Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Önceki darbelerle karşılaştırdığımızda bugünkü yargı mensuplarımızla, yargı teşkilatımızla 15 Temmuz’da gösterdiği o kararlı mücadeleyle onur duyuyoruz, gurur duyuyoruz.” dedi.
Adalet Bakanı Tunç, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından SETA Genel Merkezi’nde düzenlenen 15 Temmuz Sempozyumu’nun açılışında konuştu. Aliya İzetbegoviç’in “Unutulan soykırım tekrarlanır” sözüne işaret eden Bakan Tunç, Türkiye’nin siyasi tarihine bakıldığında unutulan darbelerin de tekrarlandığına dikkati çekti.
15 Temmuz darbe girişiminde 253 şehit verildiğini ve aralarında hala tedavileri devam eden 2 bin 190 gazinin bulunduğunu bildiren Bakan Tunç, bundan sonra, o tür karanlık gecelerin bu ülkede yaşanmaması için milletçe birlik ve beraberlikten hiçbir zaman taviz vermeyeceklerini vurguladı.
Türkiye’nin demokrasi tarihinde 1960’dan bu yana gerçekleşen darbeleri ve darbe girişimlerini hatırlatan Bakan Tunç, 15 Temmuz’da Kurtuluş Savaşı’nda düşmanın yapamadığının bu ülkeye yaşatılmaya çalışıldığını anlattı.
15 Temmuz gecesinde “birileri evinde çayını kahvesini yudumlarken, canlı yayınlarda darbeyi seyrederken” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “canı pahasına”, darbecilerle, ‘Ben milletimle beraber mücadele edeceğim’ dediğini ve o gün “büyük bir kahramanlığı” milletiyle beraber gösterdiğini ifade eden Bakan Tunç, şöyle konuştu:
“Bugün birileri çıkmış saçma sapan ifadelerle, saygısız, seviyesiz ifadelerle Sayın Cumhurbaşkanı’mızın 2028’de yurt dışına kaçacağı gibi akıl tutulması içeren birtakım sözleri maalesef sarf edebiliyor. Sayın Cumhurbaşkanı’mız 15 Temmuz o karanlık gecesini milletiyle beraber aydınlatan ve canı pahasına milletiyle beraber darbecilere karşı direnen bir liderdir. Maalesef bu saçma sapan iddiaları böyle televizyon ekranlarında konuşanlar ülkemizde var ama milletimiz hiçbir zaman onlara itibar etmeyecektir.”
Daha önce yaşanan 1960 darbesinde, 12 Mart 1971’de, 1980 darbesinde, 28 Şubat’ta darbecilerin yanında saf tutan, onların emir ve talimatları doğrultusunda hareket eden bir yargı bulunduğunu dile getiren Bakan Tunç, “Önceki darbelerle karşılaştırdığımızda bugünkü yargı mensuplarımızla bugünkü yargı teşkilatımızla 15 Temmuz’da gösterdiği o kararlı mücadeleyle onur duyuyoruz, gurur duyuyoruz. 15 Temmuz’da darbecileri soruşturan, millet düşmanlarını yakalayan, gözaltı yapan, onlara gerekli cezaları veren bir yargımız var. Aradaki fark bu.” dedi.
Bugün Türkiye’de yargının bağımsız ve tarafsız olmadığı yönünde birtakım propaganda ve algı çalışmaları yürütüldüğüne dikkati çeken Bakan Tunç, şöyle devam etti:
“Elbette ki yargının hatalı kararları olabilir. İstinaf mahkemeleri, Yargıtay, Danıştay, temyiz mahkemelerimiz bunun için var. Hatalı kararları düzeltmek için var. Yargı kendi içerisinde o hatalı kararları düzeltebilir. Ancak birkaç karardan yola çıkarak yargının bağımsız olmadığını, tarafsız olmadığını söylemek, 24 bin hakim ve savcımıza büyük haksızlık. Hele hele geçmişte darbeciler yanında saf tutan, darbecilere anayasa hazırlayan hukukçular varken, darbecilerin karşısında birifing alan yargıçlarımız, hakimlerimizi hatırladığımızda, ‘Geçmişte yargı bağımsız ve tarafsızdı, şimdi değil’ gibi yorumları da gülerek izlemekten başka bir şey yok.”
DAHA KÖKLÜ REFORMLARA ADIM ATMAMIZ LAZIM
Tarafsız ve bağımsız “milletin yargısının” 15 Temmuz’da “çok büyük bir sınav” verdiğini belirten Bakan Tunç, fiili olarak silah çeken, milletin üzerine tank süren, helikopter kullanan, bomba atan 4 bin 800 civarında kişinin ağırlaştırılmış müebbet ve kısmı müebbet hapis cezası, FETÖ’ye irtibat ve iltisakı nedeniyle de 125 bin civarında kişinin ceza aldığını söyledi.
Bir daha bu tür girişimlerin yaşanmaması için Türkiye’de çok sayıda reformun hayata geçirildiğine işaret eden Bakan Tunç, şunları kaydetti:
“Cumhuriyet’imizin ikinci yüzyılına başladığımız şu dönemde bir daha hiç darbe olmasın, bu ülkede milli iradenin önü hiç kesilmesin diye daha köklü reformlara adım atmamız lazım. Bunun için de 184 değişiklik geçiren, artık yamalı bohçaya dönüşen bir anayasa yerine, milletin temsilcileri tarafından Meclis’te hazırlanan, tüm toplum kesimlerinin görüşlerinin alındığı, temel hak özgürlükleri öne alan, devletin görevlerini net bir şekilde ortaya koyan, demokratik, sivil, katılımcı bir anayasayla inşallah Türkiye Yüzyılını inşa etmemiz lazım. İnşallah Türkiye bu şansı yakalar, Meclis’te bir uzlaşma sağlanır ve o uzlaşma gerçekleştikten sonra da milletimize olan yeni anayasa borcumuzu da ödemiş oluruz.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu’nda düzenlenen TRT 47. Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Konuşmasına salondakileri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yurt dışından gelen misafir çocuklara Türkiye’de bulunmaları ve sevinçlere ortak oldukları için teşekkür etti.
Program öncesi İstanbul’da ve Marmara Bölgesi’nde depremlerin meydana geldiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Kısa bir süre önce İstanbul’da ve Marmara Bölgemizde 6,2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. İstanbullu kardeşlerim başta olmak üzere depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza buradan geçmiş olsun dileklerimizi gönderiyoruz. AFAD ve Sağlık Bakanlığımız başta olmak üzere devletimizin tüm birimleri şu an teyakkuz halinde. Arama-tarama çalışmalarımız hassasiyetle devam ediyor. Biz de süreci çok yakından takip ediyoruz. Buraya gelmeden önce bakan arkadaşlarımızın yanı sıra AFAD Başkanımız ve İstanbul Valimizden en güncel bilgileri aldım. Elhamdülillah, şimdilik sıkıntılı bir durum görünmüyor. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü musibetten, afetten, kazadan, beladan, muhafaza eylesin diyorum.”
Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanındaki tüm çocukların 23 Nisan Millî Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu bayramı sizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm devlet büyüklerimizi, şehit ve gazilerimizi şükranla yâd ediyorum” ifadesini kullandı.
TRT’nin bir yandan sorumlu yayın ve habercilik anlayışıyla başarılarına her gün yenisini eklerken, diğer yandan böylesine güzel ve anlamlı etkinliklerle kalpleri buluşturmaya devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “1979’dan bu yana her sene düzenlenen uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği, TRT’mizin yüz akı işlerinden bir diğerini teşkil ediyor” dedi.
“KARDEŞLİĞİ NE KADAR YÜCELTİRSENİZ, DÜNYAMIZ O DERECE YAŞANILIR HÂLE GELECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar 120 farklı ülkeden 130 binden fazla çocuğun Türkiye’deki bu etkinliklerde misafir edildiğini anımsatarak, şunları kaydetti:
“Şenliklerin 47’ncisini ‘Hayat çocuklar gülünce güzel’ temasıyla gerçekleştiriyoruz. 30 ülkeden 600 gül yüzlü evladımızı külliyemizde ağırlayarak onların coşkusuna, mutluluğuna, enerjisine biz de ortak oluyoruz. Bugün burada yaşadığınız sevincin hiç azalmamasını, hayatınız boyunca yüzünüzden tebessümlerin asla eksik olmamasını temenni ediyorum. İnançlarımız, dillerimiz ve kültürlerimiz farklı olsa da hepimiz büyük insanlık ailesinin fertleriyiz. Hepimiz Hazreti Adem ile Hazreti Havva’nın çocuklarıyız. Siz çocuklar, kardeşliği ne kadar yüceltirseniz, unutmayınız dünyamız o derece yaşanılır hâle gelecektir.
Kalplerinizdeki sevgiyle, yüreklerinizdeki umutla, birbirinize duyduğunuz o tertemiz güvenle barışı ve huzuru sizler tesis edeceksiniz. Kötülere ve kötülüklere rağmen bu dünyayı sizler güzelleştireceksiniz. Kısacası bizim uğruna bedeller ödeyerek çetin mücadeleler neticesinde belli bir aşamaya getirdiğimiz hayallerin geri kalanını gerçeğe sizler dönüştüreceksiniz. Sizlere güveniyoruz, sizlere inanıyoruz. Hayat yolculuğunuzda hepinize şimdiden başarılar diliyor, her birinizi o ışık saçan gözlerinizden öpüyorum.”
Organizasyonun düzenlenmesinde emeği geçen TRT ailesine de teşekkürlerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklardan aileleri ve arkadaşlarına Türkiye’den kucak dolusu selam götürmelerini istedi.
23 Nisan 1920, Türk milletinin iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’ nin açıldığı ve Türk Milletinin egemenliğini ilan ettiği tarihtir.
Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz’ Mustafa Kemal Atatürk.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 23 Nisan 1924’te 23 Nisan gününün bayram olarak kutlanmasına karar vermiştir. Bu tarihten 5 yıl sonra 23 Nisan 1929 tarihinde Atatürk bu bayramı çocuklara armağan etmiş ve bu tarihten itibaren 23 Nisan yurt sathında Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. Çocuklara armağan edilen tek evrensel bayram olma özelliği taşıyan 23 Nisan, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin onlara güveninin göstergesidir. Atatürk, dünya tarihinde çocuklara bayram armağan eden tek liderdir.
UNESCO’nun 1979 yılını “Dünya Çocuk Yılı” olarak ilan etmesiyle, bu bayram dünya çocuklarıyla bir arada, büyük bir coşku ve heyecanla kutlanmaktadır. Dünya barışı adına, geleceğin büyükleri ve yöneticileri olan çocukların bu gün vesilesiyle bir araya gelmeleri, çocukça bir masumiyetle birbirleriyle kucaklaşmaları bizim için gurur kaynağı olmuştur.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, gelecek nesillere verdiği önemi şu sözleriyle ifade etmektedir; “Küçük hanımlar, Küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.” Sözleriyle çocuklarımızın geleceğin umudu ve mimarı olduklarını belirtmiştir.
“Çocuklar bu ülkenin temeli, yarının umududur. Onlara göstereceğimiz sevgi, geleceğe yapılmış en değerli yatırımdır.” 23 Nisan bayramınız kutlu olsun!
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.