güçlü bir şekilde yaygınlaştırdı. 2012 Yılı’nda Türkiye’de ilk Endüstriyel Süblimasyon Dijital Baskı Makinesini kurarak saatte 600 m2 üretim hızlarına ulaştı. 2014 yılında AR-GE çalışmalarına başladığı Susuz Dijital Baskı ile Polyester kumaş üzerine herhangi bir kimyasal ön işlem ve son işlem uygulamadan , yıkama yapmaya gerek duymadan ilk hibrit boyalarını Türk Tekstil Sektörü ile buluşturdu. Yine aynı yıllarda geliştirmiş olduğu İş Modellerini Dünya Çapında da uygulamak adına İsviçreli danışmanlık firmaları ile çalışmaya başladı ve büyük tekstil markalarının isteklerini yakından takip eder oldu. 2015 Yılında Dijital Baskıyı sadece tekstil uygulamalarında değil, sert zemin uygulamalarında da kullanmaya başlayarak ilk HPL ( High Pressure Lamination ) Sektörüne makine kurulumlarını Teknik ekibi ile yaptı ve anahtar teslimi projelerde yer aldı. 2016 yılı itibarı ile SUSUZ Dijital Baskı ve SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK konularında araştırmalarını hızlandıran Nurten Ergün , Atmosferik Plazma yatırımı ile, kumaş yüzeyinde Nanometrik düzeyde Fiziksel değişiklikler yaparak baskı ve boya öncesinde kumaş yüzeyini hazırlayan teknolojiyi sektör ile buluşturdu. Hem Su hem de Enerji tasarrufu sağlayan Plazma Teknolojisi ile Kumaşa Hidrofobik ve Hidrofilik özellikler katmak mümkün oldu. Bu çalışmalar ile , florokarbon kullanımını minimum seviyelere indirerek likralı kumaşlarda perklor etilen kullanımını da sıfır seviyelerine kadar indirdi. 2019 Yılında ITMA Fuarında “Susuz Tekstil” üretiminin pekçok tekstil üretimi alanında mümkün olabileceği teknolojiler ile tanıştı ve yeni işbirliklerine adım attı. Dijital Baskı’da Pigment Boya’nın kullanımının yaygınlaşacağını gösteren KeraJet firması anlaşma yaptığı firmalardan ilki oldu. Aynı yıl, Dünya’da ve Türkiye’de ilk ve tek olan Pigment Single Pas Dijital Baskı Makinesini Örme kumaş üzerine baskı yapan ve Giyim alanında çalışan Türk Tekstil üreticisi Kasar ve Dual İşletmelerinde yerli ve yabancı Teknik ekibi ile kurdu. Rotasyon Baskı Makinesi kapasitesinde Pigment Dijital Baskı üretimi yapan bu teknoloji ile baskı sonrası yıkama yapmak gerekmediğinden Su’dan ve Enerjiden büyük tasarruf sağlandı. Pigment Dijital baskı’nın en büyük avantajı her tip kumaşa baskı yapmaya imkan tanıması, haslıklarının iyi olması ve hem Giyimlik hem de Ev Tekstil üretiminde sorunsuzca kullanılabilmesiydi. 2019 yılı Kasım ayında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı , İTKİB, İHKİB, TTTSD nin destekleri ile “1. International Water Intelligence” Konferansını düzenledi. Suyun akıllı yönetiminin tartışıldığı ve Susuz Tekstil üretimini ispatlayan bu uluslararası Konferans’ta alanlarında liderliğe koşan 11 Avrupa firması ile 150’nin üzerinde yerli ve yabancı Tekstil Sektörünün değerli katılımcılarıyla interaktif bir birliktelik olmuş ve Pandemi öncesinde yapılmış, bilgi paylaşımı en yüksek konferans olarak hafızalarda kalmıştır. Kumaş boyama ve baskı konusunda Suyun geri kazanımı ve kullanımının sıfıra yakın değerlere indirgenmesi amaçlı düzenlenmiş olan bu konferans hem ülkemizde hem de Avrupa’da oldukça büyük ses getirmiş ve önemli geri dönüşler almıştır.
2020 yılında Su ve Enerji tasarrufunun bu kadar hızlı hayata geçirilebilmesi heyacanı ile araştırmalarını sürdüren Nurten Ergün, 2021 yılı itibarı ile de dünya’da ilk ve tek olan İplik üzerine dijital baskı teknolojisinin de Türk Tekstil Sektörüne kazandırılması konusunda kolları sıvamıştır. “Dijital İplik Boyama” teknoloji sayesinde susuz olarak ve dijital olarak gerçekleşecek bu üretim ile artık stoklarda binlerce renklerde iplik tutma devri sona erecek. Kumaş dijital baskı’daki çevreci yaklaşımı şimdi de iplik konusuna taşıyacağını söyleyen Nurten Ergün, hem konfeksiyon, hem örme kumaş, hem de nakış konusundaki isteklere cevap verebileceklerini ve büyük israfların ortadan kalkacağını müjdeliyor. Polyester iplik üzerine dijital baskı’ya imkan tanıyan bu teknoloji ile çok yakında sektörde yer alacaklarını belirterek “ Sürdürülebilir Yaşam ve Sürdürülebilir Üretim konularında çözüm ortağınız olmaya devam edeceğiz” diyor.
Nurten Ergün , yaklaşık 25 yıldır Tekstil,yazılım , insan kaynakları, sosyal iletişim ve kişisel gelişim alanlarında; konusu insan olan eğitimler, organizasyonlar, seminerler, toplantı ve sempozyumlar gibi sayısal sosyal aktiveler düzenleyerek ve STK organizasyonlarına katılarak sosyal yaşamda adından söz ettirmiştir.
“Susuz Tekstil’e doğru atılacak olan her adım çok değerli. Bu bilinçle gelecek nesillerden ödünç aldığımız suyumuzu çok daha özenle ve dikkatle kullanmamız gerekiyor diyerek “ İş hayatındaki ve sosyal yaşamdaki tüm bu koşuşturmanın yanı sıra Kendi işinde de gelişim teknolojileri alanında variyetler üretmektedir.
Ülkesine olan sevdası; Ankaraya’ya olan özverili tutkusu; İstanbul’ adına iş yaşamında ki gösterdiği disiplin ve kararlılık ; girişimci ruhu ve yardımsever kişiliği, adından sıkça söz ettirerek ,çalışmış olduğu sektörlerde gösterdiği yaratıcılık ve bilge kişiliğiyle bütünleşerek zümrenin takdirini kazanmış, sevilen bir insan olmasını sağlamıştır. Gelecekte de kaynağı insan olan faydalı kapsamlı projeleri hayatımıza kazandıracağına inanıyor ve kendilerine:
İyi ki varsın Nurten ERGÜN ‘diyorum Levent KANDEMİR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu’nda düzenlenen TRT 47. Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Konuşmasına salondakileri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yurt dışından gelen misafir çocuklara Türkiye’de bulunmaları ve sevinçlere ortak oldukları için teşekkür etti.
Program öncesi İstanbul’da ve Marmara Bölgesi’nde depremlerin meydana geldiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Kısa bir süre önce İstanbul’da ve Marmara Bölgemizde 6,2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. İstanbullu kardeşlerim başta olmak üzere depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza buradan geçmiş olsun dileklerimizi gönderiyoruz. AFAD ve Sağlık Bakanlığımız başta olmak üzere devletimizin tüm birimleri şu an teyakkuz halinde. Arama-tarama çalışmalarımız hassasiyetle devam ediyor. Biz de süreci çok yakından takip ediyoruz. Buraya gelmeden önce bakan arkadaşlarımızın yanı sıra AFAD Başkanımız ve İstanbul Valimizden en güncel bilgileri aldım. Elhamdülillah, şimdilik sıkıntılı bir durum görünmüyor. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü musibetten, afetten, kazadan, beladan, muhafaza eylesin diyorum.”
Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanındaki tüm çocukların 23 Nisan Millî Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu bayramı sizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm devlet büyüklerimizi, şehit ve gazilerimizi şükranla yâd ediyorum” ifadesini kullandı.
TRT’nin bir yandan sorumlu yayın ve habercilik anlayışıyla başarılarına her gün yenisini eklerken, diğer yandan böylesine güzel ve anlamlı etkinliklerle kalpleri buluşturmaya devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “1979’dan bu yana her sene düzenlenen uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği, TRT’mizin yüz akı işlerinden bir diğerini teşkil ediyor” dedi.
“KARDEŞLİĞİ NE KADAR YÜCELTİRSENİZ, DÜNYAMIZ O DERECE YAŞANILIR HÂLE GELECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar 120 farklı ülkeden 130 binden fazla çocuğun Türkiye’deki bu etkinliklerde misafir edildiğini anımsatarak, şunları kaydetti:
“Şenliklerin 47’ncisini ‘Hayat çocuklar gülünce güzel’ temasıyla gerçekleştiriyoruz. 30 ülkeden 600 gül yüzlü evladımızı külliyemizde ağırlayarak onların coşkusuna, mutluluğuna, enerjisine biz de ortak oluyoruz. Bugün burada yaşadığınız sevincin hiç azalmamasını, hayatınız boyunca yüzünüzden tebessümlerin asla eksik olmamasını temenni ediyorum. İnançlarımız, dillerimiz ve kültürlerimiz farklı olsa da hepimiz büyük insanlık ailesinin fertleriyiz. Hepimiz Hazreti Adem ile Hazreti Havva’nın çocuklarıyız. Siz çocuklar, kardeşliği ne kadar yüceltirseniz, unutmayınız dünyamız o derece yaşanılır hâle gelecektir.
Kalplerinizdeki sevgiyle, yüreklerinizdeki umutla, birbirinize duyduğunuz o tertemiz güvenle barışı ve huzuru sizler tesis edeceksiniz. Kötülere ve kötülüklere rağmen bu dünyayı sizler güzelleştireceksiniz. Kısacası bizim uğruna bedeller ödeyerek çetin mücadeleler neticesinde belli bir aşamaya getirdiğimiz hayallerin geri kalanını gerçeğe sizler dönüştüreceksiniz. Sizlere güveniyoruz, sizlere inanıyoruz. Hayat yolculuğunuzda hepinize şimdiden başarılar diliyor, her birinizi o ışık saçan gözlerinizden öpüyorum.”
Organizasyonun düzenlenmesinde emeği geçen TRT ailesine de teşekkürlerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklardan aileleri ve arkadaşlarına Türkiye’den kucak dolusu selam götürmelerini istedi.
23 Nisan 1920, Türk milletinin iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’ nin açıldığı ve Türk Milletinin egemenliğini ilan ettiği tarihtir.
Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz’ Mustafa Kemal Atatürk.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 23 Nisan 1924’te 23 Nisan gününün bayram olarak kutlanmasına karar vermiştir. Bu tarihten 5 yıl sonra 23 Nisan 1929 tarihinde Atatürk bu bayramı çocuklara armağan etmiş ve bu tarihten itibaren 23 Nisan yurt sathında Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. Çocuklara armağan edilen tek evrensel bayram olma özelliği taşıyan 23 Nisan, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin onlara güveninin göstergesidir. Atatürk, dünya tarihinde çocuklara bayram armağan eden tek liderdir.
UNESCO’nun 1979 yılını “Dünya Çocuk Yılı” olarak ilan etmesiyle, bu bayram dünya çocuklarıyla bir arada, büyük bir coşku ve heyecanla kutlanmaktadır. Dünya barışı adına, geleceğin büyükleri ve yöneticileri olan çocukların bu gün vesilesiyle bir araya gelmeleri, çocukça bir masumiyetle birbirleriyle kucaklaşmaları bizim için gurur kaynağı olmuştur.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, gelecek nesillere verdiği önemi şu sözleriyle ifade etmektedir; “Küçük hanımlar, Küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.” Sözleriyle çocuklarımızın geleceğin umudu ve mimarı olduklarını belirtmiştir.
“Çocuklar bu ülkenin temeli, yarının umududur. Onlara göstereceğimiz sevgi, geleceğe yapılmış en değerli yatırımdır.” 23 Nisan bayramınız kutlu olsun!
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.