Connect with us

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Depremin ilk anından itibaren afetzede vatandaşlarımızın yanında olduk

Genç Gazeteciler

Haber

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’de Deprem Konutları Teslim Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Hamdolsun ülkemiz, dünyanın en hızlı, en etkin, en pratik afet müdahale sistemine sahiptir. Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş ülkeler başta olmak üzere pek çok yerde yaşanan afetlerin ardından aylarca kendilerine uzanacak yardım eli bekleyen insanların bulunduğunu biliyoruz. Biz ise dakikalar içinde arama kurtarma, saatler içinde yardım, günler içinde enkaz kaldırma faaliyetlerini başlatabiliyor, yılı dolmadan da yıkılanların yerine yenisini inşa edebiliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir’de Deprem Konutları Teslim Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.

Sözlerinin başında İzmir depreminde hayatını kaybeden 117 vatandaşı rahmetle yâd eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ailelerine başsağlığı diledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim ülkemizi ve milletimizi bu tür afetlerden muhafaza eylesin” dedi.

“DEPREMİN İLK ANINDAN İTİBAREN AFETZEDE VATANDAŞLARIMIZIN YANINDA OLDUK”

Depremin ilk anından itibaren devlet ve hükûmet olarak afetzede vatandaşların yanında olduklarını, arama ve kurtarmadan enkaz kaldırmaya kadar yürütülen her çalışmayı yakından takip ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bakanlar ile AFAD, UMKE, Kızılay başta olmak üzere tüm ilgili kurumlarla, STK’larla sadece İzmir’in acısını paylaşmakla kalmadıklarını, dertleri çözecek adımları da attıklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hamdolsun ülkemiz, dünyanın en hızlı, en etkin, en pratik afet müdahale sistemine sahiptir. Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş ülkeler başta olmak üzere pek çok yerde yaşanan afetlerin ardından aylarca kendilerine uzanacak yardım eli bekleyen insanların bulunduğunu biliyoruz. Biz ise dakikalar içinde arama kurtarma, saatler içinde yardım, günler içinde enkaz kaldırma faaliyetlerini başlatabiliyor, yılı dolmadan da yıkılanların yerine yenisini inşa edebiliyoruz” diye konuştu.

“DEPREMZEDELERİN YARALARINI SARMAK İÇİN GECE GÜNDÜZ ÇALIŞTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İzmir’de de bu mekanizmayı işlettik. Depremzedelerin yaralarını sarmak için gece gündüz çalıştık, çabaladık, hiç kimseyi aç bırakmadık, açıkta bırakmadık, korunaksız, sahipsiz, çaresiz bırakmadık. Kaybettikleri canların ve yıkılan evlerinin acısını yaşayan vatandaşlarımızı iaşe ve ibate peşinde ilave sıkıntılara sokmadan her meselelerini çözdük. Daha önce nasıl Elazığ ve Malatya’da bir yıl gibi kısa bir sürede yıkılanların yerine daha iyisini inşa ettiysek İzmir’de de aynısını yaptık.”

Elazığ’da 23 bin 677 konut ve 2 bin 515 köy evi, Malatya’da 6 bin 287 konut ve bin 555 köy evi inşa ederek vatandaşlara teslim ettiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “İzmir depreminin ardından da Bayraklı’da yerinde bin 391 konut ve 302 dükkân, rezerv alanda ise 3 bin 649 konut ve 511 dükkân inşa etmek için hemen harekete geçtik. Böylece Bornova Eğridere’deki 34 köy eviyle birlikte İzmir depreminin ardından toplam 5 bin 74 konut ve 353 dükkân yapma kararı aldık. Bu evleri de bir yıl içinde teslim etmeye başlama sözü verdik. İşte bugün sözümüzü tutuyor ve ilk etap konut ve dükkânları depremzedelere teslim ediyoruz. Kardeşlerim, bizler AK Parti’yiz. Bizler söz veririz, sözümüzü tutarız. Adalet, Manavkuyu ve Mansuroğlu mahallelerimize yayılan projelerimizdeki 546 konut ve 145 dükkân biraz sonra sahipleriyle buluşacak.”

“KİRA BEDELİNDEN BİLE DÜŞÜK ÖDEME TUTARLARIYLA VATANDAŞLARIMIZ YENİ EVLERİNE KAVUŞACAKLAR”

Bu bölgedeki inşaatlardan kalan 741 konut ve dükkânı da çok yakında hak sahiplerine teslim edeceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece bu üç mahalledeki inşaatların yatırım tutarının 750 milyon lira olduğunu, rezerv alanda ise 1,5 milyar lira yatırım bedeli olan 3 bin 649 konut ve 51 dükkân yapıldığını anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu alandaki projenin ilk etabını oluşturan 397 konutun yıl başına kadar tamamlanıp sahiplerine teslim edilmiş olacağını bildirdi.

Son Kabine Toplantısı’nın ardından İzmir’de yapılan deprem konutlarının ödeme tutarları ve vadeleriyle ilgili bilgileri kamuoyuyla paylaştıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, buna göre 2+1 konutları 160 bin ile 180 bin lira, 3+1 konutları da 220 bin lira ile 260 bin lira arasında bedelle sahiplerine vereceklerini, ilk iki yılı ödemesiz toplam 20 yıl vadeli ödeme planına göre 2+1 konutların taksitlerinin aylık 740 liradan, 3+1 konutların taksitlerinin ise aylık bin 20 liradan başlayacağını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir başka ifadeyle kira bedelinden bile düşük ödeme tutarlarıyla vatandaşlarımız yeni, konforlu, güvenli evlerine kavuşacaklar” dedi.

Yeni konutların ve dükkânların vatandaşlara hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile TOKİ ve AFAD başta olmak üzere bu projelerin hayata geçirilmesinde emeği geçen tüm kurumları, yüklenici firmaları, mühendisinden işçisine herkesi tebrik etti.

“81 İLİMİZİN TAMAMINDA RİSKLİ BİNALARI BELİRLİYOR VE DÖNÜŞÜME TABİ TUTUYORUZ”

Depremin ardından sadece bu felaketin yol açtığı yaraları sarmakla kalmadıklarını, aynı zamanda İzmir’de zaten sürmekte olan kentsel dönüşüm çalışmalarını da hızlandırdıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son dokuz yıldır İzmir’de riskli yapı olarak belirlediğimiz 20 bine yakın binayı yıkmış ve dönüşüm projelerini başlatmıştık. Kentsel dönüşüm projelerini mümkün olduğu kadar rıza ve yerindelik esasına göre yürütüyoruz. Yine afetlere hazırlık amacıyla TOKİ ve Emlak Konut vasıtasıyla şehrimizde bugüne kadar 30 bin 456 konutun inşasını başlattık ve önemli bir kısmını da tamamladık. 2023 projelerimiz arasında Bayraklı ve Bergama’ya iki millet bahçesi kazandırma sözümüz var. Bunlarla ilgili çalışmaları da hızla sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 19 yılda İzmir’e sadece çevre ve şehircilik alanında toplam 23 milyar lira yatırım, teşvik ve destek sağladıklarını, hâlen 5 milyar liralık yatırımın inşasının devam ettiğini söyledi.

Özellikle depreme hazırlık için çok önemli adımlar attıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin son 120 yılda 80 bin insanını depremlerde kaybetmiş bir ülke olduğuna dikkati çekti.

Türkiye’nin her yıl 20, 25 defa, büyüklüğü beşten fazla deprem yaşadığına ve bu depremlerin çok büyük bir kısmının da eskiden beri bilinen fay hatları üzerinde gerçekleştiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her fırsatta tekrarladığımız ‘Deprem öldürmez, bina öldürür’ gerçeğine uygun şekilde 81 ilimizin tamamında riskli binaları belirliyor ve dönüşüme tabi tutuyoruz” dedi.

Afetlere hazırlık kapsamında 81 ilde ‘il risk azaltma planlarını’ bitirdiklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar yaklaşık 3 milyon konutun dönüşümünü tamamladık. Hâlen yatırım değeri 110 milyar lirayı bulan 330 bin dönüşüm projesinin inşasına devam ediyoruz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, planlı kentleşme ve konut üretim seferberliğiyle ülkeye kazandırılan 1 milyon 100 bin konutun da deprem afetine karşı en önemli güç olduğunu vurguladı.

Vatandaşları sadece başlarını sokabilecekleri bir ev sahibi yapmadıklarını, aynı zamanda depreme dayanıklı konutlara kavuşturduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kapsamda son 19 yılda 95 bin 650 afet konutunu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettiklerini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son iki yılda 38 bin 600 konutun yapım çalışmalarını başlattıklarını belirterek, “Afetlerin ne zaman yaşanacağı bilinmediği için buradan bir kez daha tüm vatandaşlarımıza, riskli yapılarını süratle dönüşüme sokmaları çağrısında bulunuyorum” dedi.

İZMİR’E YAPILAN YATIRIMLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’e son 19 yılda 85 milyar lira tutarında yatırım yaptıklarını, kentte 11 bin 65 adet yeni derslik inşa ettiklerini, üçü devlet olmak üzere dört yeni üniversite kurduklarını, 7 bin 100 kişi kapasiteli yüksek öğrenim yurtları açtıklarını, şehir genelinde 115 adet spor tesisi inşa ettiklerini söyledi.

Bugün Alsancak’taki 14 bin kişilik tribüne sahip, 101 milyon lira yatırım bedeli olan ve adını “Alsancak Mustafa Denizli Stadı” olarak belirledikleri yeni stadı hizmete açacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, tesisin İzmir’e hayırlı olmasını diledi.

Sosyal yardımlar alanında İzmirli ihtiyaç sahibi vatandaşlara 8,5 milyar lira tutarında kaynak aktardıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlık alanında ise toplamda 2 bin 285 yataklı 42 hastaneyle birlikte 122 sağlık tesisi kazandırdıklarını ifade etti. Yatak kapasitesi 2 bin 60 olan Bayraklı Şehir Hastanesi ile birlikte altı hastanenin yapımının devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bayraklı Şehir Hastanesi’ni gelecek yılın Haziran ayında hizmete sunacaklarını bildirdi.

547 kilometre ilave bölünmüş yol yaparak İzmir’in bölünmüş yol uzunluğunu 952 kilometreye ulaştırdıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul-İzmir ve Menemen-Aliağa-Çandarlı otoyollarını İzmir-Manisa yolu üzerindeki Sabuncubeli Tüneli ve bağlantı yollarını, Konak Tüneli’ni, İzmir Çevre Yolu ile Koyundere Kavşağı Otoyolu’nu tamamlayarak trafiğe açtıklarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Torbalı-Ödemiş-Kiraz yolunu, Belevi-Tire bölünmüş yolunu, İzmir-Seferihisar-Selçuk-Kuşadası ayrım yolunu, otoyol kavşağı Torbalı-Belevi yolunu, İzmir-Çeşme ayrımı Karaburun yolunu seneye, Selçuk-Ortaklar- Aydın yolunu ve İzmir-Turgutlu ayrımı Kemalpaşa-Torbalı yolunu ise 2023 yılında tamamlayacaklarını bildirdi.

Demir yolu alanında da kente Aliağa-Selçuk arasındaki İzban’ı kazandırdıklarını, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi’ne demir yolu bağlantı hattı inşa ettiklerini ve buranın bitişiğinde yer alan Kemalpaşa Lojistik Merkezinin altyapı inşaatlarını tamamladıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, inşası süren İzmir-Ankara Yüksek Hızlı Tren Hattı’nın ilk etabını 2023’te hizmete sunacaklarını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes Havalimanı’nı yenilediklerini, Çeşme yat limanını hizmete sunduklarını, Yeni Foça yat limanının yapımının sürdüğünü dile getirdi.

Doğu Akdeniz’deki ana konteyner taşımacılığının merkezi olacak Çandarlı Limanı’nın altyapı inşaatının geçici kabulünün yapıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, limanın geri sahasında da alternatif bir sanayi tesisi kurulmasına yönelik değerlendirmelerin sürdüğünü ifade etti.

İzmir’e 31 baraj ve sekiz gölet yaptıklarını, 10 baraj daha inşa ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca yapılan üç adet tesisle 1 milyon kişinin ihtiyacını karşılayacak olan yıllık 59 milyon metreküp içme suyunun temin edildiğini, dört adet içme suyu tesisinin de inşasının sürdüğünü kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toprakların verimini artırmak için inşa ettikleri 42 adet sulama tesisiyle 549 bin dekar araziyi sulamaya açtıklarını, İzmir’in en önemli problemlerinden biri olan sel ve taşkınlara karşı 100 adet taşkın koruma tesisi inşa ettiklerini bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmirli çiftçilere son 19 yılda 6,5 milyar lira tutarında tarımsal destek verdiklerini söyledi.

İzmir’de üç yeni organize sanayi bölgesi, iki endüstri bölgesi, dört yeni TEKNOPARK, 95 Ar-Ge merkezi ve 28 tasarım merkezi kurduklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmirli iş verenlere son 19 yılda toplam 13,5 milyar lira tutarında prim teşvik desteği yaptıklarını kaydetti.

“BUGÜNE KADAR ÜLKEMİZE VE VATANDAŞLARIMIZA NE SÖZ VERDİYSEK YAPTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir ve 28 ilçesine doğal gaz arzı sağladıklarını bildirerek, şöyle devam etti: “Bugüne kadar ülkemize ve vatandaşlarımıza ne söz verdiysek yaptık. İzmir’de de verdiğimiz tüm sözleri yerine getirdik. Depremin ardından inşasına başlayıp bugün teslim ettiğimiz konutlar da sözümüzün eri olduğumuzun son örneğidir. Bu güzel manzaranın kimi kifayetsiz siyasetçiler tarafından gölgelenmesine izin vermeyeceğinize inanıyorum. Bakanlarımıza ve milletvekillerimize yürekten dile getirdiğiniz teşekkür ifadeleri doğru olanı yaptığımızın en büyük ispatıdır.”

Cumhuriyetin bu güzel şehri için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Bununla birlikte şehrin yerel yönetimlerdeki çeyrek asırlık ihmalini de içimiz acıyarak takip ediyoruz. İzmir’in altyapısının yetersizliği yağan her yağmurda, yaşanan her yoğunlukta kendini belli ediyor. Son sel felaketinde ortaya çıkan tabloyu en iyi sizler biliyorsunuz. Bu şehri turist gibi ziyaret eden muhalefet partisinin Genel Başkanı acaba kendi belediye başkanlarına İzmir’in hangi derdine derman olacak talimatı vermişti? Belediyelerin sorumluluğunda olan ve yıllardır en küçük çözüm üretilmeyen hususların suçunu hükümete atma cinliği dışında yaptıkları bir iş var mıdır? Tüm İzmirlilerden rica ediyorum. Seçimlerde verdikleri sözleri şöyle alt alta yazın, bunlardan hangilerinin ne oranda hayata geçirildiğine lütfen bir bakın. Size şimdiden karşılaşacağınız durumu söyleyeyim, neredeyse sıfıra yakın bir vaat gerçekleştirme tablosu göreceksiniz. Amacım kesinlikle siyasi polemik değildir. Sadece İzmir adına duyduğum samimi üzüntüyü sizlerle paylaşıyorum. Hiçbir hizmet yapmadan, eser ortaya koymadan İzmir’e kendi ideolojik saplantılarının gömleğini giydirmeye çalışanların gerçek yüzlerini artık sizlerin de gördüğüne inanıyorum. Daha kendi hizmet binaları ile ilgili meseleleri çözemeyenlerin İzmir’i 2023’e, 2053’e taşıyacak bir vizyon ortaya koyması mümkün değildir.”

“HER KESİMDEN İNSANIMIZIN TÜM İHTİYAÇLARINI KARŞILAYACAK YATIRIMLARI HAYATA GEÇİRDİK”

“Depremin ardından buraya geldiklerinde kendilerinden güvenli evlere sahip olmak için yardım isteyen vatandaşları, ‘devlet yapsın’ diyerek tersleyenlerden İzmir’e hayır gelmez” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir Körfezi’ndeki kirliliğin önüne geçecek yatırımları yapmak yerine felaketin büyümesini seyredenlerin şehrin geleceğini aydınlatamayacağının altını çizdi.

İzmir Körfezi’nin kirliliğinin giderilmesinin belediyenin görevi olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Türkiye’de İzmir dışında hiçbir yerde kanalizasyon ve yağmur suyu ayrıştırması yapmayan belediye bulunmuyor. Körfez’deki konunun ve sellerin en önemli sebebi de budur. Biz şehirlerimize eser ve hizmet getirirken asla ayrımcılık yapmadık. Tek kriterimiz, ülkemizin ve insanımızın neye ihtiyacı olduğudur. Bu anlayışla içme suyundan yol, köprü, metro gibi ulaşım projelerine kadar aslında yerel yönetimlerin sorumluluğunda olan nice işleri ilgili bakanlıklarımız vasıtasıyla ve merkezi yönetim bütçesiyle yürüttük. Aynı şekilde engellilerden gençlerimize kadar her kesimden insanımızın tüm ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılayacak yatırımları, asıl sorumlusunun kim olduğuna bakmaksızın hayata geçirdik. Çünkü bizim ilkemiz ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ şiarıdır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin değerleri, hayat tarzı ve kaygıları üzerinden istismar siyaseti yapanların ne millete ne de ülkeye küçük bir faydasının olmadığını vurgulayarak, “Tam tersine kendileri sürekli gerilimden beslendiği için hep yalan, yanlış ve iftira ile sizleri oyalama yoluna gitmişlerdir. Hâlbuki ülkenin de milletin de ihtiyacı bizim yaptığımız gibi eser ve hizmet siyasetidir. Bay Kemal’in, CHP’nin ortaklarına bakın, notunuzu da verin. Önünüze koyacağı herhangi bir eseri ve hizmeti olmayanlara, yarın karşınıza geldiklerinde hak ettikleri cevabı vermeye hazır mıyız? Ben vereceğinize inanıyorum” dedi.

Bugün İzmir’de vatandaşların hayatlarını kolaylaştıran hangi hizmet varsa altında imzalarının olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, eser ve hizmet siyasetlerine en küçük ara vermeden, hız kesmeden devam edeceklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’in diğer tüm sorunlarını da sorumluluklarını yerine getirmeyenlere rağmen birer birer çözeceklerini dile getirerek şunları kaydetti: “Bu vesileyle gençlerimize bir de müjde vermek istiyorum. Geçtiğimiz haftalarda gençlerimizle bir araya geldiğimizde gençlik merkezlerimizdeki kütüphanelerin 24 saat açık olmasını sağlayacağımızı söylemiştim. İzmir’deki durumu sorduğumda maalesef gençlerimizin ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde bir kütüphane bulunmadığını öğrendim. Şehrimizin tarihinde önemli bir yeri olan TEKEL fabrikasını içinde kütüphanesi ve müzesi de olan bir kültür sanat merkezine dönüştürmeyi planlıyoruz. İnşallah bu hizmeti en kısa sürede sizlere kazandıracağız.”

İzmir’i çamur deryasından kurtarıp modern yollara kavuşturan, verdiği her sözü tutan “Asfalt Osman” gibi efsane isimlerin İzmir’ini bugünkü acıklı hâline getirenleri de vatandaşların takdirine havale ettiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem konutlarımızın hak sahiplerine hayırlı olmasını diliyorum. Bu güzel projelerin gerçekleştirilmesinde emeği geçenleri tebrik ediyorum. Allah evlerinizde ağız tadıyla, güvenle, huzurla oturmayı nasip etsin” açıklamasını yaptı.

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazı insanların hukuk önünde ayrıcalıklara sahip olduğu günler artık geride kalmıştır”

GENÇ GAZETECİLER ANKARA

Genç Gazeteciler

Haber

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yargı Reformu Stratejisi Tanıtım Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Üstünlerin hukukunun egemen olduğu vesayetçi yapıdan hukukun üstünlüğünü referans alan adil bir yargı sistemine geçiş sağlanmıştır. Siyasi ve ideolojik kimlikleriyle, ekonomik statüleri sebebiyle bazı insanların hukuk önünde ayrıcalıklara sahip olduğu günlere artık geride kalmıştır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Yargı Reformu Stratejisi Tanıtım Toplantısı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Bolu Kartalkaya’daki otel yangınında hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve Türk milletine başsağlığı dileyerek, tedavisi devam eden 10 yaralıya da acil şifalar niyaz etti.

Ülkenin dört bir yanında fedakârca görev yapan adalet teşkilatı mensuplarına selamlarını ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dördüncü Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin ülke, millet ve adalet teşkilatı için hayırlara vesile olmasını temenni etti.

Adalet Bakanlığı başta olmak üzere fikir, görüş, öneri ve eleştirileriyle belgenin hazırlanmasına katkıda bulunan herkese teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her fırsatta hatırlattığımız gibi bizler adaleti mülkün, yani devletin temeli olarak gören bir geleneğin mirasçılarıyız. Sultan Birinci Murat, Evrenos Bey’e tevcih ettiği sancak beyliğinin beratına ‘Cümlenin ser çeşmesi adalettir’ yazdırarak, adaletin devlet idaresindeki ehemmiyetini izah ve izhar etmiştir. Adalet, hem millî hem de manevi yapımızda, diğer her türlü hasletin onun etrafında ve ona göre şekillendiği bir mihver hükmünde olmuştur” ifadesini kullandı.

“TOPLUMUN ADALETE OLAN İNANCININ SARSILMAMASI BİZİM İÇİN HER TÜRLÜ MÜLAHAZANIN ÜZERİNDEDİR”

Tarih ve medeniyetin merkezinde adaletin yer aldığı devirlerin birbirini takip etmesiyle bugüne ulaşmış bir iftihar tablosu olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Toplum yaşantımız, kişisel hayatımız ve değer müktesebatımız gibi devlet tasavvurumuz da asırlar boyunca adalet mihengine vurduğumuz fikir ve faaliyetlerle şekillenmiş, hak ve hukuka göre tekemmül etmiştir. Bin yıldır hakla, hukukla, hakikatle yoğurduğumuz bu topraklar en doğusundan en batısına iyilik ve erdem tohumlarıyla yeşerttiğimiz gönül coğrafyamız, yüksek adalet şuurumuzun en yakın şahididir. Böyle köklü ve zengin bir birikimin rehberliğinde, adalet hizmetlerinin en üst seviyede vatandaşlarımıza sunulması için yoğun gayret gösteriyoruz.

Şurası bir gerçek ki, adalet sistemimizin tüm unsurlarıyla güçlü, hızlı ve etkin bir şekilde işlemesi, milletimizin her bir ferdini yakından ilgilendiriyor. Hâkim ve savcılarımız başta olmak üzere, adalet teşkilatımızın her bir mensubunun kılı kırk yaran bir titizlikle, yüksek bir vazife şuuruyla hareket etmesine bu bakımdan büyük önem veriyoruz. Adalet hizmetlerinin etkinliği kadar adaletin gecikmeksizin, vaktinde tecelli etmesinin de önemini her fırsatta vurguluyoruz. Şunun bilinmesini isterim; Türk milleti adına karar veren yargı makamının itibarına halel gelmemesi ve toplumun adalete olan inancının sarsılmaması, bizim için her türlü mülahazanın üzerindedir.”

“ADİL BİR YARGI SİSTEMİNE GEÇİŞ SAĞLANMIŞTIR”

Göreve geldikleri 2002’den beri bu konuda büyük hassasiyet gösterdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Adliye binalarımızın, sunulan hizmetin mehabetine uygun hâle getirilmesinden personel sayısına, mevzuattan dijitalleşmeye kadar geniş bir alanda çok sayıda adım attık” dedi.

Yargının bağımsızlığı ilkesine “tarafsızlığı” ilkesini de ekleyerek, hâkim ve savcıların görevlerini layıkıyla yerine getirebilmelerinin önünü açtıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eski Türkiye’nin imtiyazlı çevreleri bunu hâlen hazmetmekte zorlansa da üstünlerin hukukunun egemen olduğu vesayetçi yapıdan hukukun üstünlüğünü referans alan adil bir yargı sistemine geçiş sağlanmıştır” ifadesini kullandı.

“Siyasi ve ideolojik kimlikleri ile ekonomik statüleri sebebiyle bazı insanların hukuk önünde ayrıcalıklara sahip olduğu günler artık geride kaldı” ifadesini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Darbecileri alkışlayan yargı yerine darbecilerden millet adına hesap soran, mağdurların hak ve hukukunu savunan yargı pratiğinin yerleşmesini, Türk demokrasisi adına önemli bir kazanım olarak görüyoruz. Türk yargısının bu vasfını, inşallah gelecekte daha da güçlendireceğiz. Hangi yanlış algıdan kaynaklanırsa kaynaklansın, hukuk karşısında kendini dokunulmaz görenler, şu gerçeği er ya da geç kabullenecekler, hiç kimse hukukun üstünde değildir, layüsel değildir, imtiyazlı değildir. Suç işleyenler, suçta kibirlenenler, hukuka kastedenler, kim olursa olsun, yaptıklarının hesabını bağımsız Türk mahkemelerine vermek zorundadır.

Dolayısıyla kanunun verdiği yetkiyle hukuksuzlukların peşine düşen yargı mensuplarını kimse tehdit edemez, mahkemeler üzerinde baskı kuramaz, yargı camiamıza parmak sallayamaz. Geçmişte yargı mensuplarını hain terör saldırılarında kaybetmiş bir ülke olarak, hâkim ve savcılarımız ile ailelerinin hedef gösterilmesini asla tasvip etmiyoruz. Daha önce de ifade ettim, yargı kararlarını doğru bulur veya bulmazsınız. Hatta mahkeme kararlarını, gerekli nezaketi göstererek, eleştirebilirsiniz. Ama bu ülkenin ana muhalefet partisi de olsanız, çıkıp kameralar önünde hukuk insanlarına, hem de çok yakışıksız, çok pervasız biçimde tehdit savuramazsınız. Buna biz de izin vermeyiz, hedef hâline getirilen yargımız da izin vermez. Devam eden yargı süreçleriyle ilgili herkesten sorumlu, sakin ve siyaseten dürüst bir tutum beklediğimizi bugün tekrar vurgulamak istiyorum.”

2015 ve 2019 yıllarında hazırlanan iki yeni Strateji Belgesi’yle reform çalışmalarına ivme kazandırdıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, üçüncü Yargı Reformu Stratejisi’nin uygulama döneminin, 2024 yılı itibarıyla sona erdiğini ifade etti.

Bugün 2025-2029 dönemini kapsayan 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi’yle milletin huzurunda olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Öncelikle şu hususun altını net bir şekilde çizmek durumundayım, sürekliliğe dayanan bir anlayışla köklü kurumsal değişiklikleri hayata geçirdiğimiz Yargı Reformu Stratejileri, birbirini tamamlar niteliktedir. Yeni reform belgemiz, bugüne kadarki gelişmelerin değerlendirilmesi ve sistemin ihtiyaç duyduğu yeniliklerin belirlenmesi suretiyle oluşturulmuştur. Dolayısıyla bu belgemiz de az önce ifade ettiğim üzere, diğer reform belgelerimizin devamı ve tamamlayıcısı durumundadır.”

“DÖNÜŞÜMÜ HIZLANDIRMAYI HEDEFLİYORUZ”

Yeni Yargı Reformu Stratejisi’yle adaletin etkinliğine ve yargı mekanizmalarının ihtiyaçlarına yönelik yeni politikaları belirlediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 45 hedef ve 264 faaliyetin yer aldığı 4. Strateji Belgesi’yle, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını daha da güçlendirmeyi amaçladıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaşlarımızın hukuki güvenliğini daha da kuvvetlendirmeyi, yargılamaların zamanında ve makul sürede tamamlanmasını, çözüm merkezli ve öngörülebilir bir adalet sistemi oluşturmayı, yargılama usullerini sadeleştirerek verimliliği artırmayı, yargıya ilişkin güven ve memnuniyeti daha da yükseltmeyi, onarıcı ve telafi edici adalet uygulamalarını yaygınlaştırmayı, ceza adaleti sisteminin etkinlik ve caydırıcılığını tahkim etmeyi ve adalet hizmetleriyle adli bilimlerde dijital dönüşümü hızlandırmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

Yargı Reformu Stratejisi’nin en önemli önceliklerinden birinin, makul sürede yargılanma hakkı güvencelerinin artırılması olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kapsamda yargılama usullerine, teşkilat yapısına, insan kaynaklarına ve teknik altyapıya ilişkin birçok çalışma alanı tespit ettiklerini belirtti.

Geçtiğimiz dönemlerde adil yargılanma hakkının etkin bir şekilde korunması noktasında önemli reformları devreye aldıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru ve bilgi edinme hakkı gibi yenilikleri mevzuata eklediklerini hatırlattı.

“MAĞDUR ODAKLI YENİ POLİTİKALARI UYGULAMAYA ALIYORUZ”

Kamu Denetçiliği Kurumu, Kişisel Verileri Koruma Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu gibi yeni birimler ihdas ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi’yle hak arama yollarını daha da güçlendirmeyi hedeflediklerini bildirdi.

Mağdurların yeterli güvenceye sahip olduğu telafi edici bir adalet sisteminin oluşturulması hususunun üzerinde de önemle durduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Adalete güvenin tam olarak tesis edilmesi için ceza adaleti sisteminde mağdur odaklı yeni politikaları uygulamaya alıyoruz. Uyuşmazlıkların önlenmesi ve mahkemeye taşınmadan kaynağında çözülmesi, yargının iş yükünün azaltılmasında büyük önem arz ediyor. Bu çerçevede dava öncesi alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin kapsamının genişletilmesini öncelikli politika olarak belirledik. Strateji belgemizle bu yöntemlerin sistem içindeki yerini güçlendiriyor, toplum genelinde müzakere kültürünü geliştirmeyi hedefliyoruz. ‘Hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir bir adalet sistemi’ vizyonu ile hazırladığımız yeni strateji belgesiyle, etkin ve hızlı işleyen bir adalet sistemi inşa edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin ilk amacının kurumsal yapının güçlendirilmesi ve süreçlerin yeniden yapılandırılması olduğunu belirterek, “Bu çerçevede uzlaştırıcı, birleştirici, özgürlükçü, toplumun tüm kesimlerini kuşatan yeni ve sivil bir anayasa çalışmalarımıza hız vereceğiz. İnsan hakları alanındaki kurumsal kapasitemizi güçlendirecek, hazırlayacağımız yeni İnsan Hakları Eylem Planı ile hak ve özgürlüklerin daha etkin korunmasını sağlayacağız” dedi.

Kişisel Verileri Koruma Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu gibi bireysel hak arama kurumlarının, kurumsal yapısını ve uluslararası kuruluşlarla uyumluluklarını güçlendireceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İfade ve basın özgürlüğü ile kişi hürriyeti ve güvenliğine ilişkin standartları yükseltecek, yeni hak arama yollarını çeşitli tedbir ve uygulamalarla tahkim edeceğiz. Makul sürede yargılanma hakkının temini için mahkemeler teşkilatının organizasyon yapısını tekrar tanzim edeceğiz. Ceza mahkemelerinin görev alanlarını yeniden düzenleyecek, ihtiyaç duyulan yerlerde yeni adliyeler kuracak, mahkeme sayılarını artıracak ve tek hâkimle çalışan bazı mahkemelerin heyet hâlinde çalışmalarını temin edeceğiz. Temyiz kanun yolunun etkinliğine yönelik yeni düzenlemelerle temyiz incelemelerinin altı ay içerisinde sonuçlandırılmasını hedefliyoruz. Bunun için Yargıtay ve Danıştay kanunlarında yer alan daire ve üye sayılarını iş yüküyle orantılı olacak şekilde yeniden belirleyeceğiz. Temyiz incelemeleri gibi istinaf incelemelerinin de altı ay içinde neticelendirilmesine yönelik düzenlemeler yapacağız.”

“YENİ İHTİSAS MAHKEMELERİ KURULACAK”

İstinaf mahkemelerindeki daire ve hâkim sayılarını, iş yüküne uygun ve uzmanlaşmayı sağlayacak şekilde arttıracaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk derece mahkemelerinde uzun süren davaların istinaf mahkemelerinde öncelikle inceleneceğini ve bazı davalarda istinaf incelemesi olmadan doğrudan temyiz incelemesi yapılacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihtisaslaşmaya ilişkin uygulamalar geliştirerek süreçlerin daha etkin ve hızlı tamamlanmasını sağlayacaklarını belirterek, “Önümüzdeki dönemde hâkimlerimiz meslek hayatları boyunca hukuk ve ceza hâkimi olarak sınıflandırılacak, çevre, sağlık, sigorta, trafik ve iş kazalarından kaynaklanan dava türleri için yeni ihtisas mahkemeleri kurulacaktır” dedi.

Savunmanın güçlendirilmesi ve avukatların adli süreçlere daha etkin katılabilmesi için Avukatlık Kanunu’nu güncellemeyi, savunma kurumunu daha da güçlendirmeyi hedeflediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şirketlerin ve yapı kooperatiflerinin avukat bulundurma zorunluluğunun genişletilmesi ve belirli davalarda avukatla temsil mecburiyetinin getirilmesine yönelik çalışmalar yapacağız. Stajyer avukatlarımıza staj başlangıç desteği sağlayacak ve mesleklerine ekonomik kaygılardan uzak bir şekilde hazırlanmalarını temin edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bağlı çalışan avukatlar için mesleğin niteliğine uygun yeni bir ücret rejiminin oluşturulmasının da yapılacak çalışmalar arasında olduğunu belirtti.

Yargılamaların daha kısa sürede tamamlanması için ilk derece ceza ve hukuk yargılamalarında hedef sürelerinin kısaltılacağını, istinaf kanun yolu aşamasındaki hedef sürelerinin de yeniden belirleneceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Keza yeni düzenlemelerle duruşmaların 2 aydan fazla ertelenmemesini ve bazı uyuşmazlıkların da duruşma yapılmaksızın çözülmesini sağlayacağız. Bozma kararı verilen dosyaların öncelikle ve ivedilikle görülmesi ise bir diğer hedefimizdir” ifadelerini kullandı.

“ADALET HİZMETLERİNDE YAPAY ZEKÂ UYGULAMALARINDAN İSTİFADE EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yargı bilişim sistemini güncel teknolojiler doğrultusunda geliştirmekte kararlı olduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: “Dijital çözüm platformları, çevrim içi uyuşmazlık ve elektronik çözüm yöntemlerini devreye alacak, adalet hizmetlerinde yapay zekâ uygulamalarından istifade edeceğiz. Yargılamaların hedef süre içinde tamamlanması için adli ve idari yargı adalet komisyonlarını da yeniden yapılandırmayı hedefliyoruz. Komisyonlarımıza adalet dairelerinin işleyişine matuf tespit ve çözüm önerilerini içeren rapor hazırlama görevini tevdi edeceğiz. Adalet Komisyonu Başkanlarımıza da yargılamaların hedef sürede tamamlanmasına yönelik yeni vazifeler vereceğiz. Yeni dönemde performans ve verimliliği artırmak için önleyici teftiş uygulamaları da geliştireceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teftiş kurullarının, başta uzun süren yargılamalar olmak üzere, yargıya ilişkin sorunları anlık olarak takip edeceğini belirterek, şu değerlendirmeleri yaptı: “Bilirkişilikten kaynaklanan sorunların giderilmesi adına mevzuat düzenlemeleri yapacak ve idari tedbirler alacağız. Yine tebligat işlemlerinde hataların azaltılması ve tebligatların hızlı yapılması için çeşitli tedbir ve uygulamaları hayata geçireceğiz. Bu kapsamda sade ve kolay bir tebligat usulü belirleyecek, tüm kamu görevlileri için elektronik tebligat alma zorunluluğu getireceğiz. Noterliklerin görev tanımlarını, yargının iş yükünü azaltacak şekilde tekrar düzenleyeceğiz. Noterlik Kanunu’nu yenileyecek, hukuk fakültesi mezunlarının görev alacağı yeni bir müessese olarak noter yardımcılığını sisteme kazandıracağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni strateji belgesinin ikinci amacının, insan kaynakları kapasitesinin güçlendirilmesi olduğunu belirtti.

Gelecek süreçte insan kaynaklarını daha nitelikli hâle getirmek ve hukuk eğitiminin kalitesini artırmak için fakültelere girişte aranan başarı sıralamasını aşamalı şekilde yükselteceklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, hukuk fakültelerinin açılma kriterlerini gözden geçirecek, müfredatta çeşitli iyileştirmeler yapacaklarını söyledi.

Hukuk fakültesinde okuyan öğrencilere Adalet Bakanlığı başarı bursu vererek eğitimlerinde destek olacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mesleki niteliklerin artırılması için hâkim ve savcı yardımcılığı sürecini yeniden yapılandıracak ve hizmet içi eğitimleri güçlendireceğiz. Hâkim ve cumhuriyet savcısıyla personel sayısının iş yüküyle orantılı bir düzeyde olmasını sağlayarak, yeni uzmanlık kadroları ihdas edeceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hâkim ve cumhuriyet savcılarının nakil, terfi ve disiplinlerine ilişkin hükümlerini tekrar düzenleyeceklerini, nakil işlemlerini coğrafi teminat çerçevesinde gerçekleştirecek atama ve nakil mevzuatında yer alan bölge sistemini yeniden ele alacaklarını bildirdi.

Personel eğitim merkezlerine yenilerini ekleyerek eğitim alan personel sayısını artıracaklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Devlet Memurları Kanunu’nda adalet hizmetleri sınıfı oluşturmayı ve bu suretle adalet teşkilatı personeline mahsus yeni düzenlemeler yapabilmeyi hedeflediklerini vurguladı.

“CEZA ADALETİ SİSTEMİNİ, HÜRRİYETİ BAĞLAYICI CEZAYA ALTERNATİF YENİ YAPTIRIM TÜRLERİYLE ZENGİNLEŞTİRECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kariyer imkânlarını geliştirmek amacıyla adalet personeline özgü uzman katiplik ünvanının ihdasının yine gündemlerinde yer aldığını söyledi.

Strateji belgesinin üçüncü amacının, ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başta adil yargılanma hakkı olmak üzere hak ve özgürlüklerin korunması ilkesine uygun bir şekilde suç, yaptırım ve infaz dengesini toplumsal ihtiyaçlar çerçevesinde düzenleyeceğiz. Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımların kapsamının genişletilmesiyle adli para cezası miktarlarının yeniden belirlenmesi önceliklerimiz arasındadır. Ceza adaleti sistemini, hürriyeti bağlayıcı cezaya alternatif yeni yaptırım türleriyle zenginleştireceğiz.

Bu doğrultuda psikolojik rahatsızlığı olanların ve madde bağımlılarının rehabilite olmadan toplumsal hayata katılmalarını engelleyecek tedbirler alacağız. Trafikte işlenen suçların yanı sıra trafik güvenliğini tehlikeye atan kişilere yönelik de caydırıcı önlemler alacağız. Böylece milletimizde ciddi şikayetlere yol açan ve yargıya olan inancı zedeleyen bir sorunu daha çözüme kavuşturmuş olacağız. Saldırı amacıyla araçlarından inen sürücüleri, ehliyetlerine el konulması da dahil, müstakil yaptırımlara tabi tutacağız. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçuyla vücut dokunulmazlığına, hürriyete ve çevreye karşı işlenen suçların cezalarını artırıyoruz.”

“UZLAŞTIRMA KURUMUNUN VERİMLİLİĞİNİ ARTIRACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ölümlü veya yaralanmalı trafik kazalarında zaruret dışında olay yerinin terk edilmesini de ayrı bir suç olarak düzenleyeceklerini söyledi.

Vatandaşların bizar olduğu bir sıkıntıya daha çözüm bulduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nişan, düğün, asker uğurlaması gibi, kişilerin toplu olarak bulunduğu etkinliklerde silahla ateş edilmesi vakalarına dönük cezaları önemli ölçüde ağırlaştırıyoruz. Telafi edici adalet anlayışına uygun düzenlemelerin yanı sıra uzlaştırma kurumunun verimliliğini artıracağız. Lekelenmeme hakkı kapsamında, adli sicil sistemini yeniden yapılandıracağız” açıklamasını yaptı.

Adli sicil kayıtlarının silinme sürelerini kısaltacaklarını, ceza mahkumiyetlerinin adli sicile kaydedilmesinde çocuklar lehine farklı düzenlemelere gideceklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocukların adli süreçlerde korunmasına yönelik mekanizmaları daha da güçlendireceklerini ve çocuklar için onarıcı adalet uygulamalarını devreye alacaklarını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ceza infaz ve denetimli serbestlik sisteminin yönetim kapasitesini geliştireceklerini ve meslek edindirme programlarıyla iş yurtları üretim miktarını yükselteceklerini kaydetti.

“BOŞANMA VE NAFAKA USULLERİNE KADAR GENİŞ YELPAZEDE YENİ REFORMLAR YAPMAYI PLANLIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni strateji belgesinin dördüncü amacının, hukuk ve idari yargılama süreçlerinin etkinliğinin artırılması olduğunu vurguladı.

Değer ve tutarı belirli bir miktarın altındaki talep ve davaların sadeleştirilmesi, hızlı bir yargılama usulüyle çözümlenmesi için çeşitli düzenlemeler yapmayı hedeflediklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun yanında bono evraklarının kayıt altında üretilmesini sağlayarak vatandaşlarımızın hukuki güvenliğini güçlendirmeyi amaçlıyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yılı “Aile Yılı” olarak ilan ettiklerini, aile kurumunun korunması için yıl boyunca önemli çalışmalar yapacaklarını ilan ettiklerini anımsatarak, yeni strateji belgesi doğrultusunda aile hukukunda uygulamadan doğan sorunların giderilmesine yönelik birçok tedbiri hayata geçireceklerini söyledi.

Aile arabuluculuğunu sisteme entegre ederek anlaşmazlıkların mahkeme sürecinden önce çözüme ulaştırılmasını arzu ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Aile mahkemelerinin kuruluş ve yargılama usulünden çocukların menfaatlerini gözeten boşanma ve nafaka usullerine kadar geniş bir yelpazede yeni reformlar yapmayı planlıyoruz. Diğer taraftan, idari yargılama usulünün sadeleştirilmesine dönük önemli çalışmalar gerçekleştireceğiz. İdarenin taraf olduğu tam yargı davalarında sulh müessesesine başvuruyu zorunlu kılacak ve dosyaların tekemmül sürecini kısaltacak düzenlemeleri inşallah hayata geçireceğiz. İcra ve iflas sistemini alacaklı ve borçlu arasındaki hassas dengeyi ön plana alacak şekilde, kanun değişikliği de dahil olmak üzere, yeniden dizayn etmek de bu süreçteki temel önceliklerimizden biridir.”

“SEÇMELİ OLARAK OKUTULAN HUKUK VE ADALET DERSLERİNİ LİSELERE DE TEŞMİL EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin beşinci ve son amacının, adalete erişimin kolaylaştırılması olduğunu, evvelemirde, kadın haklarına ilişkin yeni uygulamalar geliştirerek, şiddet mağduru kadınların adli süreçlere erişimini en kısa yoldan temin etmeye çalışacaklarını ifade etti.

Adli süreçlerde şiddet mağduru kadınların daha fazla korunmasının birinci öncelikleri olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aile içi ve kadına yönelik şiddet suçları soruşturma bürolarını ülke sathında yaygınlaştıracak, buralarda görev alacak cumhuriyet savcılarının da uzmanlaşmalarını sağlayacağız” dedi.

Yaşlı ve engellilerin adalete erişimlerini kolaylaştıran tedbirler alarak mobil bilgilendirme ve yönlendirme hizmetlerinin önünü açacaklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşlı ve engelli dostu, erişilebilir ve yeterli sosyal alanların bulunduğu adli hizmet binalarını inşa etmeye, yenilemeye devam edeceklerini bildirdi.

Doğal afetlerden sonra yargı faaliyetlerinin kesintiye uğramaması için Türkiye genelinde belirlenen doğal afet ve acil durum merkezleri kuracaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Son olarak, hâlihazırda 6’ncı ve 7’nci sınıflarda seçmeli olarak okutulan hukuk ve adalet derslerini liselere de teşmil edeceğiz. Böylelikle erken yaşlardan itibaren adalet anlayışını benimsemiş fertlerden oluşan bilinçli bir toplum inşasına katkı vereceğiz. Görüldüğü üzere çok geniş bir yelpazede, doğrudan vatandaşlarımızın hayatına dokunan yenilikler, uygulamalar ve düzenlemelerle adalet hizmetlerinin kalitesini artırmayı amaçlıyoruz. Rabb’im yar ve yardımcımız olsun, diyorum. 4’üncü Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin ülkemiz, milletimiz, hukuk ve adalet teşkilatımız için bir kez daha hayırlara vesile olmasını diliyorum. Belgenin hazırlanmasında emeği geçen herkese tekrar teşekkür ediyorum. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyor, Allah’a emanet ediyorum.”

GENÇ GAZETECİLER ANKARA

Okumaya devam edin

Dünya

Slovak Cumhuriyeti Başbakanı Fico Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

TÜRKİYE’YE HOŞ GELDİNİZ

Genç Gazeteciler

Haber

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Slovak Cumhuriyeti Başbakanı Robert Fico’yu Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.

Slovak Cumhuriyeti Başbakanı Fico, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Slovak Cumhuriyeti Başbakanı Fico, tören kıtasını selamladı.

Türkiye ve Slovakya bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Slovak Cumhuriyeti Başbakanı Fico, daha sonra baş başa ve heyetler arası görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.

GENÇ GAZETECİLER ANKARA

Okumaya devam edin

Dünya

“Coğrafyamızda kardeşliğin, barışın rüzgârı esiyor, refahın egemen olacağı yeni bir dönemin kapıları aralanıyor”

GENÇ GAZETECİLER MERSİN

Genç Gazeteciler

Haber

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Mersin 8. Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, “’Böl, parçala, yönet’ politikasıyla son bir asırdır bu bölgede diledikleri gibi cirit atanların devri bitmiştir. Kim ne derse desin, yüz yıllık oyun bozuluyor. Coğrafyamızda kardeşliğin, barışın ve istikrarın rüzgârı esiyor, kalkınma ve refahın egemen olacağı yeni bir dönemin kapıları aralanıyor” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Servet Tazegül Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti Mersin 8. Olağan İl Kongresi’ne katılarak bir konuşma yaptı.

Konuşmasında, Mersin’in hiç kimseyi “Yörük” diyerek küçüksemediğini, “Kürt” diyerek ötekileştirmediğini, “Arap” diyerek dışlamadığını, “Suriyeli” diyerek hakir görmediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mersin, insanları ‘şu şehirden bu şehirden’ diyerek sınıflaştırmamıştır. Çünkü burası medeniyetler yatağı, coğrafyamızın kadim halklarının ve inançlarının tamamının bakiyesine ev sahipliği yapan bir şehirdir. Mersin’in göz alıcı tablosuna kimse helal getirmez. Allah’ın izniyle bu şehir dünyaya kardeşlik hukuku dersi veriyor, vermeye de devam edecek” dedi.

“DAHA ÇOK ÇALIŞMAMIZ, DAHA ÇOK GÖNÜLE GİRMEMİZ GEREKİYOR”

Mersin’in Doğu Akdeniz’in en stratejik liman şehri olarak ekonomiye can katmaya devam edeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bereketli topraklarıyla sadece kendi vatandaşımızı değil tüm insanlığı beslemeye devam edecek. Velhasıl beşeri zenginliğiyle fiziki coğrafyasının güzelliğiyle, muhteşem potansiyeliyle Mersin Türkiye Yüzyılı’nda adından daha çok söz ettirecek. Mersin’deki bu güzel iklimi bozmayı Allah’ın izniyle kimse başaramayacak. Hiçbir siyasi çıkar, hiçbir sosyal ve kültürel farklılık, hiçbir şahsi hesap, Mersin’i Akdeniz’in örnek şehri yapan bu vasfına zarar vermenin gerekçesi olamaz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin iktidarında Mersin’in 22 yılda nereden nereye geldiğini akıl ve vicdan sahibi herkesin kabul edeceğini ifade ederek, şunları kaydetti: “Bu şehrin siyasi, etnik, mezhebi fanatizme değil, zengin potansiyeli harekete geçirecek vizyona, esere, hizmete ve yatırıma ihtiyacı var. Mersin’e bu gözle bakıyoruz, Mersinliye bu hissiyatla sahip çıkıyoruz. Mersinlilerin de bizim bu hasbi yaklaşımımıza, samimi yürek açışımıza karşılık vereceğinden şüphe duymuyorum. Bugüne kadar seçim sonuçlarını Mersinlide değil, kendimizde arıyoruz. Suç varsa bizim, yanlış varsa bizim. Ama bunu hep beraber telafi edeceğiz. Demek ki daha çok çalışmamız, daha çok gönüle girmemiz, daha çok emek vermemiz, ter dökmemiz gerekiyor. Kongremiz böyle bir dönemin, yeni bir heyecanın, yeni bir atılımın miladı olacaktır.”

“TÜRKİYE’NİN BÜYÜMESİNİ İSTEMEYEN EMPERYALİSTLER BOŞ DURMADI”

“Ülkemizin 80 yılına, asırların yorgunluğuyla 1. Dünya Savaşı’nın yükü altında kalan Osmanlı’dan Cumhuriyete geçisin sancıları damga vurmuştur” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, tek parti faşizminin milletin inancına, tarihine, kültürüne yönelik tahrip edici ve baskıcı politikalarının, ağır bedellerinin ödendiğini söyledi.

Türkiye’nin Adnan Menderes ile başlayan demokrasi ve kalkınma hamlesinin önünün kesilmeye çalışıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin büyümesini, güçlenmesini, kendi ayakları üzerine dikilmesini istemeyen emperyalistler de boş durmadı. Ülkemizi, darbeler, cuntalar, ideolojik kavgalar, ekonomik çöküşler, sosyal çalkantılarla dolu bir döneme soktular. Bu sancılı yıllar darbelerin ardından ‘bizim çocuklar başardı’ mesajını kulaktan kulağa fısıldayanların eseridir. Eski Türkiye artık bitti. Bu kaos fırtınası, Türkleri sadece sokaklarını temizleyecek, fabrikalarında çalışacak işçiler olarak görenlerin adımıdır. Rahmetli Özal bu oyunu fark edip siyasi ve ekonomik reformlarla ülkemizi asli istikametine çevirmek istediyse de kirli oyunlarla başa çıkamadı. Merhum Özal’a neler yapıldığını, hangi iftiraların atıldığını hiçbir zaman unutmadık.”

“EKONOMİMİZE YÖNELİK SALDIRILARI, TEHDİTLERİ HATIRLAYIN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin 80 yıllık sancılı sürecin ardından adeta bir Anadolu ihtilaliyle iktidara geldiğini dile getirerek, şunları kaydetti: “Tabii ki bu devrim öyle kolay gerçekleşmedi. Devrin müesses nizamı ve arkalarındaki güç odakları, AK Parti’nin öncülüğündeki Anadolu ihtilaline karşıda büyük bir direnç gösterdi. Siyasi ve toplumsal provokasyonlardan, hukukun ayaklar altına alındığı Cumhurbaşkanlığı seçimi krizlerine kadar nice senaryolar devreye alındı. Yetmedi bölücü örgütünden FETÖ’süne hatta sınırlarımıza dayanan DEAŞ’ına kadar envaiçeşit cinayet şebekesini harekete geçirdiler. Bölücü örgütün hiçbir ahlaki ve akılcı gerekçesi olmayan çukur eylemlerini hatırlayın. FETÖ’nün önce 17-25 Aralık, ardından 15 Temmuz darbe girişimlerini hatırlayın. Ekonomimize yönelik aleni saldırıları, tehditleri, ambargoları, tuzakları hatırlayın.”

“Muhalefetin gönüllü figüranlığını yaptığı, Türkiye’ye diz çöktürme senaryolarının tekmili birden üzerimize boca edildi” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hani Mehmet Akif, Çanakkale Savaşı’nı anlatırken diyor ya, ‘Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk, sade bir hadise var ortada, vahşetler denk.’ Bizim de istiklalimize ve istikbalimize yönelen saldırılar rengârenktir. Sadece sinsi niyetleri ortaktır” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletle kafa kafaya, kol kola, kalp kalbe verip bu alçak hesapları hep birlikte boşa çıkardıklarını söyleyerek, “Yine Akif’in diliyle ifade edersek, ‘Asım’ın nesli diyordum ya, nesilmiş gerçek. İşte çiğnetmediği namusunu, çiğnetmeyecek.’ Gerçekten bu millet üzerine akın akın gelen saldırılar karşısında gösterdiği asil duruşla, kadınıyla, erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla, her bir ferdiyle, namusunu çiğnetmemiş, Asım’ın nesli olduğunu ispatlamıştır” değerlendirmesinde bulundu.

Milletin güçlü desteğinin AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın mesuliyetini arttırdığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha fazla çalışarak, Türkiye Yüzyılı’nın önündeki tüm engelleri tek tek kaldırmak zorunda olduklarını ifade etti.

“BİZ ZALİMLER GİBİ KİMSEYİ ZORLA YERİNDEN ETMEYİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mersin’in beşeri zenginliğinin ülkesi ve bölgesindeki her gelişmeyle yakından ilgilenmesini mecburi kıldığını ifade ederek, Suriye’deki 61 yıllık Baas rejiminin yıkılması ve ülkede kuşatıcı yeni bir yönetimin iş başına gelmesinin Mersin’e etkisi olacağını kaydetti.

Mersin’in 183 bin geçici koruma statüsündeki Suriyeli muhaciri misafir eden ensar ruhlu bir şehir olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Ülkelerindeki evlerini, işlerini yeniden ayağa kaldıracak Suriyeli kardeşlerimizden bir kısmı şüphesiz vatanlarına geri dönecektir. Suriye toparlandıkça, zulmün ve yıkımın izleri silindikçe inşallah ülkemizle birlikte tüm dünyadan muhacirler dönüş yoluna girecektir. Ama hep söylediğimiz gibi kalanlara kapımız da gönlümüz de daima açık olacaktır. Biz, zalimler gibi kimseyi zorla yerinden etmeyiz. Kimsenin hayatını keyfi yere zindana çevirmeyiz. Kendini bilmez üç beş ırkçı fanatiğin Türkiye-Suriye dayanışmasına gölge düşürmesine göz yummayacağız. Suriye’nin siyasi birliğini, toprak bütünlüğünü, sosyal barışını, imarını sağlamaya yönelik her gayrete destek vereceğiz.”

“SURİYE ÜZERİNDE YENİ SENARYOLAR UYGULANMASININ ÖNÜNE GEÇMEKTE KARARLIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’ye büyük bir teveccüh ve güven söz konusu olduğunu anlatarak, “Suriyeli kardeşlerimizin Türkiye deyince yüzü gülüyor” ifadesini kullandı.

Bu durumu gelecek adına çok değerli bir kazanım olarak değerlendirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’nin topraklarını işgal eden terör örgütlerini ya silah bıraktırarak ya bertaraf ederek Suriye üzerinde yeni senaryolar uygulanmasının önüne geçmekte kararlıyız. Ülkenin 3’te 1’ini işgal altında tutan YPG terör örgütüne karşı en küçük bir müsamahamız yoktur. Yakında bu meseleyi kökten çözecek adımları atacağız” diye konuştu.

Örgütün, çok güvendiği güçlerin bölgedeki çıkar ve hesapları değiştiği için gölgesine sığınarak küstahlaşacakları kimseyi bulamayacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Avrupa’dan yükselen çatlak seslere ise aldırış etmiyoruz. Avrupalılar önce kendi meselelerini çözsünler. Ondan sonra gelip bölgemize nizam vermeye kalksınlar. ‘Böl, parçala, yönet’ politikasıyla son bir asırdır bu bölgede diledikleri gibi cirit atanların devri bitmiştir. Kim ne derse desin 100 yıllık oyun bozuluyor. Coğrafyamızda kardeşliğin, barışın ve istikrarın rüzgârı esiyor. Kalkınma ve refahın egemen olacağı yeni bir dönemin kapıları aralanıyor. Artık bölgenin geleceğini bölgenin kadim halkları belirleyecek, doğal kaynaklar üzerindeki her türlü tasarruf da bölgenin asıl sahiplerinin uhdesinde olacak. Allah’ın izniyle kimse bunun önüne geçemeyecek.”

Bir süre önce Suriye’nin Dışişleri ve Savunma bakanlarının kendisini ziyaret ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyeli heyetin daha sonra ise Dışişleri Bakanı, Savunma Bakanı ve İstihbarat Başkanı ile ayrıca toplantı yaptığını ifade etti.

“GAZZE ÖRNEĞİ, ZULÜMLE ABAD OLUNAMAYACAĞININ ÇARPICI BİR İSPATIDIR”

Suriye’nin geleceğine hazırlık yaptıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yeni dönemin Mersin’in önünde de büyük fırsat pencereleri açacağını ve şehrin şimdiden buna kendisini hazırlaması gerektiğini vurguladı.

Aynı şekilde Gazze’de ateşkesle sağlanmaya çalışılan barışın da bölgenin siyasi ve sosyal atmosferini değiştireceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gazze örneği, zulümle abad olunamayacağının çarpıcı bir ispatıdır. İsrail, Gazze’de ve diğer Filistin şehirlerinde uyguladığı zulümle dünyanın farklı yerlerinde yaşayan Musevilere de zarar vermiştir. Çünkü İsrail’in yaptığı kadın, çocuk, masum katliamlarından sonra artık hiç kimse bu topluma İkinci Dünya Savaşı’nda maruz kaldıkları soykırımın getirdiği mahcubiyet duygusuyla bakamayacaktır. Herkesin zihninde İsrail’in fırsatını bulduğunda kendi mensuplarından başka tüm insanları katledebileceği düşüncesi yer etmiştir. Nitekim fanatik Siyonistler bu düşünceyi destekleyecek görüşlerini dini ve ideolojik argümanlarla pervasızca dile getirmekten çekinmiyor. En çok hedef aldıkları ülkenin Türkiye, toplumun da Türk milleti olması bizim bu zulme karşı sesini en çok yükselten devlet ve millet olmamızdan kaynaklanıyor. Kimseden korkmadan, çekinmeden, sözümüzü sakınmadan, hakkı ve hakikati haykırdık. Bizim için dünyanın neresinde bir mazlum, bir mağdur, bir garip varsa yardımına koşmak, zulme karşı elimizde dilimizle, kalbimizle mücadele etmek, hem dinî bir vecibe hem de millî bir vazifedir. Rabbim bizlere ecdattan miras aldığımız bu hasletin yeni nesillere daha da güçlü bir şekilde aktarmayı nasip etsin diyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölücü terör örgütü PKK’nın feshedilmesi, silahlarının teslim edilmesi ve militanlarının dağıtılmasını hedefleyen çalışmaları anımsattı.

Terör meselesinin suhuletle çözülmesinden yana olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Cumhur İttifakı ortağımız Sayın Bahçeli’nin konuyu gündeme getirmesiyle başlayan gelişmeler, nihai aşamasına yaklaşmaktadır. Bölücü örgüt şayet elebaşının çağrısını dinleyip gereğini yerine getirirse, siyasi uzantısı da üzerine düşenleri yaparsa bunun kazananı 81 vilayeti ve 85 milyon ferdiyle tüm Türkiye olacaktır. Eğer örgüt çağrıya uymayı reddeder, siyasi uzantısı da ipe un sermeye kalkarsa, biz zaten başarıyla yürüttüğümüz operasyonlarımızla meseleyi kendi mecrasında çözeriz. Tercihimiz ülkemizin 40 yılına, on binlerce canına, yüzlerce milyar dolar kaynağının heba olmasına yol açan bu meselenin suhuletle, samimiyetle, kalıcı ve kati bir şekilde tarihe karışmasından yanadır.”

İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy’un “Yumuşak başlı isen kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum” mısralarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölücü terör belası öyle veya böyle bertaraf edilecektir. Elbette kahraman şehitlerimiz her türlü hesabın üzerindedir. Herkesin takip ettiği üzere tüm çalışmalar, şehitlerimizin aziz hatıralarına, şehit yakınları ve gazilerimizin hassasiyetlerine en küçük bir halel getirmeyecek şekilde yürütülmektedir” diye konuştu.

“TÜRKİYE YÜZYILI KERVAN OLARAK, YOLA REVAN OLMUŞTUR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek ülke içinde, gerek bölgede, gerekse de dünyada atılan her adımın bir gayesinin bulunduğunu belirterek, “Bu da ülkemizin Türkiye Yüzyılı’na, geçmişin tüm sorunlarından arınmış, yüklerinden kurtulmuş, mevcut imkânlarını en üst düzeyde kullanan hedeflerine kararlılıkla yürüyen bir devlet olarak girmesidir” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin bölgesinde istikrar istediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Artık yeni hayaller kurma, yeni projeler hayata geçirme, yeni şeyler söyleme, yeni adımlar atma vaktinin geldiğine inanıyoruz. Biz bölgede istikrar istiyoruz, güvenlik istiyoruz, huzur ve refah istiyoruz. Biz Türkler, Araplar, Kürtler olarak hep beraber kazanalım, hep beraber kalkınalım istiyoruz. Bizimle bu yolda yürüyecek herkese kollarımız da kapımız da, yüreğimiz de açıktır. Zihinlerinin gerisinde başka hesaplar olanlar da hiç kusura bakmasınlar, artık kimseye bunları yutturamazlar. Kimseyi kandıramazlar, kimsenin zihnini ve kalbini bulandıramazlar. Dünya düzeni, siyasi ve ekonomik olarak yeniden kurulurken Türkiye’yi bunun dışında tutmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Türkiye Yüzyılı kervan olarak, yola revan olmuştur. Bu kutlu yürüyüşe katılan katılır, katılmayanın yolu açık olsun. Biz ülkemizi en güçlü devletler, milletimizi güvenli, huzurlu, müreffeh toplumlar seviyesine çıkarmadan durmayacağız, dinlenmeyeceğiz, geriye dönüp bakmayacağız. Yüzümüz hep geleceğe, ileriye, ufka dönük olarak mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz.”

“MERSİN’E 624 MİLYAR LİRA YATIRIM YAPTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş yapmanın, sorun çözmenin, dertlere deva olmanın peşinde olduklarını, bu anlayışla son 22 yılda Mersin’e 624 milyar lira tutarında yatırım yaptıklarını söyledi.

Adalette 5 milyar lira, eğitimde 39 milyar lira, gençlik ve sporda 9 milyar lira, sosyal yardımda 128 milyar lira, sağlıkta 19 milyar lira, çevre ve şehircilikte 66 milyar lira yatırım yaptıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca 14 milyar lira tutarındaki yatırımların da sürdüğünü söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ulaştırmada 142 milyar lira, tarım ve ormancılıkta 83 milyar lira, sanayi ve teknolojide 5 milyar lirası yatırım 8 milyar lirası destek olmak üzere 13 milyar lira, enerjide 102 milyar lira, kültür ve turizmde 3 milyar lira, çalışma ve sosyal güvenlikte teşviklerle birlikte 14 milyar lira yatırım yapıldığını bildirdi.

Eğitim alanında Mersin’e ikinci devlet üniversitesi Tarsus Üniversitesinin kurulduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin ilk engelsiz gençlik merkezini Mersin’e kazandırdık. Şehir hastanemiz başta olmak üzere toplam 3 bin 260 yataklı 17 hastane dâhil 50 sağlık tesisi inşa ettik.150 yataklı Mezitli Yeni Devlet Hastanemiz ile 50 üniteli ağız ve diş sağlığı merkezini yıl sonuna kadar tamamlayıp 2026 yılı başında hizmete açacağız” dedi.

Mersin’deki 7 millet bahçesi projesinden 3’ünü tamamladıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, diğerleriyle ilgili projelendirme çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

“MERSİN-ADANA-OSMANİYE-GAZİANTEP HIZLI TREN PROJEMİZİ BAŞLATTIK”

Mersin’i bölünmüş yollarla çevre bölgelere bağladıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Antalya ile Mersin’i birleştirecek Akdeniz Sahil Yolu Projesi’ni hayata geçiriyoruz. Şu ana kadar yolumuzun 404 kilometresini tamamladık. Mevcut 483 kilometrelik güzergâhta 10 saatlik seyahat süresini 7 saate düşüreceğiz. Çeşmeli-Kızkalesi Otoyol Projemizi de süratle tamamlayarak 2,5 saatlik seyahat süresini 18 dakikaya indireceğiz. Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep Hızlı Tren Projemizi başlattık, yapımına hızla devam ediyoruz. Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep arası 6,5 saat süren seyahat süresini 2 saat 15 dakikaya düşüreceğiz. Ayrıca Çukurova Uluslararası Havalimanı bağlantısını hayata geçiriyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anamur feribot ve deniz uçağı iskelesini 2024 yılı içerisinde hizmete alarak, Türkiye’nin KKTC’ye en kısa yoldan ulaşım sağlayan beşinci kapısını açtıklarını belirterek, 150 yat kapasiteli Aydıncık yat limanının da altyapı çalışmalarını bu yıl içerisinde tamamlayarak üstyapı işlerine başlayacaklarını dile getirdi.

Çukurova Uluslararası Havalimanı’nı 10 Ağustos 2024’te hizmete açtıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Havalimanımız açıldığı günden bu yana yaklaşık 2 milyon 100 bin yolcuya hizmet verdi. Tarım ve Ormanda, Değirmençay Barajı’nın Alaköprü ve Pamukluk sulaması ikinci etabının yapımına devam ediyoruz. Mersin’de teşviklerimizle tamamlanan 1185 özel sektör projesinde 93 milyar lira yatırım gerçekleşti. 23 bin kişilik istihdam sağladık. Enerjide yılda 35 milyar kilovatsaat elektrik üretecek Akkuyu Nükleer Güç Santralimizin yapımı devam ediyor. Santralin tüm reaktörleri kısım kısım 2028’e kadar hizmete girecek. Rabbim ömür verdikçe Mersin için çok daha fazlasını yapacağız” ifadelerini kullandı.

GENÇ GAZETECİLER MERSİN

Okumaya devam edin
Reklamlar
Dünya3 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazı insanların hukuk önünde ayrıcalıklara sahip olduğu günler artık geride kalmıştır”

Dünya6 gün önce

Slovak Cumhuriyeti Başbakanı Fico Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Dünya1 hafta önce

“Coğrafyamızda kardeşliğin, barışın rüzgârı esiyor, refahın egemen olacağı yeni bir dönemin kapıları aralanıyor”

Dünya2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aile yapımızı korumak, tahkim etmek hepimizin görevidir”

Dünya2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Başkanı Bahçeli ile bir araya geldi

Dünya3 hafta önce

“Devlet anlayışımızın öznesi insandır”

Dünya3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Enflasyonda düşüş trendi 2025 senesinde daha da hızlanacak”

Dünya3 hafta önce

“2024 yılı ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık”

Dünya3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Darülaceze sakinlerini ziyaret etti

Dünya4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yeni yıl mesajı

Dünya4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ekonomiye Değer Katanlar 49. Ödül Töreni’nde konuştu

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ile görüştü

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ekonomi programımızın olumlu etkilerini önümüzdeki dönemde daha fazla göreceğiz”

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeni anayasa Türkiye için lüks değil, çok geç kalmış bir ihtiyaçtır”

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, D-8 Teşkilatı 11. Zirve Toplantısı’na katıldı

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Mısır’da

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim ile görüştü

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ortak basın toplantısı düzenlendi.

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB Komisyonu Başkanı von der Leyen ile görüştü

Dünya1 ay önce

YERLİ VE MİLLİ LOKOMOTİF İÇİN 3 YENİ FABRİKA

Dünya1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi hiç olmadığı kadar huzurlu, müreffeh ve güzel günler bekliyor”

Dünya1 ay önce

“Somali ve Etiyopya arasında, barış ve iş birliğine dayalı yeni bir başlangıcın ilk adımı atıldı”

Dünya2 ay önce

“TÜRKİYE’YE YENİ REKORLARI, YENİ SEVİNÇLERİ YAŞATACAĞIZ”

Dünya2 ay önce

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi

Dünya2 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile görüştü

Dünya2 ay önce

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Dünya2 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Engelsiz Türkiye Programı”nda konuştu

Dünya2 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 155.000 Konut Anahtar Teslimi ve Kura Çekimi Töreni’ne katıldı.

Dünya2 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT World Forum’da konuştu

Dünya2 ay önce

“Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor”

Dünya2 ay önce

Umman Sultanı Heysem bin Tarık Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Dünya2 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ı karşıladı

Dünya2 ay önce

“Kadına şiddete geçit vermeyen bir Türkiye Yüzyılı hedefine ulaşana kadar sabırla yürüyeceğiz”

Dünya5 sene önce

Metin Aslım : İş ve Cemiyet Hayatının Sevilen Siması

Dünya5 sene önce

İyi ki varsın Emel USLU ATİK ;

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Sibel GÖZÜYUKARI

Dünya4 sene önce

Türkiye’nin Genç Patronları ; Ebru ÖZDEMİR

Dünya5 sene önce

İyi ki varsın Demet PEKER;

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Nalan ÖZKAN

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Filiz YILDIRIM

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Filiz AKKAŞ

Dünya6 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Ticarette korumacılığın artması, serbest ticaretin sekteye uğraması endişe vericidir”

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Meliha KARAMAN

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Ali Nihat GÖKYİĞİT

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Ayşegül ABACI

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Buse ALUÇ

Dünya6 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan,“G-20 platformu, küresel meselelerin çözümünde daha etkin ve güçlü bir mecra olmalı”

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Açelya ELMAS

Dünya4 sene önce

Burak Elmas, Galatasaray kulübünün 38. başkanı oldu

Dünya4 sene önce

Sektöre yön verenler, Ahmet ÇALLI

Dünya5 sene önce

İyi ki varsın Gül ALCANSOY;

Dünya5 sene önce

ASTOP, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş’e “Üstün Hizmet ve Başarı Beratı” verdi.

Dünya4 sene önce

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ETİ Maden Lityum Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde konuştu

Dünya4 sene önce

Emel Uslu ATİK’le ZİRVE YOLUNDA

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Semra İĞTAÇ

Dünya6 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

Dünya4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ahlat Selçuklu Mezarlığı’nı ziyaret etti

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın Burcu KARADAĞ

Dünya6 sene önce

“TÜRKİYE VE JAPONYA’NIN DOSTLUĞU; KÖKLÜ, DERİN VE SAMİMİ”

Dünya2 sene önce

İyi ki varsın Canan Alime Kocaman

Dünya5 sene önce

İyi ki varsın Beril ÇAVUŞOĞLU

Dünya6 sene önce

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİNİN DEĞERİ DAHA DA YÜKSELMİŞTİR”

Dünya4 sene önce

İyi ki varsın ; Mehmet Cengiz

Dünya2 sene önce

“14 Mayıs 2023 tarihinde milletimiz, cumhurbaşkanını ve milletvekillerini seçmek üzere sandık başına gidecektir”

Dünya6 sene önce

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ DOSTLUK VE YAKIN İŞ BİRLİĞİ TAKDİRLE KARŞILANIYOR”

Dünya4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OECD İstanbul Merkezi Açılış Töreni”ne Video Mesaj Gönderdi

Reklamlar
Reklamlar

PATRONLAR

Son Dakika Haber

seers cmp badge